Serpil Yılmaz

Serpil Yılmaz

syilmaz@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Çin'de de, Malatya'da da görmüştüm; Adidas, Nike, Marks and Spencer gibi uluslararası markalar, tedarikçilerinden "sosyal sorumluluk belgesi" istiyorlar ve yılda en az iki kez işyerlerini denetliyorlar. İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Tanıl Küçük, 25-26 Kasım günlerinde düzenlenecek "IV. Sanayi Kongresi" öncesi düzenlenen basın yemeğinde, Türkiye Giyim Sanayicileri (TGSD) ile gittikleri işbirliği çerçevesinde sanayicilere, "sosyal sorumluluk karnesi" vermeye talip olduklarını anlattı. Markalaşma iddiası olan Türk firmaları bugüne kadar SA 8000 olarak isimlendirilen "sosyal sorumluluk belgesini", yurtdışındaki "yasal" kuruluşlardan alıyorlardı. İSO bu belgeyi verebilmek için, biri Amerika'da, diğeri Avrupa'da bulunan standartlar enstitüsüne başvurdu.Çalışma haklarını, temel insan haklarının doğrudan yansıması olarak kabul eden kurumların, sosyal sorumluluklarını ortaya koymaları, bilinçli tüketicilerin tercihini etkiliyor. Bu nedenle de "toplumsal sorumluluk" sürdürülebilir rekabetin bir unsuru haline geliyor. İSO-TGSD işbirliği, çalışma saatinden özel şartlarda işçi çalıştırma şartlarına veya örgütlenme hakkından işyerindeki sağlık koşullarına kadar bir dizi önlemi giyim sanayinin yükümlülükleri arasına sokarken, tarife dışı engelleri aşabilmek amacını da güdüyor. Temel insan hakları İSO, kuruluşunun 50'nci yılı nedeniyle 2002 yılında Türk sanayiini anlatan bir film ve kitap çıkarmıştı. İSO, her yıl düzenlenecek "Sanayi Kongresi" adımını da aynı yıl atmıştı.Bundan önceki kongrelerde olduğu gibi ana teması "Sürdürülebilir Rekabet Gücü" olan "IV. Sanayi Kongresi", "Avrupa Birliği'ne Üyelik Sürecinde Türk Sanayii" alt başlığında, 8 ülkeden 12 konuşmacıyı konuk edecek. Devlet bakanları Ali Babacan ve Ali Coşkun'un yanı sıra 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in de konuk konuşmacı olacağı kongrede, toplam 53 kişi sunum yapacak.Kongre, sanayicilerin ifadesine göre "panayır" havasında geçecek. AB farkındalığı yaratacak.Bugün AB müzakerelerine hazırlanırken, masaya oturacak iki cephe var: "Biz ve AB"... Ancak müzakere başlıkları açılmaya başlandığında "biz cephesi" yolun başındaki homojenliğini yitirebilir. Tanıl Küçük de bu nedenle Polonya, Macaristan ve Çek Cumhuriyeti gibi AB'ye yeni üye olmuş ülke deneyimlerinin yanı sıra, İngiltere gibi AB'nin geleneklerini yansıtan ülke pratiklerini aynı kongrede yansıtmak istediklerini belirtiyor. AB deneyimleri AB "müzakere heyeti" içinde yer alma tartışmasının taraflarını da hatırlatıyoruz, bu yemekte: TOBB, TÜSİAD, İSO...İSO açılacak müzakere başlıklarından 5'ini hazırlamayı üstleniyor. İSO dışındaki 11 sanayi odası da, diğer 30 müzakere başlığından birilerine talip olabilir. Böylelikle hükümet elinde "güçlü" verilerle pazarlık yürütebilir."Önemli olan heyete kimin katılacağı değil, veriler" diyor sanayiciler. Ve ekliyorlar: "Verilerimiz yetersiz."Değiştirilmeye çalışılan 5174 sayılı yasaya göre çalışan sanayi odaları, sanayi envanteri çıkarmakta bile yetersiz kalıyor. İSO Meclis Toplantıları'na devamsızlıktan "üyelikleri düşen", Türkiye Futbol Federasyonu İkinci Başkanı ve Ramsey markası ile bilinen Gürmen Giyim adına İSO Meclis'ine giren Hasan Doğan ile Malatyalı işadamı Ahmet Çalık'ın da durumu söz konusu yasanın sonucu. İşin ilginç yanı Çalık da, Doğan da Başbakan Tayyip Erdoğan'a yakın işadamları arasında anılıyor.Değiştirmek istedikleri yasada, İSO Meclis üyelerine uygulanan "devamsızlıktan ihraç" maddesini esnetip, "etik kurallar" maddesini güçlendirseler ne iyi olur.Bugüne kadar Türkiye'de "yolsuzluk soruşturması" geçiren tek kişi, bir kurumdan ihraç edildi; onun da gerekçesi de "Basın yoluyla bize hakaret ettin" oldu! syilmaz@milliyet.com.tr Verinin üstünlüğü