Binali Yıldırım’ın Başbakan- lığında kurulan yeni hükümetin bürokrasideki atamaları Ramazan nedeniyle biraz hız kesti.
Ancak bayram tatilinin bitmesiyle yaz döneminde başkent bürokrasisinde yeniden atama sürecinin başlayacağı sinyalleri gelmeye başladı bile.
Bu çerçevede gözler öncelikle İçişleri Bakanlığı’na çevrilmiş durumda.
Bakan Efkan Ala’nın imzasıyla hazırlanacak kaymakamlar kararnamesi ile il emniyet müdürleri kararnamesi, Başbakan Binali Yıldırım ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın onayına sunulacak.
Bakanlık koridorlarından gelen bilgilere göre; mülki idarede önemli düzenlemeler yapılacak. Bakanlık merkez teşkilatında boşalan yerlere atamalar yapılacak. Keza yurt genelinde görev yapan kaymakam ve vali yardımcılarının yaklaşık üçte biri yer değiştirecek.
Yine Ala’nın hazırlıklarını tamamlama aşamasına geldiği il emniyet müdürleri kararnamesi var sırada. Bu listede seçilecek isimler konusunda “biraz sorun” yaşandığı bilgisi kulislere yansıyor.
“Biraz sorun”un kaynağı ise daha önce Büyüteç’te gündeme getirdiğim “yapılar ve grupların kendi aralarındaki güç kavgası ve gücü kendi lehine çevirme” uğraşları. İl emniyet müdürleri kararnamesinde bu güç grupları arasındaki dengenin sağlanmasına çaba harcanıyor.
İki önemli kararnamenin yanısıra bir diğer önemli kararname ise emniyet teşkilatındaki 2016 yılı terfi ve tayinleri olacak.
Terörle mücadele çalışmaları nedeniyle biraz ötelenen terfi ve tayin süreci EGM Yüksek Değerlendirme Kurulu’nda şekillenecek.
Hatırlanacağı üzere geçen yılki terfi ve tayinler emniyet içinde oldukça zorlu geçmişti. Fetullah Gülen cemaatine yönelik “paralel yapı” tasfiye hareketinin sonrasında ortaya çıkan ve teşkilat içinde “yavru paraleller” olarak tanımlanan grupların ve dini yapıların mücadelesi, 2015 yılı terfi ve tayinlerine damga vurmuştu.
Özellikle hiçbir gruba veya dini yapıyla bağlantısı olmayan, paralel devlet yapılanmasıyla mücadele eden bazı polis müdürlerinin terfileri, 20 yıl önce kaldıkları otellerdeki konaklama kayıtları veya İKK kayıtlarının kurul çalışmalarına getirilmesi sonrasında engellenmişti.
Şimdi bu süreç yeniden yaşanacak. Emniyet Genel Müdürü Celalettin Lekesiz’in başkanlığında geçen yıl toplanan kurulda yaşanan problemler, bizzat Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ulaştırılmıştı. Lekesiz’in başkanlığında büyük olasılıkla Temmuz bitmeden toplanacak olan kurulun 2016 yılı için vereceği kararlar merakla bekleniyor. Zira, kurul çalışmalarından önce gelen sinyaller pek iç açıcı gözükmüyor. Erdoğan’ın “tek devlet vardır” tanımlamasına karşın emniyet içindeki bu dini yapı ve cemaatlerin güç mücadelesinin ilerleyen süreçte ne sonuçlar doğuracağını kestirmek zor değil.
***
Küçük bir not eklemekte fayda var. Geçtiğimiz günlerde Resmi Gazete’de yayımlanan bir yönetmelik değişikliği ile emniyet teşkilatında görev yapan polislerin şark görevlerinin süreleri yeniden artırıldı.
Bu düzenlemeyi son dönemde emniyet teşkilatının en çok tartışılan birimleri arasında yer alan Personel Dairesi gerçekleştirdi. Personel Dairesi, doğu ve güneydoğudaki il ve ilçelerde yapılan görevlerin süresini yükseltti. Böylelikle bu yıldan itibaren şarka atanacak teşkilat mensupları daha uzun süre görev yapacaklar.
Bu durumda akıllara gelen şu ki; 17/25 Aralık sürecinin ardından 2014’te Fetullah Gülen cemaatine mensup oldukları iddiasıyla batıdaki pek çok kentten, doğudaki il ve ilçelere tayinler yapıldı. Özellikle 2 yıllık il ve ilçelerdeki görevlerinin sonuna gelen teşkilat mensupları bu yıl batıya dönecekler. Onların yerine, batıdaki kentlerde ya da merkez teşkilatında göreve getirilen cemaat dışındaki kadrolara ise “uzun süreli” şark yolu gözüktü.
Kısacası “sürülen” cemaat yanlısı polislerin bir bölümü yeniden batıya dönecekler, enkaz kaldıranlar ise şarka gidecekler.
***
Büyüteç’te iki hafta önce 17/25 Aralık sürecinin ardından destek olmak amacıyla Bank Asya’ya para yatıran polisler yer almıştı.
Yeni tespitler sonrasında, ilk aşamada belirlenen 475 polisin sayısı 2 bin 100’e yükseldi. Bank Asya’ya yönelik yapılan incelemeler sonrasında halen Paralel Devlet Yapılanması’na yönelik soruşturma yapan birimlerde görev alan personelin de para aktardığı ortaya çıkarıldı.
Çalışmalarda, Emniyet Genel Müdürlüğü’ne bağlı İstihbarat Dairesi’nin (İDB) merkez ve taşra birimlerinden 60’a yakın, Terörle Mücadele Dairesi’nin (TEM) merkez ve taşra birimlerinden 60’a yakın, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Dairesi’nin (KOM) taşra birimlerinden 20 dolayında polisin para yatırdığı belirlendi. KOM Dairesi’nin merkez teşkilatından hiçbir personelin para yatırmadığı ortaya çıktı. Bu isimlerle ilgili inceleme ve soruşturmalar başlatıldı.
Bank Asya’ya yönelik çalışmalar kapsamında ilginç bir bilgiye daha ulaştım. İddiaya göre, emniyetin en önemli birimlerinden birisine atanan daire başkanı, göreve başlamasından kısa süre sonra Bank Asya’da görev yapan kardeşini daireye davet ederek “sigorta sistemi” üzerinde bilgilendirme yaptırdı. Daire Başkanı, bilgilendirmenin ardından dairedeki şube müdürlerinden sigorta sistemine üye olmalarını tavsiye etti. Tavsiyeye uyan müdürlerden bazıları kuruma para ödemeye başladı. Bu isimler de belirlenmiş durumda.
***
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bürokrasi içinde mücadele yürütülmesi yönünde istikamet göstermesine karşın bürokrasi sistemi mücadeleye direniyor ne hikmetse.
