Yabancıların satın aldığı hisse senedi ve devlet kâğıtları portföyü süratle düştü. Son 6 ay içinde, yurtdışında yerleşik kişilerin aldığı hisse senetleri, 50 milyar dolardan 23 milyar dolara ve devlet kâğıtları da 31 milyar dolardan 20 milyar dolar seviyelerine düştü.
Sadece, bu işlemler nedeniyle, global kriz sırasında, 38 milyar dolar ülkemizi terk etmiş görünüyor. Daha fazla çıkış olmayacağını veya çıkışların sınırlı olacağını düşünürsek, içeridekilerin dövize dönüşü başlamadığı sürece, bu piyasalarda döviz talebi yönünden, fazla risk görülmüyor.
Buna ek olarak, reel sektörün dış borcu da azaldı. Son 3 ayda, reel sektörün dış borcu 139 milyar dolardan 119 milyar dolara indi. Reel sektörün, son 3 ay içinde, dışarıya, yaklaşık 20 milyar dolar ödeme yaptığı anlaşılıyor.
Reel sektörün toplam borcunun, vadesi 1 yıl içinde gelecek olan bölümünün, 36.8 milyar dolar olduğunu ve bunların bir bölümünün yenilenebileceğini düşünürsek, bu yıl yaklaşık 15 milyar dolarlık bir reel sektör borcu ödeneceğini düşünebiliriz. Bu miktar da karşılanabilir seviyede.
Kasım 2008 sonu itibariyle, kamu sektörünün iç borcu 175 milyar dolar. Kamunun dış borcu ise, 67.7 milyar dolar. Bu rakamlar, kamunun borç ödeme bakımından, bu yıl bir riskle karşılaşmayacağını gösteriyor. Üstelik, Merkez Bankası’nın faizleri indirmesi en çok Hazine’ye yarayacak.
Kısacası, dışarıya olan yükümlülüklerimiz bakımından hiçbir risk yok. Zaten, bu konuyu denetlemek, IMF desteğinin tek nedeni gibi.
Dış borçlar nasıl ödendi?
Merkez Bankası döviz rezervleri düşüyor. Rezerv düştükçe, Merkez Bankası sattığı dövizin karşılığı kadar piyasadan para çekiyor. İşte bu nedenle, piyasaya ilave TL kaynak verilmesi gerekiyor.
Eylül 2008 sonunda, 80 milyar dolara ulaşan Merkez Bankası rezervleri, 2009 başında 72.9 milyar dolara indi. 8 milyar dolar civarında rezerv kaybedilmiş olmasına rağmen, çok iyi durumdayız.
Öte yandan, bankaların toplam döviz mevduatları düşüyor. Temmuz 2008 sonunda, 128 milyar dolar olan toplam döviz mevduatı, 2008 sonunda 19 milyar dolar azalarak, 109 milyar dolara indi.
Hükümet, doğrudan yabancı yatırımları ülkeye getirmekte büyük başarı elde etti. 2007 yılında 22 milyar dolar olan doğrudan yabancı yatırım, 2008 Ekim sonuna kadar 15.3 milyar dolar daha arttı.
Ayrıca, bu yıl sonunda, cari işlemler açığının 38.2 milyar dolardan 19 milyar dolara ineceği anlaşılıyor.
Sonuçta, şimdilik, döviz borcu ödeme riskimiz yok gibi.
Yapılması gereken
Kasım 2008 sonunda, protestolu senetler tutarı 6 milyar YTL’ye (şimdi TL) ulaştı. Piyasada yeterli likidite yok. Hâlâ, reel sektörün vadesi gelen kredilerinin önemli bölümü yenilenmiyor.
Devlet bile, özel sektöre olan borçlarını geciktiriyor. Reel sektöre kredi sağlanması ve birikmiş senetlerinin kırılması yönünde, derhal tedbir alınması gerekiyor.
Özay Şendir
F-35 meselesinde kitabın orta yeri...
29 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Ankara’da ‘değerlendirme’ kulisi: Öcalan ile kim görüşecek?
29 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Diploma mı, meslek mi?
29 Kasım 2024
Abdullah Karakuş
Bölgede satranç ve terörle mücadele
29 Kasım 2024
Mehmet Tez
Suudi Arabistan başarabilecek mi?
29 Kasım 2024