Erkekleri bekleyen tehlike Varikosel…
Girişimsel Radyolog Doç. Dr Başar Sarıkaya, erkeklerin %10’unda rastlanan varikosel hastalığı ile ilgili bilgiler verdi.
Erkeklerde kısırlığa neden olan ve toplumda sık görülen bu hastalıkla ilgili bilinmeyenleri ve girişimsel radyolojik yöntemlerle tedavisini anlattı.
Erkeklerde üreme organı olan testisler sperm gelişimini kötü etkileyen vücut ısısından korunmaları için skrotum adı verilen bir kese içerinde yer alırlar. Varikosel, skrotum adı verilen bu kesedeki toplardamarların genişlemeleridir. Damarların geniş olması nedeniyle kan akışı fazla olur ve bu da ısı artışına neden olur. Isı artışı da üreme organı olan testislerdeki sperm yapımını azaltabilir ya da kalitesizleştirir. Bu kısırlığa yol açabilir. Varikosel uzun vadede testis boyutlarında küçülmeye yol açabilmektedir. Gerçekten de çocuk sahibi olamayan çiftlerde varikosel görünme oranı %30’lara kadar varmaktadır.
Varikosel Neden Olur ve Nasıl Oluşur?
Toplardamarlar organlarımızdaki oksijeni kullanılmış olan kanı toplarlar ve ana toplardamar vasıtası ile kalbe geri getirirler. Testislerden toplanan kan ise testiküler ven dediğimiz toplardamarlar vasıtasıyla solda böbrek toplardamarı aracılığıyla, sağda ise direkt olarak ana toplardamara dökülürler. Testislerden toplanan kanın geri testislere dönmemesi için testiküler ven içerisinde bazı kapakçıklar vardır. Varikoselde ise o kapakçıklar bozulur ve kan kapakçıklardan geriye kaçarak testisleri saran skrotal kese içerisinde birikir.
Varikoselin Sıklığı;
Varikosel toplumda çok sık görülür. Yirmi ve otuzlu yaşlarda daha yaygın karşımızı çıkan varikosel erkeklerin yaklaşık %10’unda vardır. Ama yukarıda da belirtildiği gibi çocuğu olmayan çiftlerde bu olasılık üç katına kadar çıkabilir. Varikoselin %95’i solda görülür. Bu da tamamen vücudun anatomik yapısı ile ilgili bir durumdur.
Varikoselin Bulguları Nelerdir?
Varikoselin bulguları arasında özellikle egzersiz, uzun süre ayakta kalma veya aynı pozisyonda oturma durumlarında belirginleşen ağrı ve hassasiyet başta gelir. Herhangi bir şikayete yol açmadan kısırlık nedeniyle araştırılan çiftlerde de sık olarak karşımıza çıkmaktadır. Uzun dönemde varikoselin etkisiyle küçülen testis, tedaviden sonra tekrar eski boyutlarına kavuşabilir.
Özetlersek;
• Testislerde ağrı ve hassasiyet
• Kısırlık
• Uzun dönemde testislerde küçülme
Gibi bulgulara sebep olabilmektedir.
Tanıda Renkli Doppler Ultrasonografi
Varikoselin tanısında, fizik muayenede şüphelenilmesi halinde renkli Doppler ultrasonografi incelemesi çok önemlidir. Bu incelemede hem testis boyutları ölçülür, hem testis içinde yerleşmiş olabilen tümörler saptanabilir, hem de varikoselin derecesi hakkında bilgi sahibi olunabilir. Aynı zamanda çeşitli manevralar ile karın içi basınç arttığında reflü dediğimiz kanın testise doğru geri dönüşü de görüntülenebilir.
Varikoselde Tedavi Seçenekleri Nelerdir ve Uygulanan Tedavinin Mantığı Nedir?
1. Cerrahi Tedavi
Uzun yıllardır bilinen ve kullanılan tedavi yöntemidir. Ameliyatla skrotal kese içerisindeki testiküler ven bulunur ve bağlanır. Burada amaç varikosele neden olan damarı bağlayarak oraya kan birikmesini engellemektir. Ancak buradaki tedavi direkt olarak kan kaçışını önlemeye yönelik değildir. O nedenle kaçış hala devam ettiğinden bazen varikoselin tekrarlama ihtimali vardır.
2. Endovasküler Tedavi
Daha yeni bir tedavi yöntemidir ve Girişimsel Radyologlar tarafından uygulanır. Ameliyat değildir. Anjiyografik yöntemler kullanılarak yapılan bir girişimdir. Hasta tamamen uyanıktır. Herhangi bir kesi işlemi olmaz. Kasıktan ya da boyundan anjiyografik yöntemlerle girilerek testisin toplardamarı olan testiküler vene girilir. Toplardamarın içi “Koil” adı verilen (Şekil 1) yumuşak sarmallarla tıkanır. Tıkama işlemi gerçekleştirildikten sonra girişimsel radyolog ayrıca çeşitli ilaçlarla damarın tam kapanmasını sağlar (Şekil-2 ve Şekil-3). Günübirlik gerçekleşen bu işlemde hasta aynı gün taburcu olur ve ertesi gün işine dönebilir.