Doğum yaşının önemi

Acıbadem Hastanesi’nden kadın hastalıkları ve doğum uzmanı, perinatog Doç. Dr İbrahim Bildirici, ilerleyen yaşla doğum arasındaki ilişkiyi değerlendirdi: “35 yaş üzeri bir kadın üç ay deneyip hamile kalamadıysa bir uzmana başvurmalı. Çalışmalara göre, 35-39 yaş arasındaki kadınların üçte biri, 40 yaş üzeri kadınlarınsa yüzde 50’si hamile kalmayla ilgili sorunlar yaşıyor.

Ayrıca bazı hastalıklar da bu yaş grubunda daha sık görülüyor:
Endometriozis: Halk arasında çikolata kistleri diye bilinen, yumurtalıkları, tüpleri, karın iç yüzeylerini tutabilen kitlelere deniyor.
Tüplerde tıkanıklık: Geçmişteki enfeksiyonlardan kaynaklanıyor.
Miyomlar: Rahimdeki iyi huylu, düz kas tümörleri olarak biliniyor.

Risk derecesi
Anne yaşı arttıkça kromozom bozuklukları olan bir bebek doğurma ihtimali yükseliyor. Bir kadının Down sendromlu bebek doğurma ihtimali:
25 yaşında.................................1 250’de 1
30 yaşında.................................1 000’de 1
35 yaşında....................................400’de 1
40 yaşında.....................................100’de 1
45 yaşında.......................................30’da 1
49 yaşında.......................................10’da 1

35 yaş üzerindeki anne adaylarında sık görülen bazı komplikasyonlar da var:

Hamilelik şekeri (Gestasyonel diyabet): Hamilelik sırasında ilk kez tanı konan diyabet. Çoğunlukla şeker yüklemesi testleriyle fark ediliyor. 35 yaş üzeri kadınlarda riskin kabaca iki kat arttığı kabul ediliyor. Riskleri arasında iri bebek doğurma ihtimali, doğum yaralanmaları, bebekte solunum sıkıntısı, şeker düşmesi ve sarılık var. Aynı şekilde tansiyon da ilk kez hamilelikte yükselebiliyor.
Plasenta sorunları: Plasenta previa denilen plasentanın aşağıya, rahim ağzı üzerine yerleştiği durum, genç hamilelere göre 30’lu yaşların sonunda iki, 40’lı yaşlardaysa üç kat daha fazla görülebiliyor. Bu durum, ciddi kanamalara ve sezaryenle doğuma yol açabilir.
Prematüre doğum: 40 yaş ve üzeri anne adaylarının 20-30’lu yaşlardaki hemcinslerine göre daha fazla erken doğum yaptığı biliniyor.
Ölü doğum: Birkaç çalışma 40 yaş üzeri kadınların 20’li yaşlardaki kadınlara göre, ölü doğum yapma risklerinin 2-3 kat fazla olduğunu gösteriyor.

Hamilelik şansınızı artırın

* Hamilelik öncesi danışmanlık alın
* Erken ve düzenli takip yaptırın
* Hamileliğe ideal kiloda başlayın
* Sigara ve alkol tüketmeyin
* Doktor önermedikçe bitkisel ürünler dahil herhangi bir ilaç almayın
* Sağlıklı ve dengeli beslenin
* İyi pişmemiş ya da çiğ etten uzak durun
* Civa miktarı fazla balıklar yerine karides, somon, sazan, konserve light ton balığı seçin
* Kızamıkçık, suçiçeği testleri yaptırın. Bağışıklık yoksa aşılanıp bir ay sonra hamile kalın.

Tüm bu risklere rağmen 35 yaşından sonra sağlıklı bir bebek sahibi olmak da mümkün. Hedef, her anne adayına kendisine özel takip ve tedavi planı çizmek. İleri yaş hamileliğinde özellikle ilk 2.5 ayda kayıp ihtimali çok yüksek. Bu kayıpların yüzde 60-70’inde fetal (ölümcül) patoloji olabildiği düşünüldüğünde belki de bu erken kayıplar bir yönüyle faydalı diyebiliriz.

Utanmaya gerek yokWashington Üniversitesi Perinataloji Ünitesi’nde 70 binin üzerindeki hamile kayıtları incelendiğinde ileri yaş hamileliklerinde kromozomal bozukluklar hariç tutulduğunda fetüste anormallik riskinin artmadığını fark ettik. Bu önemli çünkü 40 yaş üzeri kadınların tekrar hamile kaldıklarında bebekte bir sorun olmasından çok çekindiklerini biliyoruz. Bazılarıysa bu durumdan utanıyor. Ben tam tersi, bunun gurur duyulacak bir durum ve gençlik işareti olduğu düşünüyorum.”

DÜŞÜK iHTiMALi
20’li yaşlar: Yüzde 10-15
35-39 yaş arası: Yüzde 20
40-44 yaş arası: Yüzde 35
45 ve üzeri: Yüzde 50

Sezaryen oranları : Sezaryen ihtimali yaşla artıyor. 40 yaş ve üzeri kadınlar, 20 yaşından genç kadınlara kıyasla iki kat daha fazla sezaryenle doğum yapıyor.