Ramazan geldi, hoş geldi.
Restoranların tümünde olmasa bile pek çoğunda, yarından itibaren özel Ramazan menüleri hazırlanacak. Osmanlı mutfağı, her Ramazan’da olduğu gibi yine bir adım öne çıkacak.
Peki, bu konuda çok iddialı olanlar, başarılalar mı? Gerçek bir Osmanlı menüsü sunuyorlar mı? Tümünü bilmem ama çok iddialı bazı ünlü restoranlarda çok büyük hayal kırıklığı yaşadığımızı söylersem yalan olmaz.
Çünkü Osmanlı adından başka bir şey yoktu. Lezzet ise hiç yoktu!?
Saray ya da padişah mutfağı diye size sunulan yemeklerin, saltanat sofralarında yenildiğini hiç sanmıyorum. Çünkü o kadar zevksiz olamazlar...
Biraz antika, Osmanlıca isimler ve biraz da Sufi müzikle Osmanlı iftar geleneği sürdürülemez, yapılsa da kalıcı olmaz.
Bunu Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan beklemek ise sigara paketlerinin arkasına yazılan notlardan hiç farklı olmaz...
Lezzetli bir iftar sofrasına denk gelen olursa, bize de yerini söylesin, hem okurlarımızla paylaşalım hem de bir gün biz de gidelim..
Ramazan fırsatları
Ramazan geldi mi, turizmcilerin yüzü hiç gülmez. Çünkü iç turizm durma noktasına gelmese de bayağı kan kaybeder. İşte bu yüzden, sürekli kampanya yaparlar. Fiyatlarda olağanüstü indirimler gerçekleşir. Sadece otel ve tatil köylerinde mi? Hayır. Uçak biletleri de bazı uçuş noktalarında bile dibe vurabiliyor.
Peki, gittiğiniz yerlerde oruç tutacak olursanız size özel menüler hazırlanıyor mu? Eskiden çok fazla yoktu ama giderek artıyor.
Tatil demek elbette sadece deniz, kum, güneş değil. Huzuru aradığınızda ya da huzurlu bir Ramazan geçirmek istediğinizde, yaz sıcağında, serin tatil ve ambiyansa uygun otel ve tatil köyleri bulmanız da mümkün.
Bu arada, turizmciler, umarız, Ramazan ayındaki düşük doluluk oranlarının acısını, bayram fiyatlarını şişirerek çıkartmazlar!..
Çinli turistler
Geçenlerde, Fethiye’ye gittiğimde yazmıştım. Kafayı nereye çevirseniz İngiliz ve Çinli turiste rastlıyorsunuz, demiştim. Çinli sayısı her geçen gün daha da artıyormuş. Peki, sektör, oteliyle, mutfağıyla, kültürüyle Çinli turistlere hazır mı?
Başka kentler olsa biraz zor derdim ama Fethiye bu konuda, Türkiye ortalamasının çok üzerinde. Yabancı turist deneyimleri, diğer tatil yöreleriyle kıyaslanmayacak kadar fazla. Ama yine de bekleyip görmekte yarar var.
Çinliler, deniz, kum, güneş ve yemekten daha çok kültür turlarına ve enteresan etkinliklere meraklı.
Paraşüt atlayışları, Ölü Deniz, Kelebekler Vadisi, Kayaköy, Yörük kültürü ve daha pek çok ayrıntı eminim ki fazlasıyla ilgilerini çekecektir.
Çinli Survivor’ın geçen yıl Fethiye’de çekilmesi, sadece Çin’de değil, Uzakdoğu genelinde bu güzel kentimizin önemini artırdı. Haydi hayırlısı...
Her şey dahil kalkar mı?
Orta gelir düzeyine sahip özellikle çocuklu yabancı turistlerin ülkemizi tercih etmelerinin en önemli gerekçelerinden biri de her şey dahil sistemi. Özellikle de 12 yaşa kadar olan çocukların ücretsiz konakladığı otel ve tatil köylerini tercih ediyorlar ki, tatil masrafları minimuma insin.
Yerli turistler için de durum farklı değil. Tatilciler için fazlasıyla ekonomik ve keyifli geçen bu sürecin, ülkemize ve tatil köylerinin bulunduğu bölgeye bir yararı var mı diye sorgulayacak olursak, üzerinde on defa daha düşünmemiz gerekiyor.
Türkiye, turizmde daha fazla söz sahibi olmak istiyor ve daha fazla gelir hayali kuruyorsa, bu sistemi artılarıyla, eksileriyle enine boyuna düşünmek zorunda.
Bu sistemle, günü kurtarıyoruz, oteller para kazanıyor. Peki, bölgeler ve ülke?
KKTC’nin kumar turizmi ile bizim her şey dahil sistem arasında bir fark var mı?
Geldikleri otel ya da tatil köyünden hiç çıkmadan tekrar ülkelerine dönen o kadar çok turist var ki!..
Turisti kazıklamadan onlara cazip seçenekler sunarak hem daha fazla keyif almalarına hem de daha çok para harcamalarına ortam sağlayabiliriz. Bu, o kadar zor olmamalı. Yeter ki kafa yorulsun!..
