Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Üniversitelere girişte, tam bir fiyasko yaşanıyor. Bir yanda yüz binlerce boş kontenjan, öte yanda istediği fakülteye giremeyen 1.5 milyon aday!

Sistem tıkandı ama bu hiç kimsenin umurunda değil!.. Kontenjan açığının nedeni, ilgili puan türünde, barajı aşan yeterli sayıda adayın bulunmaması!

Bırakın ek yerleştirmeyi, mevcut sistemle 10 kayıt dönemi daha açsanız, değişen bir şey olmaz. Çünkü o puan türünde, ilgili fakültelerin taban puanının daha üzerinde aday bulunmuyor! O kontenjan açıklarından bazıları, adaylar istemediği için değil, YÖK ve ÖSYM’nin yanlış öngörüsü yüzünden boş kaldı! Bu durumda yapılması gereken tek şey var o da, taban puan zorunluluğunun kaldırılması ama o da hem adil olmaz hem de yasal sorunları beraberinde getirir. Peki, o kontenjanlar boş mu kalacak?

Haberin Devamı

YÖK ve ÖSYM’ye göre, şu dakikadan sonra yapacak bir şey yok! Yani boş kalacak. Aynı senaryoyu, önceki yıllarda da çok izledik. Peki, niye önlem alınmadı? İşte asıl sorgulanması gereken konu bu!

Cevabını ben size söyleyeyim: Çünkü hesap soran hiç kimse yok!.. Şu saatten sonra ne yapılabilir? Gelecek yıl, üniversiteye giriş sistemi kesinlikle değiştirilmelidir ama bu son dakikaya bırakılmadan hemen yapılmalı ve adaylara bir an önce duyurulmalı ki, hazırlıklarını ona göre yapsınlar! Ya da yerleşen, yerleşmeyen demeden herkesi içine alan üçüncü bir yerleştirme dönemi açılabilir...

Zor karar?

Şu günlerde cevabı en çok aranan soru şu: Bu yıl, mutlaka bir yere girmeli miyim yoksa gelecek yılı mı beklemeliyim? İşte seçenekler:

- Kesinlikle bekleme değmez! Çünkü gelecek yıl, bu şansı da yakalamayabilirsiniz!

- Çok istemediğiniz bir bölümde okumaktansa, istediğiniz bir bölümde okumak için bir yıl, çok büyük bir kayıp değil.

Eğer bana sorarsanız, kazandığınızda, gelecek yıl sınava girmeyi düşündürtmeyecek yerler varsa, hiç düşünmeden tercih edin derim.