Bir fahri trafik müfettişi, Muğla’da bir sürücünün araç sürerken cep telefonuyla konuştuğu yönünde tutanak tutar, görevli polis memuru da para cezası keser. Tutanağı alan sürücü itiraz eder. Emniyet’in savunmasına karşın sulh ceza hakimliği, trafik para cezasını iptal eder. Bakın gerekçesi ne, birlikte inceleyelim.
En sevimsiz tebligatlardan birisi, trafik cezası...
Gerçi yıllardır, “Önce selam eder, ellerinizden öperim” diye başlayan “sevimli” mektup almıyoruz. Postacılar sadece resmi yazılar, mahkeme veya icra dairesi tebligatı ya da vergi borcu, trafik cezası getiriyor.
İki yıl önce, yurtdışında seyahatteyken evime bir tebligat gelir. Açıp bana bildirirler, trafik cezası ve araç sürerken elimde cep telefonu olan bir resim.
“Olamaz” dedim, “Ben araç kullanırken cep telefonu ile konuşmam.” Resmi internetten gönderdiler. Haklıydım. Cep telefonu elimdeydi, ama konuşmuyordum. Resim, cep telefonunu navigasyon olarak kullandığım esnada, telefonu yerine yerleştirirken çekilmişti.
Yurtdışında olmam ve işlerimin yoğunluğu nedeniyle itiraz süresini kaçırdım, sonra da cezayı tıkır tıkır ödedim.
Geçenlerde elime geçen bir mahkeme kararını okurken bunları düşündüm...
Olay Muğla’da geçiyor
Bir fahri trafik müfettişi, Muğla Menteşe Sıtkı Koçman Caddesi’nde giderken, bir sürücünün araç sürerken cep telefonuyla konuştuğu yönünde, aracın plakasını da yazarak tutanak tutup, elektronik sisteme yükler.
Bildiğiniz gibi fahri trafik müfettişleri trafik cezası düzenleyemez, tespit ettikleri trafik kuralı ihlallerine ilişkin tutanak düzenlerler.
Bu tutanağı bir hafta içinde en yakın trafik birimine teslim eder veya elektronik sisteme yüklerler.
İşte bu tutanağa dayanarak, aracın tescil plakasının bağlı olduğu İl Emniyet Müdürlüğü’nde görevli polis memuru tarafından idari trafik idari para cezası karar tutanağı düzenlenir.
İddia cep’le konuşma
Muğla’daki olayda da aracın tescilli olduğu Emniyet Müdürlüğü’nde görevli polis memuru, trafik idari para cezası karar tutanağı düzenler ve aracın tescilli olduğu adrese gönderir.
İhlal edilen trafik kuralı, seyir halinde cep ve araç telefonu kullanmasını yasaklayan kuraldır. Cezası da 2021 yılı için, 314 liradır. Tutanağı alan sürücü, aracı sürerken cep telefonu kullanmadığı iddiası ile, Sulh Ceza Hakimliği’ne itiraz eder. Bakalım sonra neler yaşanmış...
İSPAT YÜKÜ KİME AİT?
Örneğimizde çözülmesi gereken husus, ispat yükünün kime ait olduğu... Trafik fahri müfettişi sürücünün cep telefonu ile konuştuğunu mu kanıtlamalı, yoksa sürücü konuşmadığını mı?
Emniyet Müdürlüğü, trafik cezasına itiraza verdiği cevapta, kamu görevlilerince işleme alınan tutanağa itirazlarda ispat yükünü ceza yazılan kişiye devreden kurallar ile hukuki veya fiili varsayımların olduğu belirtir.
Emniyet’in savunması, kural ihlali yapan ve sürücüsü tespit edilemeyen araçlarda plaka ile araç sahibine ulaşabileceği yönündedir:
“Fahri trafik müfettişlerinin Karayolları Trafik Kanunu’nun suç saydığı fiilleri işleyenler hakkında işlem yapılması amacı ile Emniyet Genel Müdürlüğü’nce kendilerine verilen tutanak veya elektronik yetki ile kural ihlali tespit ederek tutanak düzenleme ve aracın tescilli olduğu trafik kuruluşuna gönderme yetkisi var...
Fahri trafik müfettişinin düzenlediği kural ihlali tutanağına göre ceza yazılan aracın sahibi, belirtilen gün ve saatte başka yerde olduğuna ilişkin veya tespit edilen aracın rengi veya modelinin kendi aracı olmadığına dair somut delil sunarsa, cezadan kurtulabilir...”
Peki mahkemenin cezayı iptali ne anlama gelir?
Emniyet’in savunmasına karşın sulh ceza hakimliği, buna itibar etmemiş. Hakimlik, Anayasa’nın 38. maddesinde aksi kanıtlanıncaya kadar kimsenin suçlu sayılamayacağı ve cezai sorumluluğun şahsi olduğunun belirtildiği, Türk ceza sisteminde de kişilerin suçlu veya kabahatli sayılması için şüpheden uzak somut delillerin ortaya konulması ve şüpheye yer verilmemesi gerektiğini dikkate almış.
Fahri trafik müfettişlerinin kimliği gizli tutulur ve kişilerle muhatap olması yasaktır. Araç durdurma, belge kontrolü yapma yetkileri yoktur. Görüntü alma, fotoğraf çekme, şahit bulma gibi yükümlülükleri de yoktur.
Günümüz teknolojik imkanları değerlendirilmek suretiyle denetime imkan verecek delillerin ortaya konulmasının gerekliliği, fahri trafik müfettişinin delil toplamaması gerektiği yönünde yorumlanamaz.
Aksinin kabulü halinde fahri trafik müfettişinin keyfi uygulamaları denetim mekanizması dışında kalacağından, adil olmayan sonuçların ortaya çıkacağı açıktır. İşte bu gerekçelerle sulh ceza hakimi, trafik para cezasını iptal eder. Bize de “Muğla’da hakimler var” demek düşer...
Kimler görev alabilir?
Fahri trafik müfettişi olacaklarda şu şartlar aranır:
Türk vatandaşı, en az 40 yaşında ve yüksekokul mezunu, 10 yıllık sürücü belgesi sahibi olmak. Sürücü belgesinin geçici olarak dahi olsa geri alınmamış/iptal edilmemiş olması, kamu hizmetlerinden yasaklı olmaması, belirli suçlar hariç sabıkasının da olmaması aranır.
Başvurular, valiliklere yapılır. Bu görev ücret karşılığı yapılmaz.
Yeni Hukuk Kitapları
KEFİL OLURKEN DİKKAT!
Zaman zaman bir dosttan, akrabadan kefil olması için ricada bulunabiliriz, ya da bizden kefil olmamız istenebilir.
Sonra da kefil olduğumuzu unutur, gideriz. Yıllar sonra, icra müdürlüğünden evimize bir ödeme emri gelir. Çok şaşırırız, çünkü eminiz, kimseye bir borcumuz yoktur ki.
Ortağı olduğumuz şirketin kredi borcuna kefil oluruz, ama ortaklıktan çıkınca, kefaletimiz de sona ermiş sanırız.
İşte bütün yönleriyle kefalet sözleşmesini ve kefilin sorumluluğunu, evli olanların hangi tür borçlara eşlerin rızası ile kefil olabilecekleri, bir şirket ortaklığı veya yöneticiliği sebebiyle kefil olanların sorumluluğunun ne olacağı, ortaklığın veya yöneticiliğin bitmesiyle kefaletin de sona erip ermediği konularını geniş bir biçimde ele alıp, örnek Yargıtay kararları ile izah eden, Erhan Günay’ın yazmış olduğu, “Kefalet Sözleşmesi ve Kefilin Sorumluluğu” başlıklı kitap, bu hafta köşemizde yer buldu.