Gençlerin, nihayet keşfedilmiş olması sevindirici.
Cumhurbaşkanı adaylarından hemen her gün, onlar için sevindirici vaatler duyuyoruz.
Peki, ne kadarı inandırıcı?
Onu da önümüzdeki süreçte, daha iyi anlayacağız.
Vaatlerin altı doldurulup, ete kemiğe dönüştürülecek mi yoksa daha önceleri olduğu gibi slogan olarak mı kalacak, hep birlikte göreceğiz…
Gençleri kazanan, anne babaları da kazanır. Bunu defalarca dile getirdik.
Yine aynı şekilde, gençleri küstüren, görmezden gelen, onlar için proje üretmeyenler, sandıktan hüsranla çıkacak, bunu da çok yazdık.
Peki, bu seçimin farklılığı ne ki, gençler, bu kadar önemli hale geldi?
Çok önemli bir soru!
Çünkü bıçak kemiğe hiç böylesine dayanmamış, gençler hiç böylesine unutulmamış ve her şeyden önemlisi de gençler, anne babalarının gözleri önünde, böylesine mum gibi erir hale hiç gelmemişlerdi.
İşte bu noktada, topu iktidara atıp, bak işte, onlar, gençleri bu hale getirdi demek, kolaycılık olur.
Peki, muhalefet bu konuda ne yaptı?
Gençlerin hangi sorununa sahip çıktı, hangi konuda yanlarında oldu?
Eğer bugüne
kadar ki performansları doğrultusunda, gençler adına bir karne verecek olursak, muhalefetin karnesi de, tıpkı iktidarınki gibi kırıklarla dolu olur.
İşte bu yüzden, dünü dünde bırakıp, geleceğe bakalım.
Cumhurbaşkanı adayları ve siyasi partiler olarak, hamaset nutuklarının dışında, gençler için ne projeleriniz var?
Onları açıklayın ki, hep birlikte konuşalım, tartışalım, oluruna, olmazına bakalım.
Gençlere bugüne kadar şaşı bakıldı ve faturası ağır oldu. Bu bakış açısı aynen devam ederse, çok şaşırtıcı sonuçlar ortaya
çıkar ki, iş işten geçtikten sonra kabahatliyi uzakta aramaya hiç gerek yok, aynaya bakmak yeterli olur!..
Milletvekili seçilme yaşını 18’e indirmek elbette önemli ama bu, milli piyango gibi bir şey; birkaçı sevinecek, diğerleri bakacak!
İşte bu yüzden, bir kaçını değil, genelini, hatta hepsini içine alacak politikalar üretmek çok önemli!
Ne istiyorlar!
İş kuranlara verilecek kredi, bayramdan bayrama verilecek üç, beş kuruş
ya da her köşe başına açılan üniversiteler, onlar için bir şey ifade etmiyor, çünkü diploma artık hiçbir işe yaramıyor.
Peki, o halde ne istiyorlar?
İşte birkaç satır başı:
- İlgi ve yetenekleri doğrultusunda iyi bir eğitim.
- Öğrenim görürken yetecek kadar bir burs, barınacak yurt ve staj olanakları.
- Doğru düzgün bir insan gücü planlaması ve öğrenim gördükleri alanda iş.
- Sınav belasından ve dershanelerden kurtulmak.
- Ve önemlisi de saygı görmek istiyorlar…
Bütün bunlar zor mu?
Kesinlikle hayır!
Peki, o zaman, niye arkası gelmiyor?
Çünkü ciddiye alınmıyorlar. Alınsaydılar, bugüne kadar bu sorunlar, bin defa çözülürdü.
Siz hiç bugüne kadar ille de gençler, ille de eğitim, ille de istihdam diyen Eğitim, Gençlik ve Çalışma Bakanı gördünüz mü? Ya da gençlere daha fazla kadro vermeliyiz diyen
bir Maliye Bakanı?..
Hadi iktidarda göremediniz, peki ya muhalefette eğitimi, gençliği, geleceği, işsizliği dilinden düşürmeyen bir lider ya da milletvekiline rastladınız mı?..
Özetin özeti: Gençleri sevindiren, kendisi de sevinir! Atatürk’ü bugün hâlâ gönüllerin kahramanı yapan çocuklarımıza verdiği önemdir!..