Hasan Mandal, TÜBİ- TAK Başkanı olarak atandığında çok sevinmiştim. Yolum Ankara’ya düşünce, kendisini ziyaret ettim. Yaptıklarını, yapacaklarını dinlediğimde, sevincimin hiç de boşuna olmadığını anladım. Ülkem adına gurur duydum.
Gazeteci olarak, 40 yıla yakın süredir TÜBİTAK’ı yakından izlerim, hiç bu kadar kendinden emin görmemiştim. Hasan Hoca’nın birikimi ve vizyonuyla Ankara’nın istekleri birbiriyle örtüşünce, ortaya mükemmel bir yol haritası çıkmış!
Mandal, konuşmayı seven hocalardan değil! Kendisini uzun süredir tanırım, hem kendisi hem de görev yaptığı kurumlara hedefler koyar ve gerçekleştirmek için gece gündüz çalışır.
Şu anki hedefler ülkemizin geleceği için belirlenmiş ve çıta adeta tavan yapmış. Onu hiç bu kadar heyecanlı görmemiştim.
Yaptıklarını, yapacaklarını, TÜBİTAK’ın uygulama alanlarını gördükten sonra kaleme almanın daha doğru olacağına karar verdik. Çünkü lafın ötesine geçtiğini göstermek istiyor.
TÜBİTAK’ın tıpkı YÖK gibi özerk olması gerektiğine inananlardanım, bir ara çok konuşuldu ama vazgeçilmiş! Hasan Hoca bunları konuşmak istemedi.
Başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere, devletin tüm kurumlarının kendisine ve kurumuna çok büyük destek verdiğini anlattı ama dünyadan örneklere bakıldığında, bu konuda da söylenecek çok söz var. Onları da sizlerle paylaşacağız.
Son kale
Mehmet Akif Ersoy’un “Bastığın yerleri toprak diyerek geçme tanı. Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı” şeklinde dile getirdiği mısralar sanki Haymana için yazılmış.
Haymana Meydan Savaşı Milli Mücadele’de dönüm noktasıdır. 100 kilometrelik bir cephede gerçekleşmiş. Milli park haline getirilen bölgede, şu an 117 şehitlik tespit edilmiş!
Bu savaş kaybedilseydi, başkent Ankara düşecek ve Mustafa Kemal ile birlikte Türkiye Cumhuriyeti’nin akıbeti çok farklı olacaktı!
Ankara Üniversitesi Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü’nün öncülüğünde ve Haymana Belediyesi’nin ev sahipliğinde gerçekleşen Sakarya Meydan Muharebesi ve Haymana Sempozyumu’nda yine çok çarpıcı anekdotlar vardı. İşte ilk günün önemli satır başları:
- Milli Mücadele’de kadınlarımızın rolü çok büyüktür. Kadın Kahramanlar Müzesi kuruldu.
- Mustafa Kemal, Yunan ordularını Anadolu’nun içlerine çekerek, onları yorup, son darbeyi vurmak istedi. Bu tür kararları herkes alamaz!
- Eskişehir ve Kütahya bozgunlarından sonra Haymana Meydan Savaşı da kaybedilseydi, bedeli çok ağır olacaktı.
- Emperyalist ülkelerin desteğindeki Yunan ordularının gücü hem sayı hem de donanım olarak bizim çok üzerimizdeydi.
- Batılı ülkelerin tek hedefi vardı, o da Türkleri Anadolu’dan silip atmaktı!
- Önemli mevziler gün içerisinde, birkaç kez el değiştirince, Mustafa Kemal’in dünya savaş literatürüne altın harflerle kazınan “Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır, o satıh bütün vatandır” sözü burada söylenmiştir. Bunun anlamı: O an, vatan Haymana’dır, kaybedilirse, vatan kaybedilecektir!
- Cephede attan düşüp, üç kaburgası kırıldığında, doktorlar kesinlikle dinlenmesini istedi. O cepheye döndü!
- Ordularımızın Viyana’da başlayan geri çekilişi Haymana’da son buldu. Yunan ordularının 12 Eylül 1921’de Haymana’da hezimete uğratılıp, 9 Eylül’de İzmir’de dökülmeleri tam bir yıl sürdü.
Özetin özeti: Bu ülke hiç kolay kurulamadı!
