CHP’de parti içi tartışmalar bir türlü bitmek bilmiyor.
Olağanüstü kurultay tartışmaları derken, şimdi de tüzük kurultayı tartışması yaşanmaya başladı.
Burada aslında iki amaç var.
Birincisi, önseçim maddesini amasız/fakatsız tüzüğe eklemek.
İkincisi genel başkan değişimini kolaylaştırmak.
Geçtiğimiz pazar günü olağanüstü kurultay isteyenler Ankara’da bir araya geldi.
Bu toplantıya katılanlar arasında delege olmamasına karşın, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu da katıldı.
Toplantıda söz alan Kocaoğlu, “Vatandaş bu yönetim olduğu sürece CHP’ye oy atmam diyor. Uzlaşı gerekiyor” dedi.
Eminim sizler de CHP’ye oy vermiş birçok kişiden, “Artık CHP’ye oy vermeyeceğim” sözünü duymuşsunuzdur.
Onun için Kocaoğlu’nun bu sözünde bir gariplik yok.
CHP’liler, genelde böyle derler ama sandık başına gidince altı oktan başkasına oy atmaz. (Barajı geçsin diye HDP’ye oy atanlar hariç.)
Kocaoğlu, bir uzlaşıdan bahsediyor.
Bence haklı da…
CHP’deki tartışmaları bitirmek için karşılıklı adımlar gerekiyor.
Kocaoğlu’nun, “uzlaşı” isteğini somutlaştırması ve bana kalırsa ilk önce İzmir’deki parti örgütleriyle uzlaşması gerekiyor.
Peki ne yapabilir?
Örgütler bir araya gelebilir.
İlçe ve belediye başkanlarıyla görüşebilir.
Ama nedense yapılmıyor!
Bu da “uzlaşı” isteğini havada kalmasına neden oluyor!
Kılıçdaroğlu ile İnce, seçim kampanyasını başlatmalı!
CHP’nin İzmir’deki ağabey konumundaki ismi, İl eski Başkanı Ali Engin’le konuştum. Önemli mesajlar verdi:
“Partide olağanüstü kurultayın toplanmasına yönelik talep vardı. Ancak delegelerimizin çoğunluğu buna gerek olmadığına karar verdi. Bundan sonraki her hareket partiye de demokratik sürece de zarar verir. Bir yerde kesmek lazım. Kılıçdaroğlu ve İnce’nin seçim kampanyasını başlatması lazım. İzmir’de de bu işini sonlanıp hep beraber yerel seçimlere hazırlanmalıyız. İzmir’de partililerimiz sağduyuludur. Hızlı bir şekilde toparlanacağımıza inanıyorum.”
Örgütün patronundan örgüte ilk mesaj
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz hafta A Takımı’nda değişikliğe gitti.
Kılıçdaroğlu, Parti Örgütü ve Örgüt Yönetimlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevini İstanbul eski İl Başkanı, İstanbul Milletvekili Oğuz Kaan Salıcı’ya teslim etti.
Kendisini aradım ve parti örgütlerine ilk mesajını sordum, şunları söyledi:
“Yapacağımız şey şu. Bu süreçte derlenip toparlanacağız. Esas mücadelenin AK Parti ile yerel yönetimler seçiminde olduğunu göz ardı etmeyeceğiz. Bizim kendi aramızdaki hiçbir tartışma, mücadelesi, CHP’nin iktidar mücadelesinden kıymetli değil. Birbirimize daha çok kenetleneceğiz.”
Salıcı’nın bu kucaklayıcı mesajını oldukça önemli buluyorum.
İmzacılarla ilgili sorduğum birkaç soruya, “İsimler üzerinden asla tartışmaya girmem, doğru olmaz” diyerek, bu konudaki kararlılığını ortaya koydu.
Bu süreçte Salıcı’ya önemli görevler düştüğünü belirtmek isterim.
