Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Güçlü liderini kaybeden her ülkede şu soru sorulur: O olmadan rejim yaşayabilecek mi?
Venezuela devlet başkanı Hugo Chavez’in ölümünün ardından şimdi aynı soru, bu 29 milyon nüfuslu Latin Amerika ülkesi için de soruluyor.
58 yaşında hayata veda eden Chavez, arkasında sadece 14 yıllık iktidarındaki icraatını değil, aynı zamanda damgasını vurduğu doktrinini de bırakıyor. Buna Venezuelalıların konuştuğu İspanyolcada “Chavismo” -yani Chavizm- deniyor.
Şimdi merak edilen konu, Chavizm’in, Chavez’siz aynen devam edip edemeyeceğidir.
İdeolojiye dayalı rejimlerin yaşamasında kuşkusuz ölen liderin halefinin kişiliği ve devraldığı mirası aynı şekilde canlı tutmak konusundaki becerisinin büyük payı var. Ancak bunun devamlı olması, yeni liderin yanında sağlam kadroların yer almasına ve halkın rejime desteğini sürdürmesine de bağlıdır.

Dobracı üslup
Venezuela halkının çoğunluğu, adeta taparcasına sevdiği Chavez’in gerçekleştirdiği “devrim”den memnun. Latin Amerika’da bir kahraman olarak anılan Venezuela asıllı Simon Bolivar’ın fikirlerinden ve mücadelesinden esinlenen Chavez, ülkenin egemenliğini korumanın yanı sıra yoksullukla, gerilikle, adaletsizlikle mücadelede büyük başarı göstermiştir. Ücretsiz sağlık ve eğitim hizmetleri, ucuz konut, herkese aş ve iş programı, “Chavismo”nun temelini oluşturmuştur.
Çocukluğu yokluk içinde geçen Chavez daha adil ve müreffeh bir Venezuela için adımları büyük cesaretle atmış, esas gelir kaynağı olan petrolü millileştirmiş, onun yolunu kesmek isteyen güçlere -ve özellikle ABD’ye- kafa tutmaktan, dobra dobra konuşmaktan çekinmemiştir. Bu karizması onun ülkesinde ve dünyada popüler bir lider olmasına yol açmıştır.
Ancak Venezuela’da her şeyin çok iyi gittiği, herkesin olanlardan memnun olduğu söylenemez. Aslında Chavez’in takdire şayan bir özelliği de, muhalefete ve eleştirilere hoşgörülü davranmasıdır. On dört yıllık iktidarında 4 seçimi de ezici bir çoğunlukla kazanmıştır.
Ama ekonomide ciddi hatalar, aksaklıklar olmuştur. Enflasyon, yolsuzluk, organize suç almış yürümüştür. Venezuela parası geçenlerde yüzde 32 devalüasyona uğramış, sadece Çin’e dış borç 42 milyar doları bulmuştur...

Yumuşak geçiş
Bütün bu sıkıntılara rağmen, Chavizm bugün Venezuela halkının geniş bir kesiminin desteğine sahip. Çünkü halk yığınları için önemli olan, eski yokluk ve yoksulluk döneminin geride kalmasıdır.
Şimdi bütün mesele Venezuela’nın liderlik değişiminden sonra Chavismo’da bir yumuşak geçiş yapıp yapmayacağıdır. Bir ay içinde düzenlenecek seçimlerde en güçlü adayın Chavez’in yardımcısı Nicolas Maduro’nun olması bu ihtimali güçlendiriyor. 50 yaşındaki Maduro’nun avantajı, Chavez taraflarının desteğine sahip olmasıdır. Ama buna karşılık Chavez hayranlarının zamanla onda aynı güçlü kişiliği ve karizmayı görmemesi de mümkün.
Her halükarda, önümüzdeki dönem Chavizm için büyük bir sınav olacaktır.