Liselere giriş sistemiyle ilgili fırtınalar kopuyor.
Beğeneni de yok gibi.
Alkışla-yanlar da neyi alkışladıklarının farkında değil!
Üniversiteye girişte olduğu gibi ilk açıklandığında mükemmel diyorlar, bir süre sonra değişiyor, yeni gelene de mükemmel diyorlar.
Şakşakçılığın bu kadarına da pes doğrusu!
Emininim ki şimdi bu sistemi harika bulanlar da zorunlu değişiklikler söz konusu olduğunda, anında, onu da göklere çıkartacaklardır.
MEB’i yanıltan da sanıyorum bu oluyor.
Ne yaparsa yapsın, sürekli alkışlayanlar var. Bu da onları daha özenli ve dikkatli olmaktan alıkoyuyor...
Neden kalıcı olmaz!
Yeni sistemin bu haliyle kalıcı olması mümkün değil!
Hatta sınav yarışını daha da hızlandırırsa hiç şaşırtıcı olmaz!
Sınava girmeyi zorunlu olmaktan çıkartması doğru oldu.
TEOG getirildiğinde yanlış olduğunu, herkesi strese sokacağını bin defa söyledik ama anlamaları çok uzun sürdü.
Mahalli tercih sisteminin getirilmesi de doğru bir adım ama altını doldurmak gerekir.
Örneğin, en iyi öğretmenleri sınavla öğrenci almayan okullarda da görevlendirmek gerekiyor.
Yine aynı şekilde, içlerinde, ille de yabancı dil hazırlık sınıfı isteyenlere bu olanağı sağlamak gerekir.
Veliler uzaktaki okullara gitmek için ödedikleri servis ücretini mahalledeki okullara bağış olarak verseler, en yakındaki okul, gittikleri okuldan daha iyi olacak ama bunun için güven ortamı ve idealist müdürler gerekir.
Mahalledeki ortaokul ve liselerin iddialı olmaları ve mezunların ülkenin en iyi üniversitelerine girmeleri, yabancı dil öğrenip, yurt dışına açılmaları eskiden böyle oluyordu.
MEB, önce mahalle okullarını öldürdü, şimdi de canlandırmaya çalışıyor!
Yeniden eski itibarlarını kazanmaları mümkün olmaz mı, elbette olur ama bu kadrolarla zor. Çünkü bu okulları itibarsızlaştıran MEB kadroları hâlâ işbaşında!..
Sınav yarışı!
Yeni sınav sistemi dershaneye bağımlılığı azaltır mı?
Hiç sanmıyorum. Tam aksine, velilerin yarısı şimdi daha yoğun bir şekilde dershane, özel öğretmen ve emlakçı peşinde koşturacak.
Peki, iddia edildiği gibi yeni sınav sistemi aşağıdaki sorunları ortadan kaldıracak mı?
- Öğrenci ve velileri okul dışı kaynaklara, örneğin etüt merkezi, kurs, özel derse yöneltiyordu, sona erecek mi?
- Evet demek çok zor!
- Sınavın olduğu gün 6. ve 7. sınıflar da okula gelmiyordu.
- Şimdi daha çok dershaneye gidecekler.
- Devamsızlık azalacak mı?
- Mümkün değil!
- Sosyal ve psikolojik gelişimleri olumsuz etkileniyordu, sona erecek mi?
- Keşke ama en az yarısı için bu tempo daha da yükselecek.
- Sınav stresi bitecek mi?
- Herkes için değil!
- Şişirilmiş notlar sona erecek mi?
- Tam aksine, daha da artacak!
Çözüm?
Peki, çözüm yok mu? Niye olmasın ki!
Çok problemli olmayan çok programlı liseler yeniden düşünülebilir ama en önemlisi, bu konuda yerel mülki amirlere, yörelerindeki okulları iyileştirmek için çok önemli sorumlulukların verilmesidir.
Onlar inanmadan, merkezden talimatla ya da sistem değişikliğiyle bu sorun çözülmez!
Son bir hatırlatma: Açıklanan sınav tarihi ramazana denk geliyor! Oruç ve sınav stresi çoğu öğrenciyi olumsuz etkileyebilir.
Özetin özeti: Cumhurbaşkanı Erdoğan ne söylediyse, ne istediyse, MEB tam tersini yapmaya devam ediyor...