1884 yılında Osmanlı Devleti döneminde açılan Beyazıt Devlet Kütüphanesi devlet eliyle açılan ilk kütüphane özelliğini taşıyor.
Geçtiğimiz günlerde Amerikan Wired dergisi dünyanın en güzel 10 modern kütüphanesi arasında gösterince Beyazıt Devlet Kütüphanesi’ni ziyaret ettim. Birçok ilki yaşayan ve yaşatan bu kütüphanenin uluslararası basın tarafından da bu şekilde takdir görmesi açıkçası hoşuma gitti.
1884 yılında Osmanlı Devleti döneminde açılan Beyazıt Devlet Kütüphanesi devlet eliyle açılan ilk kütüphane özelliğini taşıyor. Bu özelliği nedeniyle ilk milli kütüphane olduğunu da söylemek mümkün. Ayrıca çocuklar için ayrı salonu olan ilk kütüphane olması nedeniyle ilk çocuk kütüphanesi olarak da değerlendirilebilir. Belki de hepsinden önemlisi Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı ilk 24 saat açık kütüphane olması İstanbul’un kültür hayatına büyük katkı sağlaması. Buraya gösterilen yoğun talep ilçelerde millet kıraathanesi adıyla açılan kütüphanelere öncülük etti. Beyazıt Devlet Kütüphanesi uzun zaman boyunca bir araştırma ve ihtisas kütüphanesi olarak faaliyet gösterdi. Son 4-5 yıl içinde ise adeta bir halk kütüphanesi formatında çalışıyor. Bunların hem olumlu hem de olumsuz yanları muhakakk var. Dünyanın çeşitli yerlerinden gelen araştırmacılar genel okurlarla ve/veya ders çalışan öğrencilerle bir arada rahat çalışamayabilirler. Önceden bu kütüphanenin içine girebilmek bile büyük bir işti. Şimdi dileyen herkes girebiliyor.
2018 yılında kütüphaneden istifade eden 120 bin kişinin yaklaşık 22 bin 500’ünün araştırmacı olması bunun bir göstergesi. 2019’da ise bu rakamın 200 bine yakın olması bekleniyor. Bence bu kadar büyük bir kütüphanenin 3. Milli Kültür Şurası’nda da karara bağlandığı üzere ayrı bir yönetmeliğe tabi olup fonksiyonlarını artırması gerekiyor.
Türkiye’de şu anda sadece Ankara’daki Milli Kütüphane, TBMM Kütüphane ve Arşiv Hizmetleri Başkanlığı, İzmir Milli Kütüphanesi, İstanbul Üniversitesi Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı, Ankara Adnan Ötüken İl Halk Kütüphane ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Millet Kütüphanesi derleme kütüphanesi olarak hizmet veriyor. İstanbul Üniversitesi Merkez Kütüphanesi’nin de tadilatta olması Beyazıt’a ilgiyi daha da arttırıyor. Yakın zamanda Tabanlıoğlu Mimarlık tarafından yapılan ve birçok uluslarası mimarlık ödülüne de layık görülen okuma salonu mutlaka görülmeli. İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz’ın zaman zaman düzenlediği gece 11.00’den günün ilk ışıklarına kadar devam eden çay ve simit eşliğinde Kütüphanede bir Gece etkinliklerine katılmanızı tavsiye ederim. Yazarlar, gazeteciler, araştırmacıların konuşmacı olduğu böylesine unutulmaz bir gece torunlarınıza anlatabileceğiniz bir anı olarak belleğinizde yer alacaktır.