AK Parti İzmir İl Teşkilatı’nda tatlı bir heyecan var.
Yarın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı ağırlayacaklar.
Erdoğan, ilk kez partisinin il başkanlığını ziyaret edecek.
Burada partililerle bir araya gelecek.
2006’dan bu yana tanıdığım AK Parti İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli de, Erdoğan’ı İzmir’de misafir edecek olmaktan dolayı heyecanlı.
Kendisiyle birçok konuyu konuştuk.
AK Parti’de kongre süreci önümüzdeki günlerde başlayacak.
Sürekli’ye kongrede aday olup olmayacağını sordum, şunları söyledi:
“Geçtiğimiz nisanda uzun yıllar görev yapmak için atandım. Partimizde işleyiş belli, aday olduğunu açıklamak geçerli söylem değil. Görev adamıyım. Genel Merkezimiz bana görev verdi. İzmir’i idare et dedi. Cumhurbaşkanımız görevi teslim ederken kritik bir cümle sarf etti, ‘Kerem Ali, bu görevi sana veriyorum. Git, bu teşkilatı 2023-2024 seçimlerine hazırla’ dedi. Bu dönemde hangi konumda olurum, takdir Cumhurbaşkanımızın.”
Sürekli, Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in yaptıklarını/yapamadıklarını yakından takip ediyor.
Büyükşehir Belediyesi’nin bazı mallarının satışa çıkarılmasına tepkili:
“Tabii ki belediyelerin satış programı olabilir. İlk etapta bir şey demeyebilirsiniz, ancak Soyer olunca olaya farklı bakıyorsunuz. Neden, zaten Seferihisar’daki faaliyetlerini biliyorsunuz. 10 yıllık belediye başkanlığı döneminde belediyenin en önemli taşınmazlarını satışa sundu. Buradan gelen parayla da personel maaşlarını ödedi. Yatırım yapsa bir şey demeyeceğiz. Acilen satışları durdursun, başka kaynakları bulmaya çalışsın. Bizimle irtibata geçebilir. İzmir ile ilgili kendisiyle hiç görüşmedik. İletişime açık insanım. Kurar, kurmaz kendisinin takdiridir.”
Siyasi destek veriyorum!
İzmir’in Ankara’da onay bekleyen projeleri var. Örneğin Elektrik Fabrikası, Karşıyaka-Çiğli tramvay hattı, balıkçı barınağı gibi...
Bu konuların akıbetini sordum:
“İzmirli ile ilgili konularda mazeret üretiyorlar. Şu şu konu hakkında haber bekliyoruz diyorlar. Konunun takipçisi olacaksın. Ankara’daki bazı bürokratik aksaklıkların arkasına sığınıyorlar. İzmir’de algı oluşturuyorlar. Konunun takipçisi olunca, Başkan değil, Genel Sekreter ya da yardımcısı Ankara’ya projenin akıbetini sormak için gitse çözer. Bunun için çaba harcanmıyor. Bunu yapan CHP’li belediyeler var, görüyorum. İşlerini takip ettikleri için sonuç alıyorlar. Aynı şey, AK Partili belediyeler için de geçerli. Elektrik Fabrikası konusuna bürokraside bazı teknik konulardan dolayı olumsuz düşünce bulunuyor.
Cumhurbaşkanımız, bu konunun incelenmesi talimatını verdi. Hamza Dağ da konuya olumlu baktığını açıkladı. Sayın Bakanımız da, ‘Bakalım inceleyim’ dedi ama bürokrasinin direncinin hâlâ aşılamadığını görüyoruz. Biz konuyu takip ediyoruz ama bürokrasinin olumsuzluğunu aşma konusunda sayın Başkan, ekibini alıp Ankara’ya gidip konuyu masaya yatırabilir. Elektrik Fabrikası konusuna Ankara farklı, ben farklı bakıyorum. Fabrikanın İzmir’e kazandırılması gerektiğini düşünüyorum. İşte, Tunç Soyer’e buradan siyasi destek. Benim görüşüm olumlu, fakat onlardan bir talep gelmedikten sonra biz bir şey yapamayız.” Sürekli’nin açıklamaları bu şekilde. Özellikle Ankara’da onay bekleyen projelerle ilgili İzmir’in tek yürek olması gerekiyor. Bakalım, Cumhurbaşkanı Erdoğan bu konulara ilişkin yarın açıklama yapacak mı?
