Beşiktaş için bir anlamda kendini kanıtlama maçı olacaktı Bayern maçı... Kendi sahasında Beşiktaş için hiç bir zaman rakip farketmedi. Barcelona ve nice takım o sahadan mağlubiyetle ayrıldı. Ancak Beşiktaş'ın futbolu eskisinden güç anlamında çok farklı...
Beşiktaş orta sahası lig de alınan galibiyetlere rağmen eski formundan uzakta. Olcay'ı kaybetmelerine ve Gökhan Töreden yararlanamamalarına rağmen Oğuzhan,Talisca ,Atiba ve diğerleri öylesine etkili paslaşıyorlardı ki rakibin hamleleri bile kendi futbol olgularını bozamıyordu. Çok koşuyorlardı, çok savaşıyorlardı...
Bu bağ zayıflamış durumda...
Cenk 'in transferi sonrasında forvet hattı eskisi kadar etkili gözükmüyor. Avrupanın en iyi ligi için en az 3 tane çok iyi forvet şart... Üstelik Cenk 'in Babbel ile olan uyumu Beşiktaş'a fazlasıyla pozisyon zenginliği getiriyordu. Evet son maçlarda Alvaro Negredo ile Babbel arasında bu tarz bir etkileşim sözkonusu. Ancak bunun gelişip olgunlaşması için de zaman lazım.
Love Kontraatak futbolunda ve içerden çok fazla beslendiğinde etkili olan bir adam. Bunu Alanyaspor da Emre, Efecan ve Fernandez sıkça yapıyordu. Burada ise sadece Quaresma ve biraz da Talisca onu gördüğünde
Trabzonspor ligde bulunduğu sıralamayı haketmeyen bir takım. Müthiş bir potansiyeli olmasına rağmen transfer de aldığı oyunculardan da tam anlamıyla faydalanamıyorlar. Takımı tek başına organize edebilen, liderlik potansiyeli olan 1 ya da 2 oyuncuları olsa işler değişir. Ama yok...
Müthiş potansiyelli denilen Castillo neredeyse hiç yok, Bero sıradan bir oyuncu gibi,Ndoye zaman zaman parlıyor, Esteban, Durica ,Onazi Bu isimleri çoğaltabiliriz de...
Sosa,Rodallega ,Kucka ve Burak gibi isimleri çoğaltmak aslında çok ta zor değil... Ama olmuyor..
Beşiktaş ise elde ettiği başarıların tümünü takım olmasına ve doğru transfer yapmasına borçlu. Hatalarında ısrarcı değiller. Boyko ve Pedro Franco örneklerinde olduğu gibi...
Bu şartlarda haliyle ilginç maç olacaktı.Oldu da...Maçın başlarında Beşiktaş sağ kanadından güzel paslaşıp gelmeye çalıştı Trabzonsporlu oyuncular. Bu dakikalarda Olcay ve Ndoye o bölgelerde sıkça arkadaşlarını aradı.Beşiktaş bu ataklardan sonra Trabzonspor kalesine Love ile yüklenmeye çalıştı. Brezilyalı halen takıma alışabilmiş değil.
Beşiktaş 'ın en büyük artısı kendi yarısahasında rakibin oyun kurmasını engellemek ve kaptığı toplar ile çabuk hücuma
Karabükspor çok fazla değil 3 sene önce joseph akpala,Domi kumbela ,abdou traore gibi çok önemli 3 forvete sahipti. Akpala Nijerya milli takımında oynarken,diğer2 forvet te kendi ülkelerinin önemli forvetleri arasındaydılar.
Defansı ve orta sahası belli bir kalitenin üzerinde ,özellikle iç saha maçlarında fazlasıyla önemsenicek bir rakipti Karabükspor .Aslında zamanla bütçesine göre para harcayan ama önemli oyuncular da alabilen bir takım oldular. Tudor ' un takımı yönettiği zamanlarda da böyleydiler her zaman.
Ancak şimdi ki kadrolarına baktığımızda Seleznev ve yatabare nin yerine kage ve eski denizlispor lu leandrinho yu tercih etmiş durumdalar. E hal böyle olunca kadroda da kapasitesi belli oyuncular da bulununca zaten yapabilecekleri fazlasıyla belli bu takımın.
Galatasaray aslında maça çok rahat başladı. Karabükspor iyi niyetle kapansa da feghouli ve Gomis iş birliği golü getirdi.Çalışılmış kanat organizasyonlarından biriydi belli ki...
Beşiktaş için Fenerbahçe maçı elbette çok önemliydi. Allianz Arena'daki maçı mutlaka tekrar tekrar seyretmişlerdir. Çünkü o hatalar ve oynanan futbolu biz Beşiktaş takımında hiç görmedik.
Bayern karşısında alınan farklı mağlubiyet bu takımın kapasitesinin karşısında yazan skor değildi. Gereksiz bir kart, geç gelen oyuncu değişiklikleri, hem Bayern in çok daha iyi sahaya yayılmasına hem de Beşiktaş'ın potansiyelini ortaya koyamamasına neden olmuştu.
Beşiktaş Avrupa da oynadığı maçların bir çoğunda özellikle Babbel ve Cenk ikilisinden randıman almıştı ve Cenk 'i de Premier Lig' e gönderip Wagner Love ile Takımı takviye etmişti etmesine ama ; evdeki hesap şimdilik çarşıya uymadı.
Fenerbahçe ise Fernandao 'nun takıma dönmesi gibi güzel bir hava yakalarken Jannsen 'in sakatlığı ile yine forvette sorunlar yaşıyordu. Sadece Jannsen değil ; Skretel de yoktu saha da... Valbuena ise takım kötü giderken hep sahadaydı ama takım iyi giderken hep saha kenarında... Kısacası Fenerbahçe ilk onbirine baktığımızda Guilano 'nun üç kişilik oynaması gerekiyordu ki; Fenerbahçe rahatlıkla maçı alsın...
Bu şartlarda 2 takım da maça çok istekli başlarken; sağ kanattan İsla 'nın dirar ' ı
Bayern München son yılların en tempolu ve en baskılı mücadelelerini sergiliyor bundesliga da. Çok iyi bir takımlar. Aslında Beşiktaş'ın eleme maçlarında çıktığı seviye de onların seviyesinden aşağı da değil. Bunu sadece Cenk Tosun transferi ile de açıklamak mümkün değil. Beşiktaş 'ın en büyük artısı iyi pas yapan ve yerlerini gözü kapalı bilen adamlardan oluşan bir orta saha ya sahip olmaları idi. Bunu Olcay ve Töre varken de yapıyorlardı. Talisca ve diğerleri varken de...
Beşiktaş maça aslında iyi başladı. Orta alanda iyi mücadele ederken rakibe boş alan bırakmıyorlar, Love ve Talisca ile hücumda kalabalıklaşmaya çalışıyorlardı. Defans Medel, Vida ve Pepe ile dengeli bir bütünlük sağlamış gibiydi. Ne zaman ki basit bir top kaybı ile hücuma çıkarken topu kaybettik ve Vida zorunlu olarak kart görüp çıktı ; takımın tüm oyun sistemi birden bire değişti.
Bayern dakikalar içerisinde Coman ve Rodriguez ile oyunu öylesine hızlandırdı ki önce Talisca ardından da Quaresma oyundan düştü.Bayern atakları özellikle son çizgiye inip gelen ortalar ile derinlik kazanırken burada Adriano ve Pepe çok yoruldular. Bayern de oyun temposuna ayak uyduramayan oyuncular vardı. Ancak Bayern öylesine
Kasımpaşa ligin iyi futbol oynayan takımlarından. Basit oynuyorlar. Etkili forvetleri olmamasına rağmen öyle etkili kanat oyuncuları var ki oyunun yükünü çeken Mensah, Sadiku, Murillo, Neumayr gibi oyuncuları ile rakibi kendi oyunundan uzaklaştırabiliyorlar. Dün ne Neumayr vardı saha da ne de Murilo .
Geçtiğimiz dönemde bir hayli fayda sağlayan ve nedense gönderilen Rangel de takımda yoktu. Sezon başından beri Etoundi,Koita ve Eduok biraz daha katkı koyabilseler bugün farklı yerlerde olabilirlerdi.
Galatasaray ise bildiğimiz gibi... Potansiyel çok, yükseliş yok...Maçın başlarında sarı kırmızılılar atak olan taraftı. Ancak hücumda tempo koyamayınca ve pas yüzdesini yüksek tutamayınca karşı tarafa hep bir hamle bırakıyorsunuz. Kasımpaşa bu atakları karşılamada zorlanmadı.
Orta alanda Feghouli tek başına bir şeyler yapmaya çalışıyor.Ancak yardımcı olan yok..sanki tek başına feghouli orta saha da oynuyor gibi. Nagatomo etkisiz,Selçuk hep destek arayışında...
Gidecek mi kalacak mı ne yapacak derken Donk takımda bulduğu yer defanstan kaptığı topla öylesine güzel buluşturdu ki Rodriguez 'i . Rodriguez de aldığı topla Newcastle dan gelen transfer haberlerinin ertesinde şahane
Konyaspor kaliteli futbolcularına rağmen,istikrar yakalayamayan ve aradığı çıkışı bir türlü bulamayan takımlardan. Oysaki geçtiğimiz yıllarda özellikle süper kupa da yakaladığı başarılar ve ortaya koyduğu futbol da ortadaydı. Riad Bajic i satmaları elbette ki onlar açısından forvette büyük bir kayıp oldu. Aynı şekilde Barry Douglas ta onlar için çok önemli bir görev adamıydı.
İlk yarıda beklenmedik maçlar çıkarıp müthiş performanslar yakaladıkları maçlar da oldu. Türkiye liginin çok üzerinde bir kalecileri var. Serkan Kırıntılı dışında, Skubic, Hadziahmetovic, Milosevic önemli isimler..
Traore den faydalanamadıkları için Eto,Jahovic ve Yatabare gibi üç önemli ismi son derece makul rakamlara transfer ettiler. Bu 3 lü ilerde forma girdiğinde Konyaspor birer birer basamakları çıkar.
Beşiktaş ise Love u kazanmaya çalışıp, Cenk'in yokluğuna alışmaya çalıştığı günlerden birinde konuk oldu Konyaspor'a ...
Maçın başlarında Tolgay,Talisca ve Love arasında ki pas alışverişi çok uyumluydu. Bir zamanlar Olcay ,Gökhan,Oğuzhan dan oluşan Orkestra 'nın bıraktığı notalar gibi geldi seyredenlere..
Bu maçta Negredo 'nun ik onbir başlaması gerekirdi kanımca.. Negredo 'nun gücü Konyaspor
Sivasspor hiç şüphesiz son yılların en iyi takımını kurmuş durumda. Ligde bulundukları konum ile oynadıkları futbol asla birbiri ile örtüşmüyor. Kalecilerinin üçü de çok yetenekli. Defansta Bjasimir,Djakov,daha da tecrülenmiş Medjani ve Auremir ile hem hareketli hem de teknik bir defansif kurguya sahipler. Üstelik şu an oynamayan Boye ve yeni alınan Papp ile de bu alanda alternatifleri çok.
Orta alanda Ndinga ve Rybalka bu takımın herşeyi. Organizasyon bu 2 oyuncunun yeteneklerinden geçiyor Sivasspor Orta sahasına. Böyle olunca rakibe geniş alan bırakmayan, çok koşan ve kanatları da iyi kullanan bir takım olabiliyorlar. Kone ve Bifouma birbirini çok iyi tanıdı sezon başından beri.
Kone 'nin tecrübesi,Bifouma nın Kontraatak gücü ile birleşince rakip savunmalar için sorunlar başlıyor. Üstelik bu takıma Saivet ve Robinho gibi çok iyi iki oyuncu daha monte ettiler.
Galatasaray ise yüksek potansiyeli olan ama istikrar sorunu yaşayan bir takım. Mutlaka ilerleyen haftalarda daha iyi olacaklar. Ancak Yasin ,Tolga ve Rodriguez üçlüsünden 2 sinin aksadığı maçlarda zorlanıyorlar. Defansif anlamda Denayer'in kanadından sezon başından beri atak yiyorlar.
Yeni transferleri Nagatamo