İtalya’daki parlamento seçimleri, yıllardan beri görülen siyasi manzarayı bir kez daha yansıttı. Sandıktan çıkan sonuç açık: Belirsizlik ve istikrarsızlık...
İkinci Dünya Savaşı’nın sonundan beri 60 kez hükümet değiştiren İtalya’da seçimlerden güçlü bir hükümetin çıktığı ve bu iktidarın bütün bir dönem sürdüğü nadir görülmüştür. Kırılgan koalisyonlar ve sık sık tekrarlanan erken seçimler, İtalyan siyasal yaşamının özelliklerinden biridir.
Bu haftaki seçimlerde hiçbir parti iktidara tek başına gelebilecek çoğunluğu elde edemediği gibi, Meclis ve Senato’daki sandalyelerin dağılım şekli, bir koalisyonun kurulmasını da çok zorlaştırıyor.
Aslında Pier Luigi Bersani liderliğindeki merkez-sol blok, Meclis için yapılan seçimlerde birinci geldi, ama Silvio Berlusconi’nin merkez-sağ ittifakından kıl payı farkla...
Bu kez oyların dörtte birini, İtalyan politikasının “yeni yıldızı” eski komedyen Beppe Grillo’nun “5 Yıldız Hareketi” (M5S) alarak büyük bir sürpriz yaptı. Buna karşılık son teknokrat Hükümetin başındaki Mario Monti’nin partisi çok silik kaldı. Daha çok bölge esasına göre yapılan Senato seçimlerinde de benzer bir oy dağılımı sonucunda çoğunluğu hiç kimse elde edemedi.
Komedyenin performansı
Bu seçimlerde aslında bir protesto hareketi olan ve yerleşik düzene karşı çıkan “Beş Yıldız”ın olağanüstü bir performans göstermesi dışında, merkez-sağ blokunun lideri Berlusconi’nin yeniden sahneye çıkıp hatırı sayılır bir başarı elde etmesi dikkat çekicidir. 76 yaşındaki milyarder-politikacı, bu kez de popülist konuşmalarıyla halkın önemli bir kesiminin desteğini sağlamayı becerdi.
Bu tablo İtalyanların şimdiki ciddi ekonomik bunalım ortamında dahi siyasette ne kadar bölünmüş ve cepheleşmiş bulunduklarını gösteriyor.
Şunu da belirtmeli ki, İtalya’nın siyasi yapısı ve seçim sistemi, bütün demokratik özelliklerine rağmen, tek bir partinin Meclis ve Senato’da çoğunluğu kazanmasına ve böylece istikrarlı bir hükümetin kurulmasına imkân vermiyor. Bu sistemde bir değişiklik yapılmadıkça herhalde bu tür sonuçlar her seferinde tekrarlanacaktır.
Akdeniz mizacı
Nedenleri ne olursa olsun, bu seçimler sonuçta İtalya’yı zor ve istikrarsız bir döneme sokuyor. Önümüzdeki haftalar, gene İtalyan usulü hükümet pazarlıklarıyla geçecek. Bu arada tabii belirsizlik ekonomiyi daha da sarsacak.
İtalya’nın bu hali, Avrupa ve özellikle Euro bölgesi için de tehlikeli. Piyasaların verdiği ilk tepki, bunun ilk sinyali.
Dünyanın yedinci, Euro bölgesinin üçüncü en büyük ekonomisine sahip olan İtalya’nın, böyle bir duruma düşmesi düşündürücüdür.
Bunda İtalyanların “Akdeniz mizacı”nın bir parça payı var tabii. Ama esas neden siyasi sistemin, bunca kötü deneyimden sonra, reforme edilmemesi, zaman zaman bu konu gündeme getirildiğinde de söylenenlerin havada kalmasıdır.
Bu yüzden İtalyanlar ülkenin “yönetilmesi imkânsız” hale geldiğinden sık sık şikâyet ederler. Dün bazı İtalyan gazetelerinde de seçimlerin sonucu aynı tek kelime ile (“yönetilemez”) başlığıyla ilan ediliyordu.
Özay Şendir
F-35 meselesinde kitabın orta yeri...
29 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Ankara’da ‘değerlendirme’ kulisi: Öcalan ile kim görüşecek?
29 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Diploma mı, meslek mi?
29 Kasım 2024
Abdullah Karakuş
Bölgede satranç ve terörle mücadele
29 Kasım 2024
Mehmet Tez
Suudi Arabistan başarabilecek mi?
29 Kasım 2024