4 Kasım’a dek devam eden İstanbul Tasarım Bienali’nde beni etkileyen, görülmesini tavsiye ettiğim bazı eserler şöyle.
Geçen hafta ana hatlarıyla 4. İstanbul Tasarım Bienali’nden bahsetmiştim. Bu hafta bienalde beni etkileyen bazı eserlere değinmek istiyorum. İlk olarak Yapı Kredi Kültür Sanat’ta yer alan Ebru Kubak’ın eserlerinden bahsetmek istiyorum. “Dünyalar Örmek” görür görmez beni çok etkiledi. Bildiğimiz bir şeyin nasıl farklı olabileceğini hatırlatıyor. Dantel işlemeli bilgisayar, kroşelenmiş elekromanyetik anahtarlar, iplikten yapılma ses kayıt cihazı ve örme kripto paralar.
Birbirinden şaşırtıcı eserler arasında gezerken her şeyin aslında nasıl daha farklı olabileceğini başarılı bir şekilde gözler önüne seriyor. Ebru Kubak’ın bir başka eseri “Yalnız Gezegen” başlığını taşıyor. 2016-2018 yılları arasında üretilen eserde Kubak daha önce “güvenle yolculuk edilebilecek egzotik yerlerden” biri olarak tanımlanan Suriye’nin “dünyanın en tehlikeli yerlerinden biri” haline gelişini dünyanın en yaygın gezi rehberlerinden biri olan Lonely Planet üzerinden mükemmel bir şekilde anlatıyor. Suriye’nin dramatik ve içler acısı değişimini gezi rehberindeki bazı yerleri kapatarak, bazı yeni notlar ekleyerek açıklıyor.
4 Kasım’a kadar görebilirsiniz
Bahsetmek istediğim bir başka eser ise Cihad Caner imzasını taşıyor. Suriye savaşına bambaşka açıdan bakmaya vesile oluyor. “Hareket Eden Yerin Kendisi Olduğunda Coğrafi Sınırlar Nasıl Değişir?” başlığını taşıyan bu eserde 2007-2010 yılları arasında Suriye’de yaşanan kuraklık, halen devam eden çatışmaların ve göçlerin temel nedenlerinden biri olmasına rağmen savaş ve su kelimelerinin yan yana gelmemesine dikkat çekiyor. Arter’de görülebilir.
Son olarak Pera Müzesi’nde yer alan Pınar Yoldaş’ın eserleri son derece dikkat çekici. “Genetiği Değiştirilmiş Nesil (Tasarım Bebekler)”de Yoldaş, hamileliğin dokuz ayını temsil eden dokuz farklı karaktere, güzellik, zindelik, empati, sağduyu, hafıza, uzun ömürlülük, refah, sosyal statü, ayrıcalık, popülerlik ve zeka gibi bir dizi idealize edilmiş özellikler ekliyor. İlerleyen yıllarda daha çok konuşacağımız gen düzenleme konusuna mitolojiyi de dahil ederek başarılı bir işe imza atıyor.
4 Kasım’a kadar ücretsiz altı farklı mekanda devam eden İstanbul Tasarım Bienali’ni tüm sanatseverlere tavsiye ediyorum.
The Beatles’ten Kafka’ya
Alfa Yayınları’ndan çıkan “Avrupa’yı Avrupa Yapan Değerler” isimli yaklaşık 500 sayfalık kitap son derece akıcı bir dille yazılmış. Pieter Steinz imzasını taşıyan kitap 104 kısa deneme ve aynı sayıda alt başlıkla The Beatles’tan Gustav Klimt’e, Kafka’dan Tenten’e Avrupa sanatını ve kültürel kodlarını derinliklerine girerek anlatıyor. Kitabı ilginizi daha çok çeken bölümlere öncelik vererek okuyabileceğiniz gibi sırayla bütün bölümleri okumanız da mümkün.
Küçük bir not: Sanat tarihçisi dostum İsmail Erdoğan ile birlikte resmin tarihinde bir yolculuğa çıkıyoruz. Her hafta pazartesi saat 18:00’de Üsküdar Belediyesi’nin evsahipliğinde Balaban Tekkesi Kültür Evi’nde “Mağara Resimlerinden Emojiye Resim Okumaları” başlığını taşıyan yolculuğumuza arzu ederseniz katılabilirsiniz.