NORMAL KİLOLU KİŞİLERDE DE GÖRÜLEBİLİYOR
Karaciğer yağlanmasının obezite ile ilişkili olmakla birlikte normal kilolu kişilerde de görülebildiğine dikkat çeken Doç. Dr. Yapalı, “Normal kilolu kişilerde de eşlik eden insülin direnci, visseral obezite olarak tanımlanan iç organ yağlanması ve genetik faktörler karaciğer yağlanması için risk oluşturmaktadır. Karaciğer yağlanması olan hastalar, diyabet ve kalp hastalıkları açısından da mutlaka taranmalıdır. Karaciğer yağlanması olan kişilerde diyabet riski 2-5 kat, kalp ve damar hastalıkları riski 2-3 kat artmaktadır. Diyabet hastaları, metabolik sendromu olan hastalar, ailede karaciğer yağlanmasına bağlı karaciğer sirozu öyküsü olanlar ve alkol tüketen bireyler karaciğerde sertleşme veya hasar gelişimi açısından değerlendirilmelidir. Günümüzde karaciğerdeki hasarı belirleyen Fibroscan/CAP yöntemi ile yağlanmaya bağlı karaciğerin sertlik derecesi ve karaciğerdeki yağ miktarının kantitatif ölçümü yapılmaktadır, böylelikle birçok hastada karaciğer biyopsisi yapılmasına gerek kalmadan karaciğerin durumu değerlendirilmektedir” diye konuştu.