Bizde bir dönem ‘Kısmetse Olur’ adıyla ekrana gelmişti. Bu program ise gençlerin evlenmek için bir araya geldikleri ‘reality show’ tarzında bir yapım. Bizdeki bir nevi, ‘nasıl ünlü oluruz?’ yarışmasıydı.
‘Cast ajanslarının’ pazarlamasıydı. Bu durumu bir kenara koyalım. Bu yarışma ise ‘Power Of Love’ adıyla Güney Amerika ülkelerinde acayip tuttu. En son Kolombiya Channel 1 kanalının yaz aylarındaki ‘reytingleri yükselten programı’ olmuş. Kanalın izlenme oranının yüzde 33 artmasında da yarışma büyük rol oynamış. Bizde artık buna benzer programların ekranda yer alması mümkün değil.
DÜNYADA EN ÇOK İZLENEN DİZİ
The Wit Social List, dünyada ve sosyal medyada en çok ilgi gören dizi ve yapımları açıklıyor. Ağustos ayında ‘Aşk Mantık İntikam’ birinciliği almış. Yayınlandığı tarihte listede üçüncü sırada olduğu ve o günden bu yana (6 Ağustos 2021) Instagram’da 365 bin takipçiye ulaştığı belirtiliyor. Baktım, bugün takipçi sayısı, 594 bin olmuş. Şu bir
Arka arkaya dünyada ve bizde değerli sanatçıları yitirdik. Bizim ekran acaba ne yaptı? Ferhan Şensoy’u kaybettik. TRT’yi saymıyorum, özel kanallarda mesela ‘Pardon’ filmi (ki ekranda daha önce gösterilmişti) yayınlandı mı? İnci Çayırlı, benim gördüğüm TRT Nağme’de özel bir konserle anıldı. Mikis Theodorakis’i kaybettik. Mesela TRT Müzik bir konserini ya da bilinen eserlerinden bir kolaj yayınladı mı? TRT 2 kültür kanalı. ‘Konser yayınlayacağım’ diye tutturuyormuş, TRT Müzik’le rekabet halinde, kulağıma öyle geldi. Bir konserini yayınlamak aklına geldi mi? Onu müziklerini meşhur eden bir film vardır mesela ‘TRT 2’nin aklına gelmiş midir? Diyorum çünkü, 1994 yılında TRT 2’de (ki o zamanlar bir başkaydı şatafat yoktu ama samimiyet vardı neyse yine iyi işler yapıyor yenileri) Yves Montand ile İrene Papas’ın başrollerini paylaştığını film Vecdi Sayar’ın sunduğu ‘İki Film Birden’ kuşağında gösterilmiş. Sonra Jean Paul Belmondo? Bir ‘Borsalino’ akıllara geldi mi?
RIDVAN&rsq
Blu TV’nin ‘İlk ve Son’ dizisi, terapist dil seçeneğiyle yayında. Psikolog Eren Yüksel, diziyle eş zamanlı yorumlar yapıyor.
Açıkçası izlerken üçüncü bir kişinin senaryo diyalogları arasına girmesi ‘Sanki bana akıl veriyor’ hissi doğurdu. En iyisi bir sorayım bakalım, nedir bu iş dedim. “Dünyada yapılmış bir örneği yok. Farklı dublaj seçenekleri oluyor ama böyle bir örneği yok” dediler. Hayatın gidişatı içinde olan biri diziye ‘terapist yorumu’ doğru bir farklılık olacağını düşünmüşler.
Eren Yüksel’in, senarist Hakan Bonomo ile karakter çıkarımlarını birlikte yapacak düzeyde yakın çalışmaları olmuş. Çekim öncesi senaryo okunmuş, notlar alınmış. Sonrasında bir seslendirme sanatçısı gibi görüntüyü izleyerek yorumlar gelmiş.
‘Kendimizi gördük’
Diziyi önce yorumsuz seyredin. Sonra bir de terapist ile izleyin” tavsiyesi yapıyor Blu TV cephesi. “Seyrederken ‘Neden ben de böyle davrandım?’ diyen, ya da
Yeni sezon, yeni bölüm. Merakla oturduk. Ağdalı bir film, dizi güzeldir, oyunculukla süslenip, çekimler özenli ise.
‘Camdaki Kız’da durum böyleydi. Ama bir özel durum var; diziler uzun. Böyle olunca, iç kararma başlıyor. Müzik o hoş halinden keman yorgunluğuna dönüyor. Korsenin Nalan’ın hayatından çıkması zor gibi. İşte bu uzun hal içinde bol hatırlatma olunca ev ahalisi, “Annesi düşünür, kız yıkanırken düşünür, denize girecek düşünür, bitmez artık” dediler. Biraz hareket, biraz hız lazım...
Dijital platformların ruh hali
Exxen YouTube’da ünlü olmuşların durağı. ‘Blu TV’ liberal abi, şehirli bunalımlar dizileri, biraz erotizm ve entel dokunuşlar... Netflix bir nevi film ve dizi deposu.
Çok kızdı!
Rahim Er, Kanal 24’te tarif verdi; ‘Müstemleke artığı, kaba laik, ham yobaz okur-yazar fakat cahilin ta kendisi...
Çok kızmış!
‘Halledemez’
Güncel TV programları ve dizilerle ilgili bol araştırma yapan Kocaeli İletişim Bölümü Öğretim Üyelerinden Mert Gürer’e ‘gündüz kuşağı üçüncü sayfa programları’nı sordum. Bazı başlıklar çıkarttı Gürer.
- İzleyicinin düşünme, hissetme, öğrenme, gibi zihinsel süreçlerin yerine, ajite edici duygusal yönüne hitap ediyor.
Bu tersine olmalı.
- Kullanılan dil çok önemli. Tercih edilen soru kalıpları kullanılan sıfatlar izleyicinin duygusal yönüne hitap ediyor.
Tespitime göre bu programların canlı yayınları ‘biip’li olarak ekrana gelir!
- Adaleti sağlayıcı değil, adli süreç hakkında bilgi veren toplumsal cinsiyet rollerine dikkat çeken programlar olmalı.
Doğru bir tespit. Programlar mahkeme salonu olmayı seviyor. ‘Adaleti ben dağıtıyorum’ duygusu önüne geçilmez bir durum. Müge Anlı mesela bir nevi ‘kurtarıcı olarak’ görülüyor. ‘Abla kızımı bul’ durumu. Anlı 23 cinayeti çözdü, 930 aileyi kavuşturdu haberi vardı
Türk dizileri İspanya’nın ezberini değiştirdi. Antenna 3 kanalı ‘Sadakatsiz’i ‘İnfiel’ adıyla yayınladı. Yüzde 18 gibi çok yüksek bir izlenme payı aldı. Gün birincisi oldu. Aralık 2020’den bu yana en çok izlenen yabancı yapım unvanını da aldı.
TRT spikeri haklı çıktı
Daha santra yapılmamıştı. Hollanda-Türkiye maçının spikeri, “63 yıldır deplasmanda yenemiyoruz” dedi. Ev ahalisi, “Hemen olumsuz enerjiyi yay” diye tepki gösterdi. Spiker haklı çıktı! Bir dahaki maça, ”64 yıldır yenemiyoruz” diye başlar! Çok iyi bir kuşak yakaladık. Uzun süredir yönetilemediği görülüyor takımın. Hollanda bize yenilirken kim vardı, bizi yenerken kim var teknik direktör olarak? Bir de böyle paralar vermeye hakkımız yok. Hollanda çalıştırıcısı ne alıyor, bizim çalıştırıcı ne alıyor, farkı gördük. İtibar ücrette değil, sahada olur.
GÜNDÜZ PROGRAMLARI VE CEZA
Üç programa ceza gelmiş. Aile değerlerine aykırı, kendilerini hakim gibi görüyorlar, yargılıyorlar vs... Peki
İzlediklerimden bir demet... ‘Camdaki Kız’ artık korseden kurtuldu. Feride, “Cezan daha bitmedi. Ruhumun azat olmasına az kaldı” dese de hikaye banyodan sonra belini mengene gibi sıkan o bildik törene gitmeyecek. “Uçkuruna düşkün bir alçak” sözü Sedat’ın annesinden bir başka yol haritası çiziyor. Hamdi karakteri Nalan’ın yeni hayatının ufuk çizgisi olacak. Entrikalar hazır ve taze, izleyiciyi bekliyor.
‘Yargı’; iddialıyız
Pınar Deniz için “Yeni bir yıldız mı doğuyor?” demiş ev ahalisi, ‘Bir Deli Rüzgarı’ dizisindeki yorumuna. ‘Yargı’da Kaan Urgancıoğlu ile birlikte fragmanda ‘uyumlu’ bir oyunculuk sinyali verdiler. Yan roller de güçlü. Sezonun iddialı yenilerinden.
‘Yasak Elma’ yasakları
“Kendisiyle dalga geçen dizi” diyor ev ahalisi ‘Yasak Elma’ için. Bu sene de aynı yolda devam edecek gibi. Murat Aygen ile Biran Damla Yılmaz ve Ece Dizdar katıldı. İlk izlenim katkı sağlayacakları yönünde. “Babam trafik kazasında ölmedi,
Şampiyonlar Ligi, UEFA Avrupa Ligi ve UEFA Konferans Ligi, hepsi Exxen’de. Günde 12 maç yayını. Pencere açılacak, ekranda aboneler istediğini seçebilecek. Bir dijital platform ilk defa hem Şampiyonlar Ligi, hem UEFA Avrupa Ligi hem de UEFA Konferans Ligi aynı anda yayınlayacak. Altyapı desteğini Saran’dan alacaklar. Yine aynı gruptan spiker düşünülüyor. Belli olan isim Melih Gümüşbıçak.
14 Eylül’de başlıyor
Maraton 14-15 Eylül’de Şampiyonlar Ligi’yle başlıyor. Beşiktaş ilk sınavına çıkıyor. 16 Eylül Galatasaray ve Fenerbahçe’nin maçları var. Aynı gün Konferans Ligi de başlıyor. Asıl konu, abonelik fiyatı.
Makul fiyat
Çok makul bir fiyat. Ayda 50 TL’nin altında... ‘Vatandaş ucuza maç izlesin’ sloganı. Sonra ne olur bilemem. Mekan fiyatları da önemli. Milletin büyük bölümü buralardan izleyecek. Kulağıma gelen Digitürk’ün 10’da biri fiyatına olacağı. Bizim takımlarla izlenecek bu maçlar. Sonra? Abonelik devam eden eder ama ilgi ve alaka olur mu bilemem? Yayın