Dünya borsaları yüzde 50 civarında değer kaybetti. Gayrimenkul fiyatlarındaki ortalama düşüş yüzde 27’lere dayandı. Ülkelerdeki işsiz sayısı son 15-20 yılın en üst seviyelerine ulaşmış durumda. Amerika’da, şubat ayında tüketici talebinin biraz canlanması bile, umut vesilesi olabiliyor. Ama, halkın açılacak yeni paketten fazla beklentisi yok.
Avrupa’da, Avrupa Birliği’nin büyüme yerine küçültülmesi olasılığı var. Ülkemizde de durum farklı değil. Seçim işini bitiren hükümet, şimdi daha güçlü ekonomik tedbirler almaya yönelecek.
Bu ortam, paranın, yatırımın ve tasarrufun yeni kurallarının yazılması zorunluluğunu ortaya çıkardı. ABD ve Avrupa’da bu konuda onlarca kitap yayımlanmış durumda. Neredeyse, eski kurallar çöpe atıldı. Bu konuyu araştırdım. İşte sonuçlar:
-Harcamalarınızı, kendinizin ve ailenizin (aşırı harcamaları kısarak da olsa), günlük yaşantısını bozmayacak biçimde yönlendirin. Elinizde, gelecek 6-12 ay boyunca kendiniz ve aileniz için yapacağınız harcamalar kadar nakit veya nakit benzeri değer bulundurun.
- Borsadan ve gayrimenkul yatırımından yüksek kazanç elde etme beklentisini bir kenara bırakın. Ancak, borsa ve döviz fiyatlarında zaman zaman keskin iniş ve çıkışlarla karşılaşılabileceğini göz ardı etmeyin.
- Bu ortamda, oturmak için gayrimenkul alınır; ama, yatırım için alınmaz.
Enflasyonun üzerinde getiri fırsatı
- Bu ortamda en iyi yatırım aracı, devlet borçlanmasıdır. Paranız varsa ve doğrudan Hazine bono veya tahvili alamazsanız, içinde bono ve tahvil bulunan fonlara yatırım yapabilirsiniz.
- Borsa eninde sonunda, büyük bir yükseliş yapacak; ama, tamamen vadesini unutabileceğiniz bir paranız varsa, borsaya girin. Kısa dönemde, borsalarda sert ve yumuşak çıkış ve inişler bekleniyor.
- Dünya merkez bankalarının aldığı faiz indirimi kararlarından sonra, para, bankada enflasyon oranının altında getiri sağlıyor. Böylelikle, bankaların kâr etmeleri amaçlanıyor. Bizde ise, hâlâ, bankaya yatırılan paranın faiz getirisinde enflasyon marjı var. Yani, Türk bankalarına vadeli yatırılırsa, para hâlâ enflasyonun üzerinde getiri sağlıyor.
- Gelir-gider ve varlık-yatırım dengenizi aktif biçimde takip edin. Yılda en az 4 kez tüm durumunuzu ve kararlarınızı yeniden gözden geçirin. Şartlar çok çabuk değişebileceği için, avantajlı yatırım ortamlarına, gecikmeden uyum sağlamayı ve fırsatları değerlendirmeyi, unutmayın. Nakit para, bu ortamda, fırsat anlamına gelebilir.
- Bugünler iş değiştirme zamanı değil. İşinize dört elle sarılın ve çalıştığınız yere sağlayabileceğiniz ek olanakları gündeme getirin. Ücretinizin yükselmesini de beklemeyin.
- Paranızı değerlendirirken veya borçlanırken, “sürüye uyum” davranışı içinde olmayın. Yani, herkes giriyor diye, bir yatırıma girmeyin. Kriz ortamında bu davranış ters teper.
- Geleneksel olarak önerilen, “yatırımlarınızı, değişik sepetlere koyup, risk azaltma” davranışı, bu ortamda varlığınızın azalmasına neden olabilir. Yatırım alanlarınızı çok dikkatli seçin.
Özay Şendir
F-35 meselesinde kitabın orta yeri...
29 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Ankara’da ‘değerlendirme’ kulisi: Öcalan ile kim görüşecek?
29 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Diploma mı, meslek mi?
29 Kasım 2024
Abdullah Karakuş
Bölgede satranç ve terörle mücadele
29 Kasım 2024
Mehmet Tez
Suudi Arabistan başarabilecek mi?
29 Kasım 2024