Umutlar başka bahara

Haberin Devamı

Galatasaray’ın stresli, Fenerbahçe’nin agresif başladığı maç şampiyonluğu son haftaya taşıdı. Adeta bütün sezonun yorgunluğunu bu maça bırakmış Galatasaraylı futbolculara, tahriklere kapılan 50 bin taraftar da eklenince takım bir türlü oyuna giremedi. 10 kişi kalmış rakibi karşısında, pas kalitesi olmayan, doğru yerleşemeyen ve isabetli şut atamayan bir görüntü izletti. Tıpkı Kopenhag deplasmanının ilk yarısı gibi. Oyun kurulumunda sorun yaşayan Nelsson, sol tarafta ters ayakla kalan Davinson, iki haftadır sorumluluk almayan Kerem Demirbay ile rakibinin eksik merkezi karşısında bile pasif bir orta saha görüntüsü, önde çoğalamayan, sürekli kanattan merkeze oyunda ceza yayı çevresinde az adam bulunan bu oyunuyla ve formsuz Okan hocayla dün Galatasaray umutlarını bir hafta erteledi.
Öte yandan derbiye bir gurur maçı olarak bakan Fenerbahçe’nin maçın ritmini ve oyun gücünü elinde tutması, 10 kişi kalmasına rağmen iyi karşılaması, etkili ön alan baskısı ve topu alan her Galatasaraylının yanına baskıya gitmesiyle futbolcular şampiyonluk umudunu yeniden yaktı.
Son hafta ak koyun kara koyun belli olacak. Dünkü maç daha kaliteli olabilir miydi? Şüphesiz. Ligin en değerli maçının bu kadar seyir zevki düşük geçmesinin sebebi biraz oyuncuların stresinden çokça hakemden. Neden manüel atandı sorusunu kimsenin sormadığı Hakem Arda Kardeşler böyle kritik bir maçı yönetmek için yetkin miydi? 100 kişiye sorduk en doğru cevabı aradık desek bir tane evet bulamayız. Daha 12. dakikada gösterdiği dört sarı kartla maçın kontrolünü, oyunu iyi tahlil ederek değil sürekli düdük çalarak sağlayacağını göstermiş oldu. Halbuki hakemlerin futboldan ve futbolcu psikolojisinden anlaması en temel şart. Barış-Osayi eşleşmesinde yaşanan sertlikten sonra iki oyuncu sarılmış, gülmüş geçerken, geçemeyen hakem ikisine de kart veriyorsa işte aradığımız o evet cevabını bulamıyoruz bir türlü. Futbolun artık iyi yöneticilerle, iyi hakemlere, bir de Ferdilere ihtiyacı var, Mert Hakanlara değil.