Serpil Yılmaz

Bu sorunun yanıtını alabileceğim bir işadamıyla, Cape Townun son yapılan görkemli alışveriş merkezindeki kafede oturuyoruz. Apartheiddan (ırkçılık) önce, yani 1989 yılında Uşaktan yola çıkıp yurtdışında "yeni bir hayat arayan" Levent Şenol, Fethullah Gülen cemaatinin bir üyesi olmaktan öte, finansörleri arasında nasıl yer aldığını anlatıyor. Türkiyede sanayicilik geçmişi olmayan, teknik liseden terk Şenol, bu ülkede Ahlesa Blanketsi (battaniyeleri) kurmasının öyküsünü aktarıyor:"Türkiyedeki terör ortamından kaçıp Suudi Arabistanda 4.5 yıl bir Türk şirketinin satın alma bölümünde çalıştım. Burada yaşayan bir arkadaşımın önerisi üzerine Güney Afrikaya geldim; Angolaya kadar çıktım. Cape Towna gelince yerleşmeye karar verdim. İlk olarak ithalat yapıyordum. Sonra bu ülkedeki yoksulluğu görünce battaniyenin iyi satacağını düşündüm. Battaniye üretimi yapıyorum."Güney Afrika ve komşularına da battaniye satan Şenolun 30 metrekare kapalı alana kurulu tesisi, dünyanın en büyük battaniye fabrikasıymış! Şenol, Afrikalılara 5-6 ay kullanıp atabilecekleri battaniyeleri satıyor. 15 milyon nüfusun barakalarda yaşadığı düşünüldüğünde, battaniye işinin bu ülkede neden rağbet gördüğü daha iyi

Güney Afrikada 1994 yılında siyahların cumhuriyeti ilan etmesiyle, toplumsal düzen; ırk, dil, din, cinsiyet ayrımcılığını ortadan kaldırılması üzerine şekilleniyor. Çok değil son 10 yılda bu ülkedeki siyahlar üniversite eğitimi alabiliyor, rektör, öğretim üyesi olabiliyor.1991de yumuşayan Güney Afrikadaki ırkçı rejim, siyahları toplumun en altına koymuştu. Beyazlar, Hintliler, melezler ve siyahlar... Bütün roller bu sıraya göre oluşuyor.Johannesburgda kentin tam ortasında Rose Garden adında bir bahçe bulunuyor. Burayı Güney Afrika devletine bağışlayan beyaz bir İngilizin şartı ise Herkes bu parka girebilecekse, arazimi bağışlarım."Güney Afrikadaki beyazlar için yapılan bir yorum hatırlatılıyor: Zalimlerin en insaflısı! Çünkü bu ülkede siyahları öldürmemişler, köle yapmışlar!Toplum kölelikten sahipliğe geçiyor.Bu geçişte Türkiyede kendilerini "zenci" gören bir kesim siyahların yanında. Bu ülkedeki en iyi 16 okul, daha çok beyazların gittiği zengin okulları. Fetullah Gülenin çocukları ise hem siyah, hem de yoksul... Ama eğitim kalitesi olarak bu 16 okul ile yarışmaya soyunuyor. Hatta okullarının aldığı çok sayıda derece de bulunuyor.Bu okullarda matematik, fen dallarında eğitimi

Ekip, Sadıkoğlunu 4 gündür Ammanda bekliyordu...Basradan Birleşmiş Milletlerin (BM) askeri uçağı ile Irakın başkenti Bağdata getirilen işadamı, buradan yine BMnin koruması altında Ürdünün başkenti Ammana indi. Sadıkoğlunun Türkiyeye sivil yolculuğu Ammanda başladı. İşadamı beraberindeki 3 kişilik heyetle, Çukurovadan kiralanan özel bir uçakla dün saat 18.20de Atatürk Havalimanına indi.Genel Müdürü Suphi Ural, kaçırılma olayını başından sonuna kadar takip eden ve Sadıkoğlunu rehin tutanlarla pazarlığı yürüten kişiydi.Tatlıcı ile Sadıkoğlunun ilişkisi veya yakınlığı neydi?Tatlıcı "Sadıkoğlu 20 yıllık ahbabım" diyor.Sadıkoğlunun Ammana geleceği bilgisini aldıktan sonra THY uçağı ile bu kente inen Tatlıcı, "aracılarla" yürütülen pazarlık sonuçlanana kadar neredeyse nöbet tuttu. Irakın Basra kenti yakınlarında, devrik lider Saddam Hüseyinin askerleri tarafından 16 Aralık günü rehin alınan armatör Kahraman Sadıkoğlu, dün Atatürk Havalimanına indi. Yalnız değildi. Yanında işadamı Şehmuz Tatlıcı, Tatlıcının damadı Cumali Güneş ve Sadıkoğlunun sahibi olduğu Tuzla Tersanecilik Genel Müdürü Suphi Ural vardı. Sadıkoğlunun zorlu yolculuğu sonuçlanırken, Atatürk Havalimanında kamuoyuna bir

Gözaltına alınan BOTAŞ Genel Müdür Yardımcısı Fuat Celepçiyle bağlantılı ihaleler mercek altına alınıyor. BOTAŞtan ihale alan aile şirketi Fernas İnşaatın BOTAŞla ilişkisi yeni değil. Refahyol döneminde İran doğalgazının Doğubayazıt - Erzurum ihalesini alan STFA - Fernas ortaklığı, kullanılan borunun çapını 40 inçten 48 inçe çıkararak, ihale bedelinde 55 milyon dolarlık artış sağladı. ANAPlı Enerji Bakanı Cumhur Ersümer de, işin yapılmasından önce 19 milyon dolar avans verildiği gerekçesiyle ihaleyi iptal edemediğini öne sürdü.Fernas, enerji piyasasından üst düzey bürokrat transferleriyle de biliniyor. TPAOdan ayrılan eski Genel Müdür Özer Altan bir süre Fernasta çalıştı, daha sonra ayrıldı. Eski TPAO Genel Müdür Yardımcısı Can Sungu Bakiler ve TPAO üretim grubundan Yaşar Giregiz de Fernasa gitti. Soruşturma kapsamında tutuklanan Giregiz halen Fernasın Genel Müdürü olarak görünüyor. TPAO kökenli Fernas çalışanları arasında Kayhan İşsever de bulunuyor.Enerji Bakanlığı son iki yıldır Bakü - Ceyhan boru hatları, tamir - bakım gibi çok sayıda ihale açtı. BOTAŞtan EÜAŞa uzanan operasyonda gözaltına alınan EÜAŞ Genel Müdürü Önder Piyade, Genel Müdür Yardımcısı Servet Üst ve Celepçinin

Enerji yolsuzluğunda, CHPden AKPye geçen 2 milletvekili gündemde Hükümetin göreve gelmesinden sonra verilen ihalelerden dolayı başlatılan ilk yolsuzluk operasyonu, Enerji Bakanlığının ilgili birimlerini kapsıyor. Tam da enerji sektöründe milyarlarca dolarlık yeni ihaleler yapılmadan önce! Soruşturmada öne çıkan Fernas ve Aram İnşaatın yolları milletvekili transferleriyle kesişiyor. Gözaltına alınan, Fernasın sahibi Muzaffer Nasıroğlu, 2003 yılında Mecliste "eve dönüş" yasasının oylandığı sırada CHPden AKPye geçen Mehmet Nezir Nasıroğlunun kuzeni. BOTAŞı operasyona çeken Aram İnşaatın sahibi Cemal Kaya da, Nasıroğlu ile aynı anda CHPden AKPye transfer olmuştu. Soruşturma kapsamında gözaltına alınan Muzaffer Nasıroğlu, Serdar Bilgili döneminde BJK yönetiminde yer almıştı. Mehmet Nezir Nasıroğlu, CHPden Batman Milletvekili olarak Meclise girmiş, PKK militanlarına af olarak yorumlanan "eve dönüş" yasasına evet oyu vererek, partisinin politikasına ters düşmüştü. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal o dönemde, Mehmet Nezir Nasıroğlu ve Cemal Kayanın partisinden ayrılmasını "çıkar ilişkisi" olarak yorumlamıştı. Bünyesinde TPAO yönetiminden çok sayıda yöneticinin yer aldığı Fernasın Botaş

ABDnin Türkiyedeki Ticari Ataşesi Amer Kayani ve beraberindeki 9 kişilik ABFT heyeti; Güney Kıbrıstan KKTCye geçerek toplantıya katılacak Amerikanın Kıbrıs Ticari Ataşesinin de bulunduğu bir ortamda, ikili ticari ilişkileri ele alacak.Heyetin, KKTCnin konut ve turizm alanında gayrimenkul yatırımlarını görüşmesi ön plana çıkarken, asıl önemli olan, KKTCye uygulanan izolasyonun yumuşatılması için ABDnin ilk resmi adım atan ülke olması.Türkiyeden KKTCye gidecek ABFT üyeleri içinde, ABFT Yönetim Kurulu Başkanı Halim Neyzinin temsilcisi olduğu Shaw Stone and Webster, Oracle, Fedex, Comsat, American Express Bank, GNC, Dünya Ticaret Merkezi, BMD, Raymond James Securities gibi gayrimenkul, inşaat, finans ve bilişim alanlarında faaliyet gösteren gruplar yer alacak. Amerika, KKTCye yönelik izolasyonu, 17 Şubatta Atatürk Havalimanı - Ercan Havalimanı uçuşuyla yumuşatıyor. KKTCye yapılacak ilk Amerikan resmi ziyaretini, ABDnin Ankara Büyükelçisi Eric Edelmanın onursal başkanı olduğu Amerikan Şirketler Derneği (American Business Forum in Turkey - ABFT) organize etti. ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Riceın Türkiyeye ziyaretinin ardından KKTCye atılan bu adım, uluslararası alanda yeni bir

Problemlerinin ne olduğu az çok ortada. TİMin tekstil ağırlıklı olmasından yakınıyor, tarıma dayalı sanayinin de gelişmesi yönünde mesajlar vermek istiyor.Türkiyenin 70 milyar dolara ulaşan ihracatı içinde, şekerli mamuller 900 milyon doları buluyor. Bunun yanı sıra fındıkta, tek başına 1 milyar 200 milyon dolar ihracat gerçekleşiyor. Fındıkta çarpıcı olan, fiyatı 2 kat artarken, ihraç miktarının düşmesine rağmen toplam ihraç tutarı artış seyrini koruyor. Gıda sanayi ihracatı dersek, 7 milyar dolar.Bu rakamların en çarpıcı yanı yıllık seyirleri. Geçen yıl gıda sanayi ihracatı ortalama yüzde 35ler düzeyinde arttı, bu yıl da beklenti aynı yönde. Genel tabloyu böyle koyduktan sonra Altuğun son yolculuğundan söz etmek isterim. Uzun bir adı var; İstanbul İhracatçı Birlikleri (İİB) Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Metin Altuğ. Altuğ, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) seçimlerinde geçen dönem Oğuz Satıcının karşısında başkan adayı olmuştu. Altuğ, 30 Ocak - 2 Şubat 2005 tarihleri arasında Almanyanın Köln şehrinde düzenlenen Uluslararası Gıda Fuarından (IFM) geliyor. Çok mutlu!Türkiye, bu fuara 62 gıda firması ile katılmış,

Avea, mart ayı başında Tarkan ile karşımıza çıkacak. Tarkanın bu yıl içinde, yurt dışında yabancı dilde çıkaracağı albüm çalışmasına da destek verecek olan Avea, sanatçı ile 2 yıllık geniş kapsamlı bir anlaşma imzaladı.Avea yetkilileri,Tarkanın yurt dışında Türk bayrağını dalgalandırmasının, seçimlerinde etken olduğunu söylüyorlar. Aveanın Tarkan ile hazırladığı 3 - 4 milyon dolarlık tanıtım paketi, şirketin müşteri kitlesiyle duygusal bir bağ oluşturmasını hedefliyor. Bu nedenle Tarkan, reklam filmlerinde ve tanıtımlarda "kontör", "tarife gibi GSM pazarlama dilinde kullanılan kelimeleri kullanmayacak. Sadece konuşturacak!Turkcell de pop sanatçısı Mustafa Sandal ile görüşmüştü. Kısa bir dönem, Turkcellin Hazır Kart ürününün tanıtım filmlerinde yer alan pop yıldızı Tarkan, rakip firma Aveaya transfer oldu. Geçtiğimiz pazar günü Ankarada 4 saat geçiren Microsoft Yönetim Kurulu Başkanı ve Baş Yazılım Mimarı Bill Gates, bilişim rüzgarı ekti...Gatesin Hilton Otelindeki verdiği kısa konferansın ardından, Avea Genel Müdürü Cahit Paksoyun konuklarına verdiği akşam yemeğinde; hem özel sektör, hem de devlet yatırımları açısından bilişim sektöründe 2005in "atılım yılı" olacağı görüşü