Gönül Talu 80 yaşında ve ömrünün 60 yılı şantiyelerde geçmiş, başarılı hem de çok başarılı bir inşaat mühendisi.
Hani şu Atatürk’ün geleceği emanet ettiği gençlerden biri. Genç Türkiye Cumhuriyeti için baraj, otoyol, tünel, viyadük, köprü, havaalanı, metro yani inşaat adına aklınıza ne geliyorsa pek çoğunun altında imzası var. Yaptığı baraj sayısı 24, gerisini siz düşünün!..
Son 50 yılımıza damga vuran tüm liderlerle, ya temel atma ya da açılışlarda fotoğrafları var. O kuşağın diğer tüm mühendisleri gibi o da adeta modern bir Türkiye için ant içmiş ve arı gibi çalışmış!
Biz de Demirel’i Barajlar Kralı sanıyorduk diyecek oldum, “O karar vericiydi, biz uygulayıcı. O bıraktı, biz devam ettik” dedi.
Elazığ’da doğup büyümüş, İTÜ’yü bitirmiş ve kısa bir devlet ve serbest çalışma döneminden sonra Doğuş İnşaat’a girip Baba Şahenk ile birlikte çok uzun bir yola çıkmışlar...
Tesadüfen tanıdım, kısa bir sohbetimiz oldu, babacan tavırlarıyla dikkat çekince, kim olduğunu sordum, yeni çıkan kitabını hediye edince de kendisini yakından tanıma olanağı buldum...
Uzun yol
Gönül Bey ve Canan Hanım çifte kumrular gibiydi. Hayatlarının neşesi ve gurur kaynağı olan üç oğulları varmış. Bizim de iki dedik. Araları nasıl, demeye kalmadan, tüm erkek çocuk ebeveynleri gibi işi şakaya vurdular. Önce, bizimkilerin evlenip, evlenmediklerini sordular. Hayır deyince de hele bir de gelinleri bekleyin, işte o zaman, size tavsiyemiz çok olur dediler! Ama sanki cevap biraz muzipçeydi. Son yıllarda bu sözü o kadar çok duyuyoruz ki kafamız karışıyor!..
Gönül Bey ve Canan Hanım, tam bir musikişinas ve şarkıları da: “Canandan uzak kaldı gönül, hasretiyle yandı gönül.”
Kitaptaki anılardan onlarca yazı çıkar. Aslında Gönül Bey’in hayatı, bir anlamda, modern Türkiye’nin doğuşunun da bir hikâyesi. Sizi alıp bazen Keban’a götürüyor, bazen de Bodrum’a, Karadeniz’e ya da İstanbul’a...
Hayatı boyunca gençlere sık sık seslenmiş. Onlardan biri de mezun olduğu İTÜ’de “Genç Meslektaşlarımı Mektubumdur” diyen konuşması:
- Unutmayın, bir zincirin tüm gücü, en zayıf halkasının gücü kadardır. Sizler sektörün lideri olarak düz işçiden formenine, ustabaşına, teknikerine kadar tüm personelin yaptıklarından veya yapamadıklarından sorumlu olacaksınız!
- Tüm büyük başarıların arkasında, takım çalışması var. Başarıda sadece bilgi ve deneyim değil, insani ilişkiler de çok önemli!
- Çalışacağınız firmayı seçerken çok dikkatli olun. Kafanıza, gönlünüze, karakterinize uygun bir firma bulun!
- Hangi mesleği seçerseniz seçin, işinizi çok iyi yapın. İşinizin uluslararası uzmanı olun. Günümüzün moda deyimiyle çıtayı daima yükseltin. Kaliteden ödün vermeyin!
- Dünyamızı, itiraf edelim ki çok dikkatli kullanmadık. Şimdi daha fazla geç kalmadan, gerekirse yanlış yaptıklarımızı yeniden inşa ederek! Bundan böyle çok daha dikkatli olmamız gerekiyor.
- Çevre dostu olun, çevreye duyarlı ve saygılı olun.
- Yapacağınız her yapı, kullanışlı, dayanıklı, güzel, ekonomik ve çevreyle uyumlu olmalı.
- Her insan bir kıymet. İnsana insan gözüyle bakmak, kıymet vermek lazım. İnanın, insana değer verdikçe, mütevazı oldukça, daha da büyürsünüz!
Oğullarından Burak’ın gözüyle babası: “Çok sakin insandır babam. Çok çabuk sinirlenmez. 24 saat kuralı vardır onun. ‘Eğer kızgınsan, bir şeye karar vermeden önce 24 saat bekle, düşün öyle karar ver’ der hep.”
Özetin özeti: Gönül Bey: “Babam, iyi eğitim görmüş insanlar bu ülkeyi ileri götürecek diyordu. Ben de bu ülkeyi eğitim kurtaracak diyorum.” Gel de alkışlama...