Bu yöntemle 2020'ye yenilenmiş bir vücutla girin
Zaman hızla akıp geçse de genç, dinç, moralli, sağlıklı ve güzel kalmak elimizde! Üstelik küçük estetik dokunuşlardan yaşam boyu yararlanmak da mümkün. Vücut şekillendirme yöntemi olan J-Plasma da bunlardan biri. İşte her bölgeye uygulanabilen J-Plasma'nın yarattığı o etkiler...
2019'da en önemli vücut şekillendirme yönteminin J-Plasma olduğunu belirten Op.Dr. Arif Eroğlu, “Vücudunuzun elastin ve kolajen liflerinin gevşemesi ile oluşan elastikiyet kaybının geriye dönmesini, selülit çukurlarınızın düzelmesini, cildinizin sıkılaşmasını ve gençleşmesini istiyorsanız J-Plasma’nın olağanüstü etkisinden yararlanmalısınız" önerisinde bulundu.
Op.Dr. Arif Eroğlu "Doğru kullanıldığında yüksek tedavi edici gücüne sahip olan lazer ışınları, ultrason ve radyofrekans enerjisi, kontrolsüz ve gelişigüzel maruz kalındığında cilt sağlığını tehdit eden bir düşman gibidir. Enerjiyi yararımıza kullanmak ciddi bir teknoloji ve tecrübe ister. J-Plasma’nın sahip olduğu 'soğuk enerji' cildimiz için günümüz koşullarında en etkili ve güvenli teknolojidir" dedi. Eroğlu, bu uygulamanın cilt altı ısının 80-85 dereceye ulaştığı halde deri yüzeyi ısısının 40-42 dereceyi geçmesine izin vermediği için cilt yanıklarına neden olmadığını belirterek "Şimdiye dek cilt yüzeyini 40-42 derecelerde tutarken cilt altı ısısını güvenle 65 derecenin üzerine çıkarabilen başka bir sistem yok" diye konuştu.
Op.Dr. Arif Eroğlu, J-Plasma'nın avantajlarını şöyle sıraladı:
1-Sarkmayı önler
Bu yöntem sarkmaya eğilimli ciltlerde hızlı ve etkin bir sıkılaşma yaratıyor ve cerrahi germe operasyonu riskini azaltıyor. Helyum ve radyofrekans sinerjik enerji kombinasyonu yeni ve sıkı bir doku yaratmada önemli rol oynuyor. Deri altı dokusu yüksek plazma enerjisi altında kaldığı zaman uyarılarak genç fibroblastlar üretiyor. Birkaç saatlik bir süre uygulama için son derece yeterli.
2-Son derece güvenli
Helyum gazı, radyofrekans enerjisi ile birleşiyor ve plazma enerjisi oluşuyor. Helyum gazı oldukça güçlü ve soğuk. Plazma enerjisi deri altında bulunan bağ dokularında maksimum sıkılaşma sağlıyor. Plazma enerjisi lazer enerjilerinden daha soğuk olduğu için dokuda yanıklar oluşturmuyor. Deride oluşabilecek çekinti ve dalgalanma (ondülans) denilen düzensizliklere yol açmıyor. İyileşme süreci de çok hızlı.
3-Sarkma ve gevşeme olan her bölgeye uygulanabilir
Doku hasarı ve yanık riski olmayan çok güvenli bir teknoloji. Göz kapakları, yanaklar, gıdı başta olmak üzere cerrahisiz yüz germede kullanılıyor. Gevşemiş göbek derisini toparlıyor ve kol içlerini sıkılaştırıyor. J-Plasma, bir selülit tedavisi olarak da kabul ediliyor. Bacak içleri ve diz üzerindeki dalgalanmaları yok ederken selülite neden olan fibröz septaları kırarak genç, nemli, parlak ve homojen bir doku oluşturuyor.
J-Plasma uygulanan bölgeler: Karın, sırt, bel, basen, bacak içi, diz, banana hattı, jinekomasti, gıdı, kol.
4-Cerrahi germe operasyonları ile de kombine edilebilir
Tüm cilt germe ameliyatlarıyla rahatlıkla kombine edilebiliyor. 3D lazer lipoliz ile birlikte uygulandığında hem uygulanan bölgede incelme sağlanıyor hem de yağların alınması sonrası gevşeyen deride J-Plasma ile sıkılaşma maksimuma çıkarılarak son derece tatmin edici ve kalıcı vücut şekillendirme sonuçları elde ediliyor.
5-Etkisini uzun yıllar koruyor
J-Plasma sonrasında hastalar genellikle birkaç gün içinde gündelik hayatlarına ve işlerine dönebiliyor. İlk ayda daha sıkı ve gergin bir cilt görünümü hızla belirginleşiyor. Hedeflenen sıkılaşma ve cilt gerginliği 3-6 ay aralığında maksimuma çıkıyor ve etkisini uzun yıllar boyu koruyor.