Karabağlar Belediye Başkanı Sıtkı Kürüm, damat beylerden, eşlerine şiddet uygulamayacağına dair söz aldıktan sonra nikah kıymaya başladı.
Amaç; kadına şiddeti önleme mücadelesine katkı koymak.
Karabağlar’da kadına yönelik bir adım daha atıldı. Karabağlar Kent Konseyi Kadın Meclisi, Kadının İnsan Hakları Eğitimi adlı eğitim çalışmasının startını verdi.
Bu etkinlikte, kadının elinin daha güçlü olmasını sağlayacak bilgiler aktarılacak.
Kadınlar, öncelikle anayasal ve medeni haklarını öğrenecekler.
Başları derde girdiğinde, kimlerle, nasıl iletişim kuracaklarını bilecekler.
Kadın ve doğurganlık, kadın örgütlenmesi, çocuk eğitimi ve çocuk hakları, şiddete karşı stratejiler konularında bilinçlenecekler.
CHP’nin ilçelerdeki delege seçimlerinde sıra Buca’ya geldi.
27 Ocak’tan itibaren üç gün boyunca 13 bin 547 üye, 43 mahallede sandık başına gidecek, delegeleri seçecek.
Kulisler öyle ilginç bir hal aldı ki, el ele verenleri görünce insan şaşırıyor, “Yahu bunlar daha dün kavga etmiyor muydu?” demekten kendini alamıyor.
Örneğin İlçe eski Başkanı Mehmet Süne ile Hüseyin Yüzer, bir zamanlar birbirlerini yediler.
Şimdilerde ittifak yapıyorlar.
Bu ikilinin ittifakına Lokman Fazla’nın da katıldığı konuşuluyor.
İlginç bir kulis daha:
Rakamlara bakılırsa, İzmirliler sigarayı bırakıyor.
Hayatında tek sigara dahi içmemiş biri olarak bu durum beni çok sevindiriyor.
Kapalı mekanlarda artık rahatlıkla oturabiliyorum.
Lokantada yemeğimi yerken, yan masadan gelen dumanı uzaklaştırmaya çalışmıyorum.
Balığın yanında bira veya rakı yudumlamak, sigara içenler kadar benim de hakkım.
Şimdi gönül rahatlığıyla restorana gidip o hakkımı kullanabiliyorum.
* * *
Türkiye ekonomisi büyüyor, vatandaşın cüzdanı küçülüyor.
Mantığa ters ama nasıl oluyorsa oluyor işte!
Bahri Karataş arkadaşımın haberinde, refah düzeyi pek çok vilayete göre daha iyi olan İzmir’deki icra davalarını istatistiki olarak apaçık ortaya konmuş.
İzmir’deki İcra’at tablosu aynen şöyle:
10 İcra Tetkik Mercii Hakimliği, 2010 yılında toplam 19 bin 500 ceza ve hukuk davası dosyasına bakmış.
2011’de bu rakam 30 bine ulaşmış.
Yani üçte bir oranında artmış.
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü idi.
Çok şükür günümüzü gördük!
Büyüklere masallar anlattılar, kuzu kuzu dinledik.
Bir sonuç yok ama bolca laf vardı kutlamalarda...
* * *
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, “Kimsenin cezaevine atılması ve uzun süre içeride kalması, bizi memnun etmez” dedi.
Madem öyle, içinizi rahatlatacak bir şeyler yapın Sayın Arınç!
“Kadına şiddet ve evlilik ehliyeti” başlıklı yazımın yayımlandığı gün, sabah 09.30’da gazetedeydim.
10 dakika sonra telefonum çaldı.
Telefonun öbür ucunda, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin vardı.
Milliyet Ege’de çıkan, kendi alanıyla ilgili bir yayından haberdar olup bilgilendirmek istemesi, bunu inanılmaz bir hızla yapması çok ilginçti.
Evlilik ehliyetini, motorlu araç kullanma ehliyetiyle benzeştiren Bakan Şahin’e bazı sorular yöneltmiştim, “Eşine şiddet uygulayan eşin ehliyetine el konulacak mı?” gibi...
Samimiyetle, “En büyük hayalim” dediği bu projenin altyapısının henüz hazır olmadığını, bu konudaki çalışmalarda hangi aşamaya geldiklerini anlattı.
Evliliklerin sağlam temeller üzerine kurulmasını arzu ettiklerini kaydeden Bakan Şahin, ilginç bir tablo sundu:
Sığacık Körfezi’ne kurulmak istenen Orkinos Balık Çiftliği’ne karşı verilen büyük mücadele, 4. İdare Mahkemesi kararıyla anlam kazanmıştı.
Boğaziçi Üniversitesi Çevre Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyeleri Prof. Orhan Yenigün, Prof. Turgut Tüzün Onay ve Hidrobiyolog Dr. Ayşe Tomruk‘tan oluşan bilirkişi heyeti, hazırladıkları raporda, proje için olumlu ÇED Olumlu Kararı verilemeyeceğini belirtmişlerdi.
Gerekçeleri de bir bir sıralamıştı.
Şimdi gerekçeleri tekrar hatırlatmaya gerek yok.
Bu gelişmeler üzerine yazdığım yazıda, üç tarafı denizlerle çevrili ülkemde sanki başka yer kalmamış gibi ısrarla Sığacık Körfezi’ni isteyen zihniyetin, bilirkişi raporuyla bu projeden vazgeçmeyeceğini, işi kovalayacağını iddia etmiştim.
Nitekim öyle oldu.
Başaranlar Su Ürünleri Yetiştiriciliği Sanayi ve Limited Şirketi, mahkemenin kararına itiraz etti.
Kadına şiddetin sona erdiği günleri görmeye ömrüm yetecek mi, bilemiyorum ama itiraf etmeliyim ki bu konuda iyimser değilim.
Televizyon ekranlarından hiç eksik olmayan, törelerin konu edildiği bol dayaklı, silahlı filmlerin sonu gelmedikçe, kadına şiddet sorununun aşılacağına inanmıyorum.
Peki kadına şiddet eylemini azaltamaz mıyız? İşte bu mümkün.
Karabağlar Belediye Başkanı Sıtkı Kürüm, bu konuda bir ilke imza attı.
Geçenlerde bir çiftin nikahını kıydı Başkan Kürüm...
O bildik, can sıkıcı cümleleri kurmak yerine, damat beye, “Eşine şiddet uygulamayacağına söz verirsen, bu nikahı kıyarım” diye ciddi bir mesaj verdi.
Damat bey, söz verdi.