Alaca karanlıkta eğitim, dünden bugüne hep vardı.
Görünen o ki, daha uzun süre olmaya devam edecek.
Çünkü okul sayısındaki artış, öğrenci sayısındaki artışın çok gerisinde…
Boşaltılan askeri alanların, eğitim kampüsleri haline getirilmesini işte bu yüzden istiyoruz…
Sabahları öğrenci servislerine hiç denk geldiniz mi? Öğrencilerin tamamına yakını derin uykuda oluyor.
Pek çoğu kahvaltı bile yapmadan evden çıkıyor. Okula vardıklarında da durum değişmiyor! İlk derste kendilerine gelmeleri çoğu zaman mümkün olmuyor. Eğitimin eziyet haline gelmesi, öğrencilerin okuldan soğuması, biraz da bu yüzden.
İstanbul gibi büyük kentlerde, günde en az, iki, üç saati yollarda geçen öğrenciler var. Yazık değil mi? Güya, ikamete dayalı kayıt sistemi olacak ve herkes en yakınındaki okula gidecekti! Ama mahalle okulları o kadar vasat ki, herkes en uzaktaki okulların peşinde.
Oysa servisler için harcanan para, en yakındaki okullar için harcansa, MEB ve yerel yönetimler de onları iyileştirmek için samimi bir çaba içerisinde olsa, en azından, mini minnacık öğrencilerin yollarda heba olmasının önüne geçilir. Ama ara ki, eğitime sahip çıkan birilerini bulasınız…
Çocukları seviyoruz, eğitimi önemsiyoruz demek yetmiyor. Daha fazlası gerekir ve artık bunu görmek istiyoruz… Başbakan Yıldırım’ın tam gün eğitim direktifi çok önemli! İlgili Bakanlar bu direktifi umarız yeterince algılamış ve gereğini yerine getiriyordur.
Çünkü önümüzde çok kısa bir süre var ve ne tam gün eğitim ne de yabancı dil hazırlık sınıfları konusunda ciddi bir çalışma içine girildiğini, proje üretildiğini gördüğümüzü söylersek yalan olur.
Umarız yanılan biz oluruz.
Tam gün eğitim ve yabancı dil hazırlık sınıflarını ayakta alkışlamaya hazırız…