SAĞLIK
YEMEK
ASTROLOJİ
GÜZELLİK

Aspirin kansere nasıl 'dur' diyor? Öldürücülüğü yüzde 90: Böylesi ilk defa görüldü

Yapılan araştırmalar dünya üzerindeki insanların yaklaşık yarısının, hayatlarının bir aşamasında kanser teşhisi alma olasılığı oldukça yüksek olduğunu gösteriyor. Kanser hücrelerinin vücudun diğer bölgelerine yayılması anlamına gelen metastaz ise kanser kaynaklı ölümlerinin yüzde 90'ınını oluşturuyor. Ancak bilim insanları bu olumsuz tabloya karşılık oldukça ilginç bir gerçeği fark etti: Aspirinin kanser üstündeki sarsıcı etkisi. İşte detaylar.

|

Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr - Dünyada en yaygın kullanılan ağrı kesicilerden biri olan aspirinin, kanserin yayılmasını durdurma potansiyeli olup olmadığı bilim dünyasında tartışılıyor. Cambridge Üniversitesi’nden araştırmacılar, hayvanlar üzerinde yaptıkları deneylerde aspirinin bağışıklık sistemini güçlendirerek kansere karşı savaşma yeteneğini artırabileceğini gözlemledi. Üstelik araştırma, aspirinin farklı kanser türlerinde de etkili olabileceğini ortaya koydu. Peki, ateş düşürücü ve ağrı kesici olarak bildiğimiz aspirin gerçekten kanserle savaşabilir mi? Bu sorunun yanıtını Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Vedat Göral ile konuştuk.

ASPİRİN KANSER HÜCRELERİYLE SAVAŞIYOR

Aspirin ve kanser arasındaki ilişki uzun yıllardır bilim insanlarının merceğinde. Yaklaşık 50 yıldır bu konuda birçok deneysel çalışma yapılsa da, son olarak Cambridge Üniversitesi araştırmacıları aspirinin bağışıklık sistemini harekete geçirerek bazı kanser türlerinin metastazını nasıl azaltabileceğini ortaya koydu.

Metastaz, kanser hücrelerinin birincil tümörden ayrılarak vücudun farklı bölgelerine yayılması anlamına gelir. Üstelik kanser kaynaklı ölümlerin %90'ı da metastaz nedeniyle gerçekleşir. Ancak bilim insanları, metastaz yapan kanser hücrelerinin bağışıklık baskılayıcı mikro ortamdan uzaklaştıklarında daha savunmasız hale geldiğini keşfetti. Bu durum, bağışıklık sistemini harekete geçiren anti-metastatik tedaviler için büyük bir fırsat sunuyor. İşte aspirin de tam bu noktada devreye giriyor.

BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ NASIL HAREKETE GEÇİRİYOR?

Daha önce yapılan çalışmalar, düşük doz aspirin kullanımının meme, prostat ve bağırsak kanserlerinde metastazı azaltabileceğini gösterse de, bu mekanizmanın nasıl çalıştığı tam olarak anlaşılamamıştı. Cambridge Üniversitesi Kanser İmmünolojisi Uzmanı Prof. Dr. Rahul Roychoudhuri ve ekibi, bu sorunun yanıtını bulmak için yola çıktı.

"Şaşırtıcı bir şekilde, aspirinin bağışıklık sisteminin metastaz yapan kanser hücrelerini tanımasını ve öldürmesini kolaylaştırdığını keşfettik" diyen Prof. Roychoudhuri, yaptıkları çalışmada bağışıklık sisteminin en önemli savaşçıları olan T hücrelerinin, metastaz yapan kanser hücrelerini yok edebildiğini ancak bir engelle karşılaştığını belirtti.

Bu engel, aslında kanımızda pıhtılaşmayı sağlayan trombositlerdi. Trombositler, T hücrelerini baskılayarak kanser hücrelerini yok etmelerini zorlaştırıyordu. Aspirin ise trombositleri parçalayarak bu baskıyı ortadan kaldırıyor ve T hücrelerinin kanserli hücreleri daha etkili bir şekilde avlamasını sağlıyor.

DAHA FAZLA KLİNİK DENEYE İHTİYAÇ VAR

Bu önemli keşif, aspirinin erken teşhis edilen kanserlerde daha etkili olabileceğini ve özellikle ameliyat sonrası, vücutta yayılmış olabilecek kanser hücrelerinin bağışıklık sistemi tarafından tespit edilmesine yardımcı olabileceğini gösteriyor. Ancak şu an için bu bulgular yalnızca hayvan deneyleriyle doğrulandı.

Bilim insanları, aspirinin gerçekten kanserle savaşta bir silah olup olmadığını kesinleştirmek için daha fazla klinik araştırmaya ihtiyaç duyulduğunu belirtiyor. Önümüzdeki süreçte insanlarda yapılacak çalışmalar, aspirinin kanser tedavisindeki rolünü netleştirebilir.

'İNSANLARIN YARISINDAN FAZLASI KANSER TEŞHİSİ ALACAK'

Cambridge Üniversitesi araştırmacılarının yaptığı çalışmayı değerlendiren Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Vedat Göral'ın açıklamalarına göre tüm insanların yaklaşık yarısı, hayatlarının bir aşamasında, çoğunlukla ileriki yaşlarında kanser teşhisi alacak. Bir alanda sınırlı olan kanserin tedavisi, en kolay olanıdır ancak kanser hücreleri vücudun diğer bölgelerine de yayılabilir.

Yapılan araştırmadaki fare çalışmalarında, aspirinin, bağışıklık hücrelerinin, yayılan kanser hücrelerini yok etmesine yardımcı olduğu saptandığını ve bu, kanser hücrelerinin vücudun diğer bölgelerine yayılmaya çalıştığı kritik bir anda gerçekleştiğini değinen Prof. Dr. Göral, "Kanser hücreleri, orijinal tümörden ayrılıp vücudun farklı yerlerine yerleşmeye çalışırken, bağışıklık sistemimizin T hücreleri devreye giriyor. Ancak normalde kanamayı durduran trombositler, bu T hücrelerini baskılayarak, kanser hücrelerini yok etmelerini zorlaştırıyor. İşte aspirin burada devreye girerek trombositlerin etkisini ortadan kaldırıyor ve T hücrelerinin kanser hücrelerini avlamasına olanak tanıyor. Bu keşif, kanser tedavisinde yeni bir dönemin kapılarını aralayabileceği anlamına geliyor" ifadelerini kullandı. 

"Bu heyecan verici bulgulara rağmen, kanser hastalarının hemen aspirine yönelmemesi gerektiği vurgulanıyor. Aspirinin düzenli kullanımının iç kanama ve felç gibi ciddi yan etkileri olabileceği unutulmamalı. Ayrıca bu etkinin tüm kanser türlerinde mi yoksa sadece belirli türlerde mi geçerli olduğu henüz net değil." - Prof. Dr. Vedat Göral

"Aspirinin kanser hücrelerine olan etkisiyle ilgili yapılan çalışmalarda en çok kolorektal kanser türlerinde etkili olduğu görülmüştü. Ancak son araştırmalar aspirinin gücünün kolorektal kanser türleriyle sınırlı olmadığını gösterdi" diyen Prof. Dr. Göral, aspirinin tok karna alınması gerektiğine dikkat çekti. 

YAN ETKİLERİ DİREKT MİDEYİ VURUYOR

Prof. Dr. Göral, "Araştırmacılar, aspirinin yan etkileri olabileceği ve herkes için uygun olmayabileceği konusunda uyarıyor. Genellikle aspirin, mide veya bağırsak tahrişine, mide bulantısına ve hazımsızlığa neden olabilir. Küçük bir oranda insanda aspirin, kanama veya mide ülseri gibi ciddi yan etkilere neden olabilir. Bu nedenle kanserli hangi kişilerin fayda görme olasılığının yüksek olduğunu anlamak ve aspirine başlamadan önce, her zaman doktorunuzla konuşmak önemli" diyerek uyarıda bulundu.

Cambridge Üniversitesi araştırmacıları tarafından yapılan bu araştırma akıllara 'Kanser olmamak için aspirin mi içmeliyim ya da aspirin kanseri bitirebilir mi?' sorularını getirdi. Ancak Prof. Dr. Göral'a göre böyle bir yorum yapmak ya da bütünüyle aspirine teslim olmak doğru değil. Aspirinin kanser metastazı üzerindeki etkisini anlamak için daha fazla bulguya ihtiyaç var.

© Copyright 2025

Türkiye'den ve Dünya’dan son dakika haberler, köşe yazıları, magazinden siyasete, spordan seyahate bütün konuların tek adresi milliyet.com.tr; Milliyet.com.tr haber içerikleri izin alınmadan, kaynak gösterilerek dahi iktibas edilemez, kanuna aykırı ve izinsiz olarak kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz.