SAĞLIK
YEMEK
ASTROLOJİ
GÜZELLİK

Böylesi anca filmlerde olur! Sıfır eğitimle 16 yaşında uçak kaçırdı, nerede bilinmiyor

Çıplak ayakla işlediği suçlar, ona 'Çıplak Ayaklı Haydut' lakabını kazandırdı. Henüz çocuk yaşlarda insanların kimlik bilgilerini çalarak ve siparişler vererek başladığı suç serüveni, sıfır eğitimle 16 yaşında uçak kaçırmaya kadar uzandı. İşte FBI'ı peşinde koşturan, binlerce hayrana sahip, başına para ödülü konan genç hırsızın 'yok artık' dedirten hayatı.

|

Derleyen: Gonca Kocabaş / Milliyet.com.tr - Washington’un kenar mahallelerinde, yoksulluk ve ihmal içinde başlayan hayatı, genç Colton Harris-Moore’u efsanevi bir suç dünyasının merkezine taşıdı. Henüz çocuk yaşlarda evlere girip yiyecek ve elektronik eşya çalan, hatta insanların kimlik bilgilerini ele geçirip siparişler veren genç adam, sıradışı kaçış taktikleriyle polislerin gözünden sürekli bir adım önde kalmayı başardı. Adeta bir aksiyon filminden fırlamışçasına, Microsoft Flight Simulator ve uçak kılavuzları sayesinde kendi kendine uçuş öğrenen Harris-Moore, hiç de pilotluk eğitimi almadan gerçek uçakları çalarak Amerika’nın dört bir yanına unutulmaz izler bıraktı. Çıplak ayakla suç işleme alışkanlığı sebebiyle 'Çıplak Ayaklı Haydut' lakabını kazanan Colton Harris-Moore'un hikâyesi, uçak hırsızlığından pilot olma yolculuğuna nasıl evrilmişti?

KİMLİK BİLGİLERİ ÇALIP SİPARİŞLER VERDİ 

Colton Harris-Moore, Pamela Kohler ve Gordon Moore çiftinin çocuğu olarak dünyaya geldi. Uyuşturucu ve alkol bağımlılığıyla mücadele ettiği bilinen babası, Colton henüz yürümeye yeni başlamışken aileyi terk etti. Anne Kohler, oğlunu tek başına maddi yetersizliklerle büyütmek zorunda kaldı. Derme çatma tek katlı bir evde yetersiz bir hayat yaşadılar. Anne Kohler bu dönemde alkolizmle de mücadele ediyordu ve Colton, küçük yaşta davranış sorunları sergilemeye başladı. 7 yaşına geldiğinde düzenli olarak evden kaçmaya başladı. Genellikle yakındaki ormanlarda günlerce vakit geçiriyordu. Hayatta kalmak için insanların tatil evlerine girmeye başladı ve buralardan yiyecek, çeşitli kamp malzemeleri çalıyordu. Çalınan eşyalar nedeniyle ilk kez 12 yaşındayken ıslahevine gönderildi. Okul hayatı da pek parlak olmayan Colton, disiplin sorunlarıyla nedeniyle 9. sınıfta okula gitmeyi de bıraktı.

Bu dönemde Çocuk Koruma Hizmetleri, ihmal ve istismar nedeniyle aile evine birkaç ziyaret gerçekleştirdi ve Colton geçici koruyucu bakım evine yerleştirildi. Colton, yasayla çatışmaya devam etti ve katılması zorunlu olan mahkemesine katılmadığı için tutuklanması için bir emir çıkarıldı. Artık polis tarafından arandığını öğrenen Harris-Moore firar etti. Camano Adası ormanlarının derinliklerinde gizli kamp alanları kurdu. Yiyecek ve erzak için evlere girmeye devam etti. Girdiği evlerin bazılarında kimlik bilgilerini öğrenmek için insanların bilgisayarlarına girmeye başladı. Ev sahibinin adına siparişler veriyor ve daha sonra bunlarla yiyecek ve gece görüş gözlüğü gibi yüksek teknoloji ürünleri satın alıyordu.

ÖRNEK DAVRANIŞLARDA BULUNUP FİRAR ETTİ

2010 yılının ortalarında, Washington eyaletini terk etti ve arkasında çalıntı arabalar ve izinsiz girdiği evlere dolu kabarık bir suç dosyası bıraktı. O yıl, kilitli bir hangardan bir uçak çalındı. Uçak, Bahamalar'daki Abaco Adaları açıklarında düşmüş halde bulundu. Geniş bir arama çalışması yapan polisler, Harris-Moore'u bir hafta sonra yakalayarak tutukladı. 6 aydan uzun süredir firardaydı ve şimdi çoğu konut hırsızlıklarından kaynaklanan 23 suçlamayla karşı karşıyaydı. Savcılarla bir anlaşma yaptı ve suçlardan üçünü kabul etti. Chehalis'teki yüksek güvenlikli bir gençlik tutukluevi olan Green Hill'de üç yıllık bir hapis cezasına çarptırıldı.

Harris-Moore, Green Hill Okulu'nda örnek bir öğrenci-mahkum olduğunu kanıtladı ve sorunlu gençlerin topluma geri kazandırılması için kullanılan asgari güvenlikli bir ıslahevi olan Griffin’e transfer edildi. Birçok kişi, örnek davranışlarının yalnızca daha iyi kaçış fırsatları olan bir yere taşınmak için bir hile olduğunu ileri sürdü. İki ay sonra ise, Griffin’deki kilitlenmemiş bir pencereden kayarak bu teorilerin doğru olduğunu kanıtladı. Kısa süre sonra tutuklanması için bir yakalama emri çıkarıldı.

GİTGİDE BÜYÜYEN HAYRAN KİTLESİ VARDI

Griffin'nden kaçtıktan sonra Harris-Moore bir araba çaldı, yiyecek ve erzak çalmak için izinsiz girme alışkanlığını sürdürdüğü Camano Adası'na geri döndü. Bu sefer yerel yetkililer daha hazırlıklıydı ve yakalanması için bir kampanya başlattı. Yerel medya da bunu fark etmişti ve kısa süre sonra bu gizemli genç kanun kaçağı hakkında haberler çıkmaya başladı.

Camano Adası'ndaki görevliler, siyah bir otomobilden şüphelenerek peşine düştüler. Polis arabaları yaklaşırken, arabanın sürücüsü aniden dışarı atladı ve ormana doğru koştu. Polisler, otomobili aradığında, bir dizi çalıntı kredi kartı, cep telefonu ve bir dijital kamera buldu.

Kamerada kendi fotoğrafları da olan Harris-Moore’u tanıyan polis ve medya peşine düştü. Ormanın ortasında sırt üstü yatarken ve kameraya doğru bakarken çektiği fotoğrafı ikonik bir fotoğraf olarak sosyal medyada büyük yankı uyandırdı. Öyle ki bu suç destanının ayrıntılarını takip eden ve gitgide büyüyen bir hayran kitlesi yarattı. Bu zamana kadar, 17 yaşındaki kaçak, çıplak ayakla suç işleme ve bazen geride ayak izleri bırakma alışkanlığından kaynaklanan akılda kalıcı bir takma ad kazanmıştı. Hayran kitlesi giderek çoğaldıkça artık 'Çıplak Ayaklı Haydut' olarak tanınıyordu.

Polislerin kamerada bulduğu fotoğraf

BİLGİSAYAR OYUNLARI OYNAYARAK UÇAK KULLANMAYI ÖĞRENDİ

Tüm yasal baskılar nedeniyle Harris-Moore, Camano Adası'ndan kaçmaya karar verdi ve Orcas Adası'na gidebilmek için çalıntı bir tekne kullandı. Varışından kısa bir süre sonra, adadaki görevliler, giderek artan sayıda hırsızlık ihbarı almaya başladı ve bu durum küçük ada topluluğunda alarma neden oldu. Harris-Moore, Orcas Adası'nda kendisi için kurulan polis ağından kaçmaya karar verdi ve bir hangardan tek motorlu bir uçak olan Cessna 182'yi çaldı. Daha önce havacılık deneyimi olmamasına rağmen adadan başarıyla havalanıp uçmayı başardı ve uçağı indirdi. Uçak kılavuzlarını okuyarak, eğitim DVD'leri izleyerek ve çocukluğundan beri en sevdiği oyun olan Microsoft Flight Simulator'ı oynayarak geçirdiği sayısız saat sayesinde kendi kendine uçmayı öğrendiği biliniyor. Polis uçağı aradığında, bulduğu ipuçlarından bunun Harris-Moore olduğunu doğruladı.

Uçak soygununun ardından Harris-Moore bir dizi araba daha çaldı. Sacramento ve Doğu Washington gibi yerler arasında seyahat etti. Mayıs 2009'da Camano Adası'na dönen Harris-Moore, Island County Polis Departmanı ile kedi-fare oyunlarına devam etti. 19 Haziran 2009'un sabah saatlerinde, bir polis memurunun evinin önünde park halinde duran bir devriye arabasına girdi ve bir cep telefonu, resmi polis tüfeği ve bir miktar mühimmat da dahil olmak üzere polis ekipmanlarını çaldı. Buna karşılık polis departmanı yakalama çabalarını artırdı ancak bu sırada artık 18 yaşında olan Harris-Moore faaliyetlerinde oldukça hesaplı, dikkatli ve titiz hale gelmişti. Ne yapıp edip her zaman kolluk kuvvetlerinin birkaç adım önünde kalmayı başardı.

'OĞLUMLA GURUR DUYUYORUM'

29 Eylül 2009'da, Bonners Ferry uçak hangarına girdi ve üçüncü çalıntı uçağı olan Cessna 182'yi alıp kaçtı ve uçağı 260 mil batıya uçurmayı başardı. Camano Adası onun iniş yeriydi ancak uçağın yakıtı bitti ve zorunlu iniş yapmak zorunda kaldı. Polis, uçak hangarını araştırırken bir dizi belirgin ayak izi buldu. Anne Kohler, uçak hırsızlığı ve oğlunun olaya dahil olup olmadığı sorulduğunda muhabirlere, "Onunla gurur duyuyorum. Onu uçuş okuluna gönderecektim ama sanırım buna gerek kalmadı" demişti. Bir dizi suç olayına daha karışan Harris-Moore, aylarca polisten kaçtı. Kısa bir süre sonra FBI, 19 yaşındaki kaçağın tutuklanmasına yol açacak herhangi bir bilgi için 10 bin dolar (yaklaşık 360 bin TL) ödül koydu. 31 Mayıs 2010'da, Raymond'daki bir veteriner kliniğinde el yazısıyla yazılmış bir not ve 100 dolar nakit bulundu. Notta, "Gezerken biraz fazla param vardı. Lütfen bu parayı hayvanların bakımı için kullanın. Colton Harris-Moore" yazıyordu.

'ARTIK HAYATIMI YASAL YOLLARLA İNŞA ETMEK İSTİYORUM'

Tarihler Haziran 2010’u gösterdiğinde Harris-Moore, Washington'daki yoğun polis tehlikesinden kaçtı ve bir dizi çalıntı araçla ülke çapında yol alarak en doğuda Illinois'e kadar ulaştı. 4 Temmuz 2010'da, Indiana, Bloomington'daki bir havaalanından bir uçağın çalındığı bildirildi. Şüphelenildiği üzere, uçağın çalınmasından Harris-Moore sorumluydu. Harris-Moore, pilotluk deneyimini kullanarak Bahamalar'a kadar geldi ve burada uçağı Great Abaco Adası yakınlarında acil iniş yapmak zorunda kaldı. Sarsıntılı inişten sonra, yakınlardaki bir balıkçı köyüne ulaştı ve birkaç gün boyunca yakındaki dükkanlardan ve restoranlardan yiyecek çalarak hayatta kaldı.

11 Temmuz 2010'da Harris-Moore, Bahamalar'daki Harbour Adası'nda şafak vakti yakalandı. Yerel sakinlerden gelen bir dizi ipucu sayesinde, Bahama polisi, ünlü kaçağı yakalamayı başardı. Hiçbir riske girmeyen polis, teknenin motorunu ateşledi ve ellerini havaya kaldırmasını emretti. Moore, kafasına bir silah dayayarak ve tetiği çekmekle tehdit ederek karşılık verdi. Bu konuda ikna edildi ve kısa süre sonra yetkililere teslim oldu. Harris-Moore, 2010 yılında FBI tarafından yakalanarak ABD’ye iade edildi. Hakkındaki suçlamaları kabul eden genç adam, 7 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Hapiste geçirdiği süre boyunca eğitimine odaklanan Harris-Moore, serbest kaldıktan sonra suç geçmişini geride bırakmak istediğini belirtti. Bir zamanlar yasa dışı yollarla uçak kullanan Harris-Moore, şimdi ise pilot lisansı almak için çalışmalar yürütüyor. Geçmişiyle ilgili pişmanlık duyduğunu belirten Harris-Moore, “Artık hayatımı yasal yollarla inşa etmek istiyorum” dedi.

ŞU AN NEREDE OLDUĞU BİLİNMİYOR

Colton, mahkemeye yazdığı mektupta, "Uyuşturucu kullanmıyorum, alkol almıyorum, hiçbir suçluyla ilişkim yok, tekrar suç işleme riskim sıfır ve 2010'dan beri tek bir suç bile işlemedim" ifadelerini kullandı. Her şey göz önünde bulundurularak, tazminat yoluna gidildi ve paranın 1 milyon dolardan fazlasını Amerika film şirketi 20th Century, Harris-Moore'un hikayesinin hakları karşılığında 1 milyon dolardan fazla ödedi.

2 Eylül 2016'da, 25 yaşındaki Colton Harris-Moore denetimli serbestlikle hapisten çıktı ve Seattle yakınlarındaki bir yarı açık cezaevinde yaşamaya başladı. Kendisini mahkemede temsil eden Seattle avukatı John Henry Browne ile yarı zamanlı bir büro işi yaptı. Aralık 2016'da, uçuş okulu eğitimi için 125 bin dolardan fazla para toplamayı umarak bağış sayfası açtı. Sayfasında, "Şimdi 25 yaşındayım, özgürüm ve uçmayı yasal olarak yapmaya hazırım. Uçakları seviyorum ama bir daha asla bir tane çalmayacağım veya yasayı çiğnemeyeceğim. Daha gençken yasayı büyük ölçüde çiğnedim ama şimdi kariyerime ve özgür dünyadaki hayatıma odaklanma zamanı” yazıyordu. Ancak, 20th Century Fox'tan aldığı ve tazminat için kullanılan 1,4 milyon dolara rağmen kurbanlarına hâlâ borcu vardı. Sonuç olarak, bu bakiye ödenene kadar bağış toplama çabalarını durdurması gerekiyordu. Bağış hesabından toplanan bin 600 doların tamamı mahkeme tarafından emredilen tazminata gitti.

"Normal bir hayat yaşamanın zor olacağını düşünüyorum. Aslında, normal bir hayatım olacağını hiç sanmıyorum" diyen Colton Harris-Moore, denetimli serbestliğini tamamladı ve inzivaya çekildi, daha önce sosyal medya hesaplarındaki tüm paylaşımlarını sildi ve kayıplara karıştı.  Şu anda nerede olduğu ise bilinmiyor.

© Copyright 2025

Türkiye'den ve Dünya’dan son dakika haberler, köşe yazıları, magazinden siyasete, spordan seyahate bütün konuların tek adresi milliyet.com.tr; Milliyet.com.tr haber içerikleri izin alınmadan, kaynak gösterilerek dahi iktibas edilemez, kanuna aykırı ve izinsiz olarak kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz.