Geçen yılın ekim ayı başından beri, sadece Türk Lirası (TL) değil, diğer gelişmekte olan ülke paraları da dolar karşısında değer yitiriyor. Bu durum, ABD’de Lehman Brothers’ın iflası sonrası başladı. Bir örnek verilmesi gerekirse, 2008 yıl başı 100 kabul edildiğinde, TL yüzde 48; Brezilya Pezosu ise yüzde 41 değer yitirmiş bulunuyor.
ABD ekonomisinin kötü günler yaşadığı bu günlerde, bu ülkelerde doların değer kazanmasını, ülke piyasalarından ciddi miktarlarda döviz çıkışı olmasına, bağlayabiliriz. Yani, değer kazanma durumu, yalnız bizim paramız için söz konusu değil ve sıcak para akışı yeniden başladığında, TL yeniden değer kazanacak.
2007 Kasım ayı sonuyla karşılaştırıldığında, 2008 Kasım ayı sonu itibariyle, Türkiye’de “sanayi üretimi”nin yüzde 14 düştüğü görülüyor. Düşme oranı, Avrupa Birliği ülkelerinde yüzde 5 ve ABD’de yüzde 6 civarında. Hindistan ve Çin’de ise, düşme değil, üretim artışı oranında azalma var.
Bu rakamlar, global krizin bizi en az ABD ve Avrupa kadar etkileyeceğini gösteriyor. Hatta, etki, bu ülkeleri bile aşabilir. Krizin, gelişmekte olan ülkeleri, daha fazla etkileyeceği açık. Yani, “Krizi fırsata dönüştüreceğiz” söylemlerinin, içi dolu değil.
Yukarıdaki dönemde, işsizlik oranımız yüzde 9.3’ten yüzde 10.9’a çıktı. Avrupa Birliği ülkeleri ortalaması olarak alınırsa, aynı dönemde, işsizliğin yüzde 7.2’den yüzde 7.8’e yükseldiği görülüyor. Türkiye’de, son birkaç ayda, işsizliğin daha da arttığını görüyoruz.
Bu rakamlar, ekonomimizin iyi yönetilmediğini gösteriyor. Bakalım, insanlarımız işsiz kalmalarına rağmen, kömür alarak, iktidarı desteklemeye devam edecekler mi? Mart sonunda göreceğiz.
2008 yılında, bütün sektörler az da olsa büyümeye devam ederlerken, inşaat sektörü yüzde 1.5 civarında küçülmüştü. 2009 yılında, inşaat sektörünün yüzde 3.8 daha küçülerek, ülke büyümesini olumsuz yönde etkilemeye devam etmesi bekleniyor. Zaten, bu nedenle, krizin aşılmasının ilk etkilerinin inşaat sektöründe görüleceği söylemleri var. Bu veriler, bu yıl gayrimenkul yatırımı yapacaklar için çok değerli. Bu sektörde zayıf halkalar gidebilir.
Kur artışı dış ticareti etkiliyor mu?
2000-2007 yılları arasında, her yıl ortalama yüzde 11.4 büyümüş olan dünya ticaretinin, 2008 yılında da yüzde 12.4 büyüdüğü tahmin ediliyor. 2009 yılında ise, dünya ticaretinde artış değil, yüzde 1.6 oranında düşüş beklentisi var. İşte, bu nedenle, kriz büyük etkisini, 2009 yılında gösterecek. Bizdeki ekonomi yöneticilerinin de aklını başına alması lazım. Çünkü, son 8 yıldır yaklaşık ortalama, her yıl yüzde 20.2 büyümüş olan dış ticaretimizin, bu yıl yüzde 17.1 küçülmesi bekleniyor.
Dış ticaretimizde, 80 milyar dolar civarında bir daralma söz konusu. Döviz kuru artsa da, artmasa da, global kriz nedeniyle, bu küçülme olacak. Sadece bu veri bile, “krizden kazançla çıkılacağı” söylemini yalanlıyor.
Öte yandan, bu yıl dış ticaretimiz yüzde 17.1 oranında küçülürken, ithalatta küçülme yüzde 20 oranında olacak. İhracatta ise, yüzde 12 oranında bir küçülme bekleniyor. Yani, ihracatta çok daha az bir küçülme var. Bu oransal farklılığı, döviz kurlarında son aylarda görülen yükselmeye bağlayabiliriz.
Özay Şendir
F-35 meselesinde kitabın orta yeri...
29 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Ankara’da ‘değerlendirme’ kulisi: Öcalan ile kim görüşecek?
29 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Diploma mı, meslek mi?
29 Kasım 2024
Abdullah Karakuş
Bölgede satranç ve terörle mücadele
29 Kasım 2024
Mehmet Tez
Suudi Arabistan başarabilecek mi?
29 Kasım 2024