Metin Münir

Metin Münir

mmunir@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Exxon'un 2005 cirosu 340 milyar dolar, Türkiye'nin 2005 gayri safi milli hasılası 361 milyar dolardır. Exxon 83.700 kişi çalıştırıyor, Türkiye'nin nüfusu 72 milyon.Tabii, bu yüzeysel bir karşılaştırma ama şirketin büyüklüğü hakkında bir fikir veriyor. Veya Türkiye'nin küçüklüğü hakkında.Exxon'la ilgili bilgileri Fortune (Forçun okunuyor) dergisinin son sayısında yayımlanan "Amerika'nın en büyük 500 şirketi" listesinden aldım. Dünyanın en büyük şirketi Exxon Mobil petrol şirketidir. Bu şirket neredeyse Türkiye kadar büyüktür. Listeden Exxon'un 2005 kârının 36 milyar dolar olduğunu öğreniyoruz. Bu kâr İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'ndaki en büyük 100 şirketin toplam kârından fazladır. Geçen yıl rafinerilerinin kârı % 58, madencilik ve ham petrol şirketlerinin kârı %81 arttı. Koç Holding'in Tüpraş'ı, Doğan grubunun Petrol Ofis'i almakla ne kadar iyi iş yaptıklarını kanıtlıyor bu istatistikler.* * *Amerikan hükümetinin verilerine göre dünya petrol ve gaz rezervlerinin % 42'si Ortadoğu'da bulunuyor. Birinci Dünya Savaşı'na kadar bu toprakların büyük bir bölümü Osmanlı kontrolündeydi. 100 şirketten kârlı Dünyanın en büyük petrol rezervine sahip on ülkesinden beşi, Suudi Arabistan, Irak, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri, Libya bu veya başka isimler altında Osmanlı İmparatorluğu'nun eyaletleriydiler. Osmanlılar ne bir petrol şirketi kurdu, ne de bir petrol kuyusu işletti. İmparatorluk sona erince Musul'dan Suudi Arabistan'a bütün petrol yatakları yeni kurulan Arap devletlerinin mülkiyetine geçti. Ama ham petrolün kaymağını ticaretine hâkim olan Amerikan ve Batı Avrupa şirketleri aldı ve almaya devam ediyor. Türkiye'deki benzin pompaları dünyanın en pahalı petrolünü satıyor. Uluslararası Para Fonu IMF'nin verilerine göre Türkler benzinin galonuna (bir galon dört litreden biraz azdır) yedi dolar ödüyorlar. Bu, Amerikalıların ödediğinin üç mislidir. Bir şeyi doğru yapmadığımız muhakkak. O ne olabilir?Bu sorunun cevabı çok kolaydır. Neden bazı ülkelerin yoksul, bazılarının zengin olduğunu açıklayan birçok kitap var. Son elli yılda yoksulluktan zenginliğe terfi eden ülkelerin ne yaptıkları da sır değil. Batı Avrupa'nın ve Japonya'nın neden sürekli ABD'nin gerisinde olduğu da belli.Belli de, Türkiye kendi havasında. Türkiye'deki siyasi kadronun uzmanlığı helva yapmakta değil, yemektedir. Bu işi çok, çok, çoook daha iyi biliyorlar. mmunir@milliyet.com.tr Osmanlı'nın elindeydi