Kar yemek güzel bir fikir mi yoksa buz gibi bir risk mi?
Kış geldiğinde çocuklar gibi şen olan bir kesim var. Kar düştü mü üzerine bal döküp afiyetle yiyenler! Hani şu büyüklerimizin eski kışları anlatırken “O zamanlar karın tadı bir başkaydı” dediği günler. Peki gerçekten kar yemek nostaljik bir keyif mi? Yoksa sağlığımız için buz gibi bir tehlike mi? İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Şencay Yıldız Şahin anlattı.Kar gerçekten temiz mi?
Görünüşe bakılırsa kar, doğanın en saf hediyesi gibi. Gökten bembeyaz iniyor, sessizce yeri örtüyor, elinizi uzattığınızda eriyip kayboluyor. Ama işin aslı o kadar da masum değil. Kar, yere düşene kadar havada süzülüyor ve atmosferdeki kirleticileri, mikropları, egzoz dumanlarını ve hatta ağır metalleri toplayarak üzerimize iniyor. Yani, düşündüğünüz kadar temiz değil!
Karın içindeki görünmez tehlikeler
Karın içinde ne var derseniz, işte kısa bir liste:
-Egzoz Dumanı ve Hava Kirliliği: Büyük şehirlerde yaşıyorsanız, karın üzerine serpiştirilmiş ince bir partikül madde ve kurşun tozu olduğunu bilmelisiniz.
-Bakteri ve Virüsler: Kar yeni yağmış bile olsa, içine havadaki mikroorganizmalar karışmış olabilir. Hele bir de yere düştükten sonra beklemişse, üzerinde neler biriktiğini tahmin bile edemezsiniz.
-Ağır Metaller ve Kimyasallar: Hava kirliliği kaynaklı civa, arsenik ve kurşun gibi toksinler, karda birikerek fark etmeden vücudunuza girebilir.
-Radyoaktif Maddeler? Şehir efsanesi gibi dursa da, bazı bölgelerde sanayi atıkları nedeniyle yağan karın radyoaktif parçacıklar taşıdığı bile tespit edilmiş.