Diyabet hastalarına ramazan uyarısı! Kan şekerinde bu değerlere dikkat
Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Fulya Akın, Tip 1 diyabetliler, insülin ya da insülin salgısını artıran hap kullanan kişilerin oruç tutmaması gerektiği uyarısında bulundu. Prof. Dr. Akın, "Kişinin şekeri gün içinde 60'ın altına düşüyor ya da 300'ün üzerine çıkıyorsa orucu bırakması gerekir" dedi.
Yüksek risk grubunda yer alan diyabet hastalarının oruç tutmadan önce hekime başvurmaları gerektiğini belirten Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Fulya Akın önemli uyarılarda bulundu.
Son 3 aydaki kan şekeri önemli
Tip 1 diyabetliler, insülin kullananlar ya da insülin salgısını artıran hap kullanan kişilerin oruç tutamayacağını ifade eden Prof. Dr. Fulya Akın, Bunun yanında son 3 aydaki kan şekeri ayarı bozuk olanlar mümkünse oruç tutmasın. Ama değerler stabilse, kalp damar hastalığı, böbrek, sinir hastalığı, kan şekeri düşüklüğünü fark edemeyecek nöropati gibi diyabete eşlik eden herhangi başka bir hastalık yoksa bu kişiler oruç tutabilir diye konuştu.
Kan şekeri ayarındaki bozulmanın hayati risk taşıdığını ifade eden Prof. Dr. Akın, şu uyarılarda bulundu:
Diyabet hastalarında görülen en önemli sağlık sorunu kan şekeri ayarının bozulması. Kan şekerinin düşmesi ya da yükselmesi oruç anında görülebilir. Bu kişilerde sıvı kaybı yaşanabilir, damar pıhtılaşması sorunu açığa çıkabilir. 3 aylık kan şekeri ortalaması HbA1c, 6.5un altındaysa, kişi son 3 ay içinde kan şekeri düşmesi veya yükselmesi sebebiyle hastaneye başvurmamışsa, kalp ve damar hastalığı, böbrek problemi ve sinir hasarı yoksa bu kişiler hekim değerlendirmesi sonucu oruç tutabilirler. Bunların oruç tutmalarında sakınca olmaz. Şeker ayarının, beslenme planının ve insülin seviyelerinin iyi olduğunu kişiler doktorlarından izin alarak teyit etmeliler.
Kan şekeri 60'ın altında ya da 300'ün üzerindeyse...
Önlem almadan oruç tutan kişilerde ani şeker düşmesi görülebileceğini hatırlatan Prof. Dr. Akın, Hipoglisemi yani kan şekerinin düşmesi çok önemli bir olay. Kişiyi komaya kadar götürebilir. Şeker düşmesinde fenalık hissi, terleme, ellerde titreme, çarpıntı, kendini kötü hissetme ve bilinç kaybına kadar giden durumlar olur. Kişilerin gün içinde şeker ölçümünü yapabilmeleri gerekiyor. Eğer kan şekeri ölçüm cihazları varsa gün içinde şekerleri 60ın altına düşmüşse orucu bırakmaları gerekir. Kan şekerleri 300ün üzerine çıkıyorsa yine orucu bırakmaları gerekecektir. Açlık şekerinin 80 ile 130 arasında olması gerekir. Tokluğun da 180i geçmemesi idealdir. 60ın altına indiği zaman ise geri dönüşümü olmayan olaylar çıkar değerlendirmesinde bulundu.
Gizli şekeri göz ardı etmeyin
Gizli şeker adı verilen insülin direncinin toplumda çok sık görüldüğünü anlatan Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Fulya Akın, Türkiye'de 11 milyon diyabetli var. Gizli şeker hastası da ondan daha fazla. Bu kişilerde özellikle şekerli gıdalara karşı düşkünlük, yemeklerden sonra uyku hali ve halsizlik oluyor. Bu tarz kişileri değerlendirip diyet, ilaç vererek bir de egzersiz yaptırarak takip ediyoruz. O kişilerde açlığa tahammülsüzlük varsa, çok aç kaldıklarında şekerleri düşüyorsa oruç tutmalarını önermiyoruz. Genellikle ilaçla çok iyi kontrol altına aldığımız hastalar var dedi.
Sütlaç, güllaç, dondurma, muhallebi önerisi
Diyabet hastalarına Ramazanın vazgeçilmezi olan tatlılardan uzak durması uyarısında bulunan Prof. Dr. Fulya Akın, İnsülin direnci olan kişiler şekerli, şerbetli tatlıları tüketmesinler. Bunun yerine sütlü tatlıları tercih etsinler. Meyve yiyebilirler, 1 porsiyon meyve yeterli olacaktır ve meyveyi de zaten iftardan 2 saat sonra tüketmelerini öneririz. Sütlaç, güllaç, dondurma, muhallebi gibi sütlü tatlı tüketimini tavsiye ederiz önerisinde bulundu.