Ampiyem Nedir? Plevral Ampiyem Belirtileri Nelerdir, Nasıl Tedavi Edilir?

Ampiyem probleminin en sık olarak görüleni akciğerdeki bir iltihabı (zatürre) takip eden parapnömonik ampiyem biçiminde olanıdır. Bu sorun hastada yüksek ateş, göğüs ağrısı ve öksürük olarak kendisini göstermektedir.

Ampiyem Nedir?

Ampiyem, her iki plevra yaprağı arasında görülen bir iltihaplı sıvı birikiminin tıp dilindeki ifadesidir. Başka bir tabirler akciğer ve göğüs duvarı arasında ortaya çıkan iltihaplı sıvı birikimi ampiyem olarak tanımlanır.

Müzmin diğer tabiri ile kronik ampiyemler akciğer ve bronşların iltihaplanması, ameliyat sonrasında bronş ile akciğer zarları arası boşluk ile bağlantı oluşması veya kalan boşluğun iltihaplanması neticesinde rastlanan bir sağlık problemidir.

Plevral Ampiyem Belirtileri Nelerdir?

Palevral ampiyemin erken dönemlerinde ortaya çıkan belirtiler;

- Kuru öksürük,
- Nefes alma güçlüğü,
- Terleme,
- Yüksek ateş,
- Baş ağrısı,
- Kafa karışıklığı,
- İştah kaybı,
- Solunum esnasında ortaya çıkan göğüs ağrısı

Palevral ampiyemin ilerlemesi ile ortaya çıkan kompleks ampiyem belirtileri:

- Nefes almakta güçlük çekmek,
- Nefes seslerinde azalma,
- Sebepsiz kilo kaybı görülmesi,
- Göğüs ağrısı,

Nadir durumlarda, karmaşık birpalevral ampiyem vakası çok daha ciddi komplikasyonların ortaya çıkmasına sebep olabilir. Bunlara sepsis ve pnömotoraks da denilen çökmüş bir akciğer dahil durumdadır.

Sepsis belirtileri ise şunlardır:

- Yüksek ateş
- Hızlı nefes alma
- Titreme
- Düşük kan basıncı
- Hızlı kalp atış hızı

Nasıl Tedavi Edilir?

Ampiyem probleminin tedavi si ilk olarak 1918’de Graham tarafından tarif edildiği şekliyle ampiyem boşluğunun boşaltılması yani drenaj uygulanması ve boşluğun kapatılması esasına dayanmaktadır. Gerçekleştirilecek olan etkili bir boşaltım, antibiyotik ve Clagett işlemiyle birlikte boşluğun yıkanması başlangıç tedavisinin temelini oluşturmaktadır.

Ampiyem boşluğunun temizliğinin gerçekleştirilmesinin ardından mevcut boşluğun kapatılması göğsün plastik işlemi, kas doldurulması yahut yöntemlerinin her ikisinin birden uygulanarak sağlanabilir.

Kronik durumdaki ampiyemlerin tedavisi ise oldukça uzun sürelidir. Aynı zamanda yan hastalık ve ölümcüllük oranı bir hayli yüksek düzeylerdedir. Ampiyemin esas tedavisi kaburgalar arası kasların yerleştirilmesi olup bir göğüs tüpü ile boşaltım ve uygun antibiyotik kullanımı olmaktadır.

Fakat buna rağmen ampiyemin farklı evreleri göz önünde bulundurulduğunda her zaman başarılı bir sonuç elde edilememektedir. Bunun sonucu olarak da hastanın hastane yatış süresini uzattığı ortaya konulmuştur. Çocukluk döneminde ampiyem, zatüre hastalığının bir neticesi olarak ortaya çıkmaktadır.