Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Bir önceki Milli Eğitim Bakanımız, sınavla öğrenci alan okulları “Nitelikli Okullar” diye tanımlamış ve kıyamet kopmuştu.

Öylesine yoğun tepki geldi ki bir daha bu ifade kullanılmadı...

Bir tanıdı-ğımız dün üç kuruş parasını vadeli bir fona yatırmak istediğinde, “Kesinlikle olmaz, çünkü siz ‘Nitelikli Yatırımcı’ değilsiniz” denmiş.

Bana anlatınca, muhtemelen bir dil sürçmesi olmuştur ya da doğru kelimeyi bulamamışlardır deyip, ilgili banka şubesini aradım, olayın iç yüzünü öğrenmeye çalıştım... Yaşananları anlatıp, “Herhalde bir yanlış anlama söz konusu” dedim.

Haberin Devamı

Kendilerinden çok emin bir şekilde, “Hayır, mevzuat böyle, o kadarcık parayla Nitelikli Yatırımcı olunmaz ve istediği fondan alım yapılmaz” deyince, bu kez şoke olma sırası bana geldi.

“Nasıl yani? Şimdi siz bir milyonu olmayana ‘Niteliksiz Yatırımcı’ mı diyorsunuz? Bir milyon lirası olmayanı ciddiye almıyor musunuz, parası çok olana daha kârlı fonlar, az olana sıradan fonlar ya da sıradan faiz mi veriyorsunuz?” diyecek oldum, bu kez onlar savunmaya geçti.

“Bizim açımızdan böyle bir durum ya da böyle bir benzetme yapmak mümkün değil. Bizim için bütün müşterilerimiz aynı. ‘Nitelikli Yatırımcı’ tanımlamasını da yapan biz değil, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu BDDK” dediler. Onunla da yetinmeyip, BDDK mevzuatları içerisinden aşağıdaki tanımı bulup gönderdiler.

İşte o hayret verici ve bir o kadar da aşağılayıcı “Nitelikli Yatırımcı” tanımı:

“(*) Sermaye Piyasası Araçlarının Satışı tebliğine göre ‘Nakit mevduatları ve sahip olduğu sermaye piyasası araçlarının dâhil olduğu finansal varlıkları toplamı 1 milyon TL tutarını aşan gerçek veya tüzel kişiler’ Nitelikli Yatırımcı olarak tanımlan-maktadır.”

Yukarıdaki metinden de anlıyoruz ki BDDK da bu tanımlamayı Sermaye Piyasası Aracıları Tebliği’nden almış!..

Tanımlamayı kim yapmış, kimler nerede ve nasıl kullanıyor, detaylarını bilmiyoruz. Bildiğimiz bir şey var ki bu tanımlama onur kırıcı ve mutlaka değiştirilmelidir.

Şimdi birileri çıkıp, “Bütün dünya bu tanımı kullanıyor” demesin sakın. Burası Türkiye ve böyle tanımlamalar kırgınlıklar yaratabiliyor. Bunun en çarpıcı örneğini “Nitelikli Okullar” tartışmasında yaşadık.

Haberin Devamı

Eğer birilerine ya da bazı kurumlara “nitelikli” sıfatı kazandırıyorsanız, diğerlerini “niteliksiz” olarak kabul ediyorsunuz algısı oluşur ki buna da hiç kimsenin hakkı olmamalı.

Eğer bir banka ya da farklı bir finans kuruluşu, belli bir mevduatın üzerine belli bir faiz oranı uyguluyor ya da belli fonlara yatırım önceliği tanımak istiyorsa, bunun yolu “nitelikli” ya da sıradan yatırımcı şeklinde sınıflandırmadan geçmemeli.

“Parası olanla, olmayan hiç bir olur mu, aç gözünü Abbas” diyenler elbette çıkacaktır. Onlara cevabımız, “Para her şey demek değildir, para insanları sınıflandırma aracı asla olamaz, olmamalıdır” şeklinde olacaktır...

Şekil A’da olduğu gibi bazen üzerinde yeterince düşünmeden yaptığımız tanımlamalar kişileri derinden etkileyebiliyor. Kelimelerin gücü de zaten buradan geliyor. Ve ne olur, siz siz olun, ağzınızdan çıkan ya da yazdığınız her kelimeye bir de bu çerçeveden bakın...

Haberin Devamı

Şunu sakın unutmayın: Anlatabildiğiniz, karşı tarafın anladığı kadardır.

Verdiğiniz çok iyi mesajlar bile bazen tam tersi anlaşılabilir! Durduk yerde kalp kıran olmayın!..

Özetin özeti: Ben yaptım oldu, beğenen beğenir, beğenmeyen beğenmez mantığının hiç kimseye bir yararı yoktur!..