“...Rahmetli Ümmet dedem, Yunan’ın İzmir’i terk etmesinden sonra Yunanca tabelanın kaldırılışını, Çiğli Tren İstasyonu tabelasının asılışını anlatırdı.
Biz de büyük bir heyecanla onu dinlerdik.
O istasyon, hayatımızın bir parçasıydı.
Kardeşlerim Ali ve Himmet ile paramız varsa, Karşıyaka’ya ya da Atatürk Stadı’na antrenmana trenle giderdik. Paramız yoksa yürürdük, rayların üzerinde...
Şimdiki Carrefour’un olduğu alandaki çöplükte köpek kaynardı. Saldırırlardı bize. İlk antrenmanı orada yapardık!
1979 Haziran’ı idi.
Karşıyaka Atletizm Takımı olarak Türkiye Şampiyonası’na giderken, Çiğli Tren İstasyonu’ndan uğurlandık.
Sanki tüm Çiğli, beni ve Ali’yi yolcu etmeye gelmişti.
Herkes oradaydı. Davul zurna çalıyordu.
Dondurmacı Şevki’nin oğlu Ahmet ağabey tutmuştu davulcuları...
Sevim ablanın makasçı kocası, koşa koşa trene yetişmeye çalışıyorsak eğer, makası açmazdı; treni bekletirdi bizim için...
Allah bin kere razı olsun.
Bugün, anılarımın harman olduğu istasyonda İZBAN istasyonu var.
İstasyonun duvarlarına paralel giden caddeye benim adım verildi.
Semra Aksu Caddesi...
Çiğli Belediye Meclisi, bir yıl önce almış bu kararı.
Büyükşehir, tabelayı asmış ansızın...
CHP’li, AK Partili Meclis üyelerine, Belediye Başkanı Metin Solak’a sonsuz teşekkürler ediyorum.
Teşekkürler Aziz başkanım...
Herkesin her şeyi, hatta çok şeyi olabilir.
Benim ansiklopedilerde sayfam, Çiğli’de adımı taşıyan bir caddem var.
Bunlar beni sonsuza dek yaşatacak, unutulmaz kılacak.
Doğduğum topraklarda, Çiğli’de ölümsüzleşmek harika bir şey.“
Türk atletizminin büyük yıldızı Semra Aksu, adının Çiğli’de bir caddeye verilmesinden duyduğu mutluluğu, yaşadığı duygu sağanağını işte bu sözlerle anlatırken, iki gözü iki çeşme ağlıyordu.
“Rüzgarın Kızı”, bugüne kadar çok büyük mutluluklar, zaferler yaşadı.
Atletizm pistlerinde 15 Türkiye rekoru kırdı, ulusal ve uluslararası yarışlarda sayısız şampiyonluklar kazandı.
Semra Aksu’nun atletizm pistlerinde fırtınalar kopardığı günlerin canlı şahidi bir gazeteci olarak, onu hiç bu kadar mutlu olduğunu görmedim.
Çiğli’nin medar-ı iftiharı Semra Aksu, yaşarken ölümsüzleşti. O, bunu hak etti.
İnsanların hayattayken onore edilmesi ne güzel bir şey.
Semra Aksu ile ilgili sayısız haber ve röportaj yaptım.
Annesi, dünya iyisi Sebahat teyzenin sofrasına konuk oldum.
Allah uzun ömürler versin, babası Metin amca, Semra Aksu adının caddeye verilmesiyle kızıyla kim bilir ne çok gurur duydu.
Keşke bugünleri Sebahat teyze de görebilseydi.
Gecikmeli de olsa Semra Aksu adını ölümsüzleştirenleri ayakta alkışlıyorum.
Türk sporuna, Çiğli’ye, Karşıyaka’ya adı kazınmış bu güzel insanın hak ettiği ödülü verenlerin, diğer ilçelerdeki başkanlara da örnek olacağını umuyorum ve diliyorum.
Bu arada...
Semra Aksu’yu bilmeyenler, tanımayanlar olabilir. Onlar için kısa bir not düşelim.
Bir dönem 100, 200, 400 metre; 100 ve 400 metre engellide Türkiye’nin en iyi atletiydi. 15 Türkiye rekoru kırdı.
400 metre engellide Akdeniz Oyunları’nda kırdığı 56.59’luk Türkiye rekoru, 20 yıl sonra kırılabildi.
1984 yılında Sofya’da 24.40 ile kırdığı 200 metre 23 yaş altı Türkiye rekoru, bugün 28 yıllık... Hala bu rekoru geçen çıkmadı.