Genellikle egzama gibi kronik, uzun süreli inflamatuar bir cilt rahatsızlığı cildi kuru, kaşıntılı ve ağrılı bırakabilir. Diyetiniz egzamanın nedeni olmayabilir, ancak belirli yiyecekleri yemek onu tetikleyebilir ve alevlenmeye neden olabilir. Ancak aynı zamanda diyetiniz ile egzamanızı rahatlatabilirsiniz. Probiyotikler, bağışıklık sisteminize yardımcı olabilecek ve bağırsağınızdaki zararlı bakterilerin büyümesini engelleyerek sağlıklı kalmasına yardımcı olan canlı mikroorganizmalardır. Birçok farklı probiyotik türü vardır. Lactobacillus ve Bifidobacterium en yaygın olanlarıdır. Araştırmalar, bağırsaklarınızda artmış probiyotik bakteri varlığının atopik dermatite (egzama) karşı koruma ile ilişkili olduğunu göstermektedir. Probiyotikler, sizi bağışıklık fonksiyon bozukluğuna karşı koruyarak ve egzamanın iki temel nedeni olan iltihabı azaltarak egzamayı kolaylaştırabilen 'iyi' bakterilerdir. Lactobacillus ve bifidobacterium bakterileri tipik olarak yoğurt, su bazlı kefir, çiğ peynir; natto, tempeh ve miso gibi fermente edilmiş soya ürünleri; fermente çay Kombucha, lahana turşusu ve kimchi gibi fermente sebzelerde bulunur. Mide asidi çok güçlüdür ve her gün tükettiğiniz çok miktarda iyi bakteriyi öldürür. Prebiyotikler, iyi kolon bakterilerini besleyen, gübre görevi görürler, böylece sayıca büyürler. Prebiyotikler, vücudunuzun sindiremediği karbonhidratlardır. Sindirilmemiş karbonhidratlar ince bağırsağınızdan geçer ve bağırsaklarınızdaki 'iyi' bakteri sayısını arttırmaya yardımcı olan probiyotik bakterileri besler. Fasulye ve baklagillerden prebiyotik lifler alabilirsiniz. Enginar, pırasa, arpacık soğan, hindiba, kuşkonmaz, mantar, sarımsak ve soğan mükemmel prebiyotik kaynaklardır. Egzama söz konusu olduğunda itici faktör zayıf karaciğer fonksiyonudur. Karaciğeriniz, vücudun geri kalanına geçmeden önce sindirim sisteminden gelen kanı filtrelemekten sorumludur. Bununla birlikte, karaciğere toksinlerle aşırı yüklendiğinde ve gıda alerjilerinden gelen ürünler tarafından enflamatuar olduğunda, işlevini tam olarak gerçekleştiremez. Vücudunuzdaki bu toksin birikimi, egzamaya dönüşebilen iltihaplanmaya neden olabilir. Araştırmalar, atopik dermatitli (egzama) hastaların karaciğer fonksiyonlarında anormal olduğunu ve gıda ile egzama arasındaki ilişkinin küçük çocuklarda büyüyen bir sorun olduğunu bulmuştur. Turpgillerden oluşan sebzelerin tüketilmesi karaciğerin detoksifiye edici enzimler üretmesine yardımcı olur ve böylece karaciğerinizin en iyi şekilde çalışmasını sağlar, sindirim sisteminizi yeniden dengeler ve egzamaya neden olabilecek iltihabı azaltır. Zerdeçal, Asya yemeklerinde yaygın olarak kullanılan bir baharattır. Sıcak, acı bir tada sahiptir ve köri tozlarını, hardalları, ezmeleri ve peynirleri lezzetlendirmek veya renklendirmek için sıklıkla kullanılır. Bu süper baharat, Hindistan'da tarihi kökleri olan bir ilaç sistemi olan Ayurveda tıbbında uzun bir tıbbi kullanım geçmişine sahiptir. Baharat, egzama tedavisinde kullanılan anti-enflamatuar ve antioksidan özelliklere sahip doğal olarak oluşan bir aktif bileşen olan kurkumin içerir. Araştırmalar, kurkumin'in bağışıklık sisteminizi güçlendirmeye ve egzama dahil otoimmün bozukluklara yardımcı olan bir antioksidan olan tükenmiş glutatyon seviyelerini geri yüklediğini bulmuştur. D vitamini, vücudunuzdaki çeşitli sistemleri etkiler. Deride güneşe maruz kalmaya yanıt olarak bir kolesterol formu olarak üretilir ve yabani yağlı balıklar, D vitamini açısından zenginleştirilmiş mantarlar ve tereyağı gibi gıdalarda da bulunur. D vitamini bir immünomodülatördür yani bağışıklık sisteminin düzgün çalışmasına yardımcı olur. Bu da egzamanın oluşmasını engeller.