02.02.2025 - 06:50 | Son Güncellenme:
SANEM ARMAN - “Buraya gelirken eşyaları yükledim, arabaya atladım ve Atina’dan yola çıktım, Alexandroupolis’te (Dedeağaç’ta) bir mola verdim. Orada anladım ki bu turist hareketliliği başka bir şey çünkü Dedeağaç’ta durduğumda tek Yunan plakalı araç bendim” diye anlatıyor Yunanistan’ın İstanbul Başkonsolosu Konstantinos Koutras yeni görev yeri için yola çıkışını. Büyükelçi Konstantinos Koutras diplomasi kariyerinin henüz ilk yıllarında Yunanistan’ın Ankara Büyükelçiliği’nde dört yıllık bir süre görev yapıyor. Yunanistan Dışişleri Bakanlığı’nın basın sözcülüğünden New York Başkonsolosluğu görevine diplomasinin farklı alanlarındaki tecrübelerinin ardından tam 20 yıl sonra Eylül 2023’te Yunanistan’ın İstanbul Başkonsolosu olarak atanıyor. Onun için Türkiye’nin yeri ayrı. “Ben kendimi burada hiç yabancı hissetmiyorum” demesi de bu yüzden.
Yunanistan yabancıların gözünde Türk ya da İtalyan fark etmez çoğunlukla yazlık bir tatil destinasyonu olarak görülüyor. Sohbetlerin de ana konusu “Bu yaz nereye gidelim?” olunca kristal berraklığında turkuaz sularıyla, adalarıyla bir yaz karesi canlanıyor gözümüzde. Yaz kalabalığı ve sıcağı da ister istemez o karede yerini alıyor. Başkonsolos Koutras bu çerçeveye sıkışmadan daha büyük bir resmin, 12 aya yayılan turizmin altını çiziyor. “Yunanistan kış turizmi destinasyonları için de uygun bir yer aslında” diyerek kayak merkezlerinden üzüm bağlarına, dağcılıktan gastronomiye farklı kapılar açan, turizmi çeşitlendiren örnekler veriyor. “O akşam Alexandroupolis’de kaldığımda orada önde gelen iş insanlarıyla, turizmcilerle bir araya geldim. Benden şunu istediler; ‘madem ki Başkonsolos olarak oraya gidiyorsun Yunanistan’dan Türkiye’ye Türkiye’den Yunanistan’a olan turizm akımına bir yol bulalım.’ Biz de turizmi bütün bir seneye yaymak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Biz kendi tarafımızda elimizden de gelenin fazlasını yapıyoruz Türk vatandaşlarına hizmet verebilmek için.”
Geçen nisan ayında Türk vatandaşlarına yönelik başlatılan 10 Yunan adasına kapıda vize uygulaması yoğun ilgi gördü. Bu ilgi rakamlara nasıl yansıdı?
Tarihte biraz geriye gidersek yıllar önce kapıdan vize uygulaması vardı ve o zaman da çok iyi sonuçlar vermişti. Tabii Yunanistan bir Schengen üyesi olduğu için sadece Yunanistan’ın elinde olan bir şey değil. Geçmişte başarılı bir örnek ve halkların kardeşliği adına önemli bir adım olduğundan kapıda vize için Yunanistan hükümeti Schengen ülkelerini çok ciddi baskıladı bu projeyi tekrar hayata geçirebilmek için. Türk ve Yunan makamlarının iş birliği ve Türkiye’den turistlerin bunu turizm anlamında görüp seyahat etmeleri bu kadar güzel sonuçlar doğurdu. Yunan adalarına 2024 yılında kapıda vize ile Türkiye’den gelenlerin sayısı 30 Mart’tan Aralık sonuna kadar 108 bin 600. Bu yüksek bir rakam. Sizi şu konuda temin etmek isterim ki Yunanistan Türk vatandaşlarının en kolay şekilde Yunanistan’a seyahat edebilmelerini sağlamak için gerçekten çok uğraşıyor. Bunu da sadece Yunanistan İstanbul Başkonsolosluğu olarak düşünmeyin. Türkiye’deki bütün Yunan konsoloslukları, bunun içinde Edirne var, İzmir var, Ankara var neredeyse 24 saate yakın diyebiliriz çalışma şeklimiz. Sürekli olarak daha fazla personel talep ediyoruz.
Yunanistan Türk turistler arasında neden bu kadar popüler?
Sadece turistik olarak seyahat etmiyor Türk vatandaşları çok fazla gayrimenkul de alınıyor Türkler tarafından. Sadece Golden Visa için değil emin olun. Atina’da Palaio Faliro bölgesinde çok fazla buradan giden İstanbullular var. Orada restoranlarda güzel yemekler yiyorlar. Otel ve restoranlar daha uygun ve dostane bir atmosfer var. Mesela Noel’de Atina’da Kolonaki bölgesindeydim, oturduğum masanın etrafındaki bütün masalar Türk turistlerdi. Kolonaki dediğimiz Atina’nın göbeği. Demek ki Türk vatandaşları orada genel anlamda iyi vakit geçiriyorlar diyebiliriz.
“KAPADOKYA’YA 15 KEZ GİTMİŞİMDİR”
Peki Yunanistan’dan Türkiye’ye turizm açısından ilgi ne düzeyde?
Kesinlikle tabii ki çok büyük bir turizm akımı var Yunanistan’dan Türkiye’ye. Geçen sene daha çok Türkiye’den Yunanistan’a giden oldu. Ama çok fazla da Yunanlı var Türkiye’ye gelen eğer tabii Türkiye’nin nüfusuyla Yunanistan’ın nüfusunu kıyaslarsak 9 kat daha fazla bir rakam çıkıyor ama oran olarak baktığımızda Yunanlılar daha fazla geliyor Türkiye’ye. İstanbul’a en çok geliyorlar ve İzmir’e Bodrum’a. Kapadokya çok fazla gelinen bir yer. Benim de Türkiye’de en çok gittiğim yer. Belki 15 defa gitmişimdir. Balon turu da yaptım çok da seviyorum. Kapadokya’nın insanı oraya çeken kendine has bir dinamiği var.
İş yoğunluğunu bir kenara bırakırsak İstanbul’da bir gün nasıl geçiyor?
Maalesef buradaki program haftanın yedi günü. Burada Konsolosluğun çok fazla görev alanı var. Vizeler bildiğiniz gibi yoğun, Patrikhane’nin konuları, cemaat vakıfları, okullar tarihten bilirsiniz ki eskiden burada yaklaşık 200 bin Rum nüfus vardı. Biz geçmişi deşmiyoruz, önümüze bakıyoruz. Başkonsolosluğun burada birçok konuyla ilgilenmesi gerekiyor. Günlük rutine gelince vaktim olduğunda yürüyüş yapıyorum. İstiklal Caddesi’nde ikâmet ediyoruz. İstiklal Caddesi’nde tek ikâmet eden kişiler olarak eşim ve ben varız. Cadde üzerinde ev olarak başka yok.
”YUNANİSTAN’DAKİ TÜRK LOKANTALARI HEP DOLU”
Yunanistan ile Türkiye arasındaki bitmek bilmeyen mutfak rekabeti sır değil. İki mutfağın benzerliklerini düşündüğümüzde aklınıza ilk gelen şey nedir?
Aklıma ilk gelen 2003 yapımı “Bir Tutam Baharat” adlı film. O kadar güzel ki Türk mutfağı. Şunu söylemem gerekiyor ki patlıcanla alakalı olan her şey çok hoşuma gidiyor. Bir de döner dürüme bayılıyorum. Tabii ki bu benzerliklerin tadını çıkarmak en iyisi. Yunanistan’daki Türk restoranları gerçekten dolu çünkü Yunanlar seviyor Türk mutfağını.
“2025 REKOR YIL OLACAK”
Turizm iki ülke arasında gelecek vaat eden iş birliği alanlarından. Son yıllarda olumlu bir trend sergileyen turist sayısının daha da artması bekleniyor. 2025 yılına dair öngörüleriniz neler?
2025 yılının rekor yıl olacağını tahmin ediyorum. Vize ve turizm anlamında söylüyorum, sayılar anlamında. Türkiye’den de çok fazla artış olacağını düşünüyorum tabii başka ülkelerden de ziyaretçiler var. 12 ay turizmi yapabilenler mesela çocuksuz gezginler eylül veya ekim ayında seyahat etmeyi tercih ediyor. Girit ve Rodos adalarına eylül ya da ekim ayında seyahat etmek çok daha iyi. Daha az insan var, çok daha kaliteli yemek yiyebiliyorsunuz turizm sezonu dışında olduğu için daha uyguna yiyebilirsiniz. Ağustos ayında çok ciddi kalabalık oluyor. Turizmi bütün seneye yaymak için çalışmalar yapıyoruz. Bizim istediğimiz Türk vatandaşlarının pasaportlarında geçerli Schengen vizeleri olsun ve Yunanistan’a istedikleri zaman seyahat edebilsinler. Çok girişli çıkışlı uzun süreli vize olsun ki ne zaman isterlerse Yunanistan’a giriş yapabilsinler. Her seferinde Yunanistan’a gitmek için kapımızı çalıp vize almak zorunda kalmasınlar ama tabii Schengen’de bazı kurallar var. Bu kuralların bir tanesi ve en önemlileri iyi kullanım. İlk defa biri Schengen vizesi alıyorsa ve daha önce seyahat etmediyse bir gidişlik ve seyahat süresini kapsayan bir vize alacak eğer Yunanistan’a giderse ve sonra tekrar Türkiye’ye dönerse bir sonraki sefer başvurusuyla üç aylık, üç aydan sonra altı aylık, altı aydan sonra yıllık, iki yıllık o şekilde gidiyor.
“VİZEDE 200 BİNİN DE ÜZERİNE ÇIKMAYI HEDEFLİYORUZ”
Yunanistan ile Türkiye arasında turizmin güçlenmesine yönelik yeni ufuklar var mı? Ortak destinasyonları teşvik eden organize turlar ile üçüncü ülkelerden gelen gezginlerin ilgisini çekerek turizmde birbirini tamamlama olanakları nelerdir?
Bu konu Yunanistan’ın Turizm ve Kültür Bakanı’nın Türkiye ziyaretinde ve Türkiye’nin Turizm ve Kültür Bakanı’nın Yunanistan’ı ziyaretinde de konuşulmuştu. Tabii politik anlamda konuşmalar çok güzel ama bunun daha gerçeğe dönüşebilmesi için pazarlama kısmının da olması lazım yani turizm şirketleri olacak gerçi bunlar cruiselarda oluyor. Kuşadası’ndan başlıyorlar. Samos Adası’na gidiyorlar Santorini Adası’na gidiyorlar gene Türkiye’de bir yere geliyorlar. Bu şekilde her iki tarafta da oluyor ama ilerleyebilmek için daha çok yol var. Bu turizm şirketlerinin nasıl bir paket hazırlayacakları nasıl satacakları ile ilgili ama coğrafya bize bu konuda yardımcı oluyor. Turizmde sürekli bir çıkış var. Her sene bir önceki senenin rekorunu kırıyoruz. Biz bu sene sadece İstanbul’daki başkonsolosluk olarak 200 binin de üzerine çıkmayı hedefliyoruz vizede. Bunu 200 bin kişi olarak düşünmeyin bunların içinden bir sürüsünün çok giriş çıkışlı vizeler olduğunu düşünürseniz.
KIŞ TURİZMİNE YÖNELİK KAYAK MERKEZLERİ VAR
Türk gezginler tarafından en çok tercih edilen, popüler olan bölgeler hangileri?
Atina gerçekten çok sevilen bir şehir, Selanik öte yandan Türkler tarafından çok tercih ediliyor. Adalar keza öyle. Mesela kendi yatları ile çok fazla gelen turist var. Cruise ile gelen sayısı da çok fazla. Türk dostlarımıza göstermek istediğimiz yerler var mesela Meteora. Mesela kış turizmi. Küçük bir ülke Yunanistan ama birçok kayak merkezi var.
Ioannina bölgesinde biri kayak yapmaya giderse Atina’dan 2 saat mesafede bir yer burası. Kayak yaptıktan sonra ya o bölgedeki restoranlarda ya da deniz tarafına inip Galaksidi bölgesindeki restoranlarda balık yiyebilir. O kadar çok senaryo var ki turizmle ilgili olarak mesela Kuzey Yunanistan’da çok fazla şarap üretilen yerler var bunları gastronomi ile harmanlıyorlar. Üretimden tadıma bağ bozumuna farklı etkinliklerle deneyimleyebilirler. Tırmanış, dağcılık farklı turizm alternatiflerinden. Su altı da çok zengin olduğu için scuba da yapılabiliyor. Yaz ayları dışında da yapılan yelkencilik de seçenekler arasında. Türk vatandaşlarının ilgilendikleri geleneksel panayırlar var. Her bölgenin kendi lokal panayırları var Türkiye’den turislerin de ilgisini çekiyor.