İlişkinizde sürekli kriz çıkmasının arkasında yatan faktörlerden birinin özgüvensizlik olabileceğini biliyor muydunuz? Duygusal açıdan birbirinize bağımlı olmayı bırakırsanız her şey kolaylaşabilir. Peki neden sürekli kriz yaşanır? İşte nedenleri... Bir ilişkinin kötü gitmesine sebep olabilecek ana sorunlardan biri birlikte olmaya başladığınızda o kişiyi değiştirebileceğiniz düşüncesidir. Bu genellikle bilinçsizce yapılan ciddi bir hatadır. İnsanlar değişmez. Daha da fazlası, eğer sevdiğiniz kişi değişirse, ne kadar kişilikten yoksun biri olduğunu görüp hayal kırıklığına uğrama ihtimaliniz vardır. Karşınızdaki kişiyi değiştirme isteğiyle bir ilişkiye başlayamazsınız. Onu olduğu gibi kabullenmelisiniz. Örneğin; eğer sigara içiyorsa ya bunu kabullenmelisiniz ya da onunla bir ilişkiye başlamamalısınız. Bir ilişkinin sürekli krizde olmasının başka bir sebebi partnerinize tamamen bağımlı olmanızdır. Günümüzde içinde yaşadığımız toplumlarda ilişkilere aşırı önem veriliyor. Daha da kötüsü, filmlerde gördüğümüz fikirler ve masalsı hikayeler hala çok ilgi görüyor. Tüm bunlar yalnız kalma korkumuzu körüklüyor ve böylece duygusal bağımlılığın filizlenebileceği için harika bir alan ortaya çıkıyor. Mutluluğunuzun, yanınızda birinin bulunmasına bağlı olmasına izin veremezsiniz. Sizi terk ederse gerçekten de bir hiçe mi dönüşeceksiniz? Peki, daha önce neydiniz? Bu sorunun cevabını bilmeyebilirsiniz; çünkü bir kere biriyle birlikte olmaya bağımlılığınız nedeniyle başlarsanız, kim olduğunuzu unutursunuz. Bu nedenle eğer partneriniz sizden ayrılırsa kendini kaybolmuş gibi hissedersiniz. Tüm bunlar ilişkinizde buhran dolu hislerin ön plana çıkmasına neden olabilir. Yaptığınız hataların sorumluluğunu üstlenmek korkunç bir şey gibi gelebilir. İlişkinizde bir şey olduğunda suçu üstlenmekten kaçınma arzunuz çok güçlü olabilir ve bu yüzden başkasını suçlama eğiliminde olabilirsiniz. Hiç şüphesiz, bu ikiniz arasında sayısız tartışmanın çıkmasına sebep olabilir. Her zaman haklı olmak isteyebilirsiniz. Bir ilişkide olmak bir takımın parçası olmak gibidir. Ancak aynı şeyi hedefleyen bir takımdaki arkadaşlar birbirlerini yenmeye çalışmazlar. Konuşmaya çalışın, empati kurun, farklı bakış açılarına kulak verin ve tüm bunları sakin bir şekilde yapın. Aceleyle davranıp reddetmeyin. Bu, ilişkinizde doğabilecek pek çok sorundan kaçınmanıza yardımcı olacaktır. Maalesef, partnerler arasındaki ilişki her zaman çok iyi gitmez ve bu ilişkinin sonunu getirebilir. Hiç şüphesiz; bir çiftin en büyük korkularından biri, aralarındaki cinsel çekimin yavaş yavaş azalmasıdır. Cinsel çekimin azlığı bir ilişkide kriz çıkmasına sebep olabilir. Hatta biri çıkıp cinsel ilişkinin artık çok keyifsiz olduğunu söyleyebilir. Bu ilişkinizin zor günler geçirdiği anlamına gelir. Bir ilişki pek çok değişim geçirir. Hiçbir zaman en başlardaki tutku dolu süreç gibi olmaz. Bunun sebebi genellikle körpe aşkınızın olgun bir aşka dönüşmüş olmasıdır. Bir ilişkideki krizler birbiri ardına gelmediği sürece sizi çok fazla endişelendirmemelidir. Önemli olan sorunu tanımlamak ve en iyi şekilde çözebilmektir. İki taraf da aradığı sürece her ilişkide yaşanan krizlerin çözümünü bulmak mümkündür.