Son günlerde, hem Türk hem de Türkiye ile iş yapan yabancı işadamlarıyla görüştüm. Hepsinde de, hükümet ve ekonomi yönetimine karşı, büyük bir hayal kırıklığı ve yılgınlık var.
- IMF anlaşması, yerel seçimler sonrasına kaldı.
- Sıcak para girişinin durmasıyla, dış finansman açığının giderilmesi için, iç kaynaklara başvurulacak ve zaten yüksek olan, iç kredi ihtiyacı gittikçe artacak.
- Dış finansman sağlanamayınca, dış açık da verilemeyecek ve büyüme daralması, beklenenin çok üstünde olacak.
- Vergi toplanamayacağı için, artık, faiz dışı fazla (FDF) verilemeyecek veya FDF, GSMH’nin yüzde 1’ine inecek.
- Merkez Bankası, kısa vadeli faizleri belirliyor ama 3 aydan uzun vadeli mevduat ve kredi faizleri artacak.
- Seçim biter bitmez, zamlar yağmur gibi gelecek.
- “Cari açık” düşüyor ama “cari fazla”, yok. Bu yıl, her şeye rağmen, açığı kapatmak için 13-15 milyar dolar bulunması gerekiyor.
Amerikan Şirketler Derneği’ne (The American Business Forum in Turkey) göre, işadamları:
Pazar potansiyeli daralacak
- 2009’da, ülkemizdeki pazar potansiyelinin daralacağına inanıyor.
- Ülkenin kriz içinde, fakat hükümetin bunu inkâr içinde olduğunu düşünüyor.
- Sanayi yatırımlarının yerini ticaretin aldığı görüşünde.
- “Bürokratlar, gerçekçi çözümler bulamıyorlar ve iş âlemi üzerinde yarattıkları negatif etkinin farkında değiller. Her iyi atılıma karşılar. Aşırı bürokrasi var” diyorlar.
- 2 yıl öncesine göre yüzde 6.6 daha yüksek oranda, hükümet yetkililerine görüşlerini özgür biçimde ifade edemez hale geldiler.
- 2 yıl öncesine göre, resmi dairelerle iş yaparken, yüzde 4.2 daha fazla özel istek ve yolsuz işlemler talep ediliyor görüşündeler.
- 2 yıl öncesine göre yüzde 3 daha az çevre yasaları konusunda eşitlik uygulanıyor diyorlar.
- Kurum vergilerinin hesabı ve ödeme sürecinin 2 yıl öncesine göre yüzde 5.36 oranında daha fazla karmaşık hale geldiğine inanıyorlar.
- Yine, kişisel vergi hesabı ve ödeme sürecinin 2 yıl öncesine göre yüzde 5.89 oranında daha karmaşık hale geldiğini düşünüyorlar.
- Gelişmiş ülkelerle aynı oranda vergi ödediklerini, fakat çok daha az hizmet ve destek alabildiklerini söylüyorlar.
- Fikri mülkiyet haklarının (patentler, telif hakları, vb.) iyi korunduğuna inanmıyorlar.
- Yabancı bir şirketin, Türk şirketi veya hükümeti aleyhine bir davayı kazanma olasılığı olmadığı görüşündeler.
- Avrupa Birliği uyum sürecinin 2 yıl öncesine göre yüzde 13 oranında daha yavaş yürüdüğünü düşünüyorlar.
Değerlendirmeyi siz yapın!
Özay Şendir
F-35 meselesinde kitabın orta yeri...
29 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Ankara’da ‘değerlendirme’ kulisi: Öcalan ile kim görüşecek?
29 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Diploma mı, meslek mi?
29 Kasım 2024
Abdullah Karakuş
Bölgede satranç ve terörle mücadele
29 Kasım 2024
Mehmet Tez
Suudi Arabistan başarabilecek mi?
29 Kasım 2024