"Başka Kardeşi Var mı?” raflarda yerini aldı
Bir soru hayatı değiştirebilir mi? Değiştirir. “Başka kardeşi var mı?”
Doktorun teşhisteki ilk cümlesi ile hayallerini, neşesini, basketbola dair gelecek planlarını, oğlunun sağlıklı günlerini ortopedi servisinde bırakan bir ailenin kötü huylu tümörle savaşı ve zaferi kitap oldu. Yazarı baba, kahramanı ise 8 yaşındayken sağ bacağı kemik tümörüne yakalanan oğlu olan gerçek bir azim ve geri dönüş hikayesi. Penguen Kitabevi Müptela Yayınları tarafından yayımlanan “Başka Kardeşi Var mı?” her yıl, farklı türden tümör teşhisi konan 8 binden fazla yeni çocuk ve ergene, tümörle uzun zamandır savaşan yüzbinlere, ailelere ilham olmak, ümit vermek için raflarda yerini aldı.
“Başka Kardeşi Var mı?” yaklaşık 2 milyonda 1 görülen osteosarkom kemik tümörü teşhisiyle hayatı alt üst olan, kendisine, oğluna ve eşine söz vermiş bir babanın gözünden, kalbinden satırlara dökülmüş 2 yıllık zor bir tedavi sürecini anlatıyor. Babalar çocukların kahramanı olsa da, bu kitapta oğlu, babasının kahramanı. Bir yanda biyopsiler, ameliyatlar, kemoterapiler, fizik tedaviler diğer yanda inişler, çıkışlar, içe kapanmalar, karamsarlık, kararlılık, inanç, mücadele, ilahi tesadüfler ve basketbola dönüş azmi... Bu azim ve inanmışlığın sonunda sözlerini tutup hastalığı yenen güçlü bir çocuk, inanmış bir anne ve baba… “Başka Kardeşi Var mı?” anlatım dili ve sürükleyici hikâye anlatımı ile yarına dair umutları çoğaltan gerçek bir yaşam öyküsü.
Onkoloji hastanelerinde tedavi gören tüm çocuklara, ailelerine, tüm tümör hastalarına umut olması, güç vermesi ve süreçteki acılarını, paylaşmak adına kaleme alınmış faydalı bir yol arkadaşı. Yazar, hastalıkla ilgili hayati bilgileri, istatistikleri, tecrübe ve tüyolarını da derttaşlarına not bölümünde detaylı şekilde anlatıyor.
Derttaşıma notlar:
-“Hastalıklar hakkında internette yazılan olumsuz bilgi ve yorumlara saplanıp kalmayın, depresyona girmeyin! Özellikle eski yılların teknolojisi, tedavi yöntemleri nedeniyle başarı yüzdeleri şimdiki zamanın verileri ile aynı olmayabiliyor....”
-“Neden benim başıma geldi?” diye sormak en gereksiz, en işe yaramayan, en çok moral bozan soru! “Neden” yerine hayatınıza “nasıl” sorusunu koymak en faydalısı: Nasıl çözerim”