Metin Münir

Metin Münir

mmunir@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu Başkanlığı Formula Bir’in Türkiye ayağını düzenleyen Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu (TOSFED) Başkanı Mümtaz Tahincioğlu ve dört federasyonun üst düzey yöneticisi ile ilgili dolandırıcılık iddialarını araştırıyor.
Aynı iddialar Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından da soruşturuluyor.
Türkiye spor tarihinde eşi olmayan bu olay Federasyon’un dokuz yönetim kurulu üyesinden altısının, “satın alma konusunda yapılan usulsüzlükler” nedeniyle Tahincioğlu’nu protesto ederek istifa etmesiyle başladı.
Bunlar eski Galatasaray başkanı Faruk Süren ve otomobil sporları dünyasında ünlü kişiler olan Aytaç Kot, Selim Topaloğlu, Doruk Gökşin, Oyman Atabay, Satvet Çiftçi’dir.
Doruk Gökşin hariç bu grubun üyeleri Başbakanlık Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğüne Tahincioğlu hakkında bir ihbar dosyası yolladı. “Federasyonda yapılan bir takım yasadışı uygulamaları ve usulsüzlükleri, gereğinin yapılması için bilginize sunuyoruz,” dedi.
Bir ay sonra Satvet Çiftçi ve Oyman Atabay benzer bir dosya ile Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusu yaptı.
Tahincioğlu, Yönetim Kurulu Üyesi Doğan Ekmekçi, eski Genel Sekreter Banu Başeren, Spor Komitesi Başkanı Metin Çeker ve Federasyon Mali Danışmanı Metin Yılmaz’ı “dolandırıcılık, görevi kötüye kullanma ve sahte fatura tanzimi” ile itham etti.
İddialar özetle şöyle:
Tahincioğlu 2002’de Otomobil ve Motorsporları Derneği (OMSPOR) adlı bir cemiyet kurdu. 2006’da bu derneğin bünyesinde Otomobil Motorsporları İktisadi İşletmesi adlı, Banu Başeren başkanlığında bir iktisadi işletme oluşturuldu.
Dün konuştuğum Başeren OMSPOR’un “Ne üyesiyim, ne sorumluluğum var,” dedi ama Resmi Gazete kayıtları onun 2006 ile 2009 arasında iktisadi işletmenin başkanı olduğunu gösteriyor. İşletme adres olarak Federasyon’un adresini göstermiş.
Başeren geçtiğimiz mart ayında Federasyondan istifa ettiğini söyledi. Ama bir Federasyon yetkilisi Başeren’in o tarihten beri Federasyon Eğitim Kurulu Başkanı olarak görev yaptığını söylüyor.
OMSPOR ticari faaliyete başlayınca Federasyon bazı mal ve hizmet alımlarını ondan yapmaya başladı.
Bu şekilde, malı ısmarlayan, tedarik eden ve bu alışverişi denetleyenler aynı anda hem federasyon hem de OMSPOR’da çalışıyorlardı.
İhbarın yapıldığı zaman genel sekreter olan Banu Başeren’in babası Erkan Başeren federasyonun mali konularının denetlenmesinden sorumlu olan Denetleme Kurulu başkanıdır. OMSPOR kurucularından İhsan Batmaz bu Denetleme Kurulu üyelerinden biridir.
İddiaya göre OMSPOR Federasyon’a sadece 2010 yılında 530 milyon liralık mal ve hizmet fatura etti.
Dosyadaki bir başka iddia Federasyonu’nun mal ve hizmet satın aldığı firmaların “genellikle” Tahincioğlu ve federasyon üyelerinin sahibi ya da ortağı olduğu kuruluşlar olmasıdır.
“Federasyona çeşitli faturalar kesmiş” bu firmalardan biri, 2002’de Tahincioğlu tarafından kurulan ve sonradan adı değiştirilen Beste Motorspor Yarış Organizasyonları Servis Sanayi ve Ticaret adlı bir şirkettir.
Yönetim Kurulu üyesi Doğan Ekmekçi’ye ait beş şirketle de etik olmayan alışveriş yapıldığı da iddialar arasında.
İstifa eden yönetim kurulu üyeleri, TOSFED başkanına yönelttikleri ağır iddiaları şöyle özetliyor:
Tahincioğlu, Federasyon’un devletten “elde etmiş olduğu gelirlerin büyük bir bölümünü, Yönetim Kurulu Kararı olmaksızın, Federasyonun Satın Alma Talimatı dikkate alınmadan ve (Bakanlığın) Muhasebe ve Kayıt Usul ve Esaslarına aykırı olarak kendi kurmuş olduğu ve gizli ortak olduğu şirketlere fahiş fiyatlarla aktarmıştır.”
Müfettişlerin yaklaşık sekiz aydır sürdürdüğü soruşturmanın yakında tamamlanması bekleniyor.
Müstafi yönetim kurulu üyeleri Tahincioğlu ve arkadaşlarını devirmek için olağanüstü bir genel kurul toplama hazırlığı yapıyor.
Selim Topaloğlu neden istifa ettiğini anlatırken “Mümtaz Bey başka şirketler kurarak federasyonun ihtiyaçlarını oradan gördü. Etik bulmadım,” dedi.
Tahincioğlu’nun federasyonu “Türkiye’nin lehine” yönetemediğini ileri süren Topaloğlu “TOSFED Mümtaz Bey ve onun şirketlerinde çalışanların hegemonyasına girdi. Formula Bir ile ilgili uygulamaların hiçbirini yönetim kurulundan geçirmedi. Kulüplerin etkinliğini yok edip kendi tekelinde götürme yoluna girdi. Sporcu yetiştirmek gibi bir misyonumuz olsun istedik. Mümtaz bey buna hiç inanmadı. Bu nedenlerle istifa ettik.”

TAHİNCİOĞLU’NUN SAVUNMASI
Tahincioğlu suçlamaları reddetti ve yollarını ayırdığı arkadaşlarının bir karalama kampanyası ile karşı kaşıya olduğunu söyledi.
“Fikir ayrılığınca olunca bu türlü çamur atmalar gayet doğaldır,” dedi. “Bunun ötesinde bir şey çıkmayacak.”
Tahincioğlu ayrıca OMSPOR’un TOSFED yönetim kurulunun olur ile kurulduğunu, hatta bu konuda bir yönetim kurulu kararı olduğunu söyledi. Sonra sözünü değiştirerek “OMSPOR’un kuruluşundan haberdardılar. Her şey resmi bir şekilde yapıldı,” dedi.
Tahincioğlu’na göre OMSPOR “çirkin taarruzlar” nedeniyle geçtiğimiz Mayısta kapatıldı.
TOSFED’in 1997’den beri başkanlığını yapan Tahincioğlu “Hiçbir gün bu spordan kazanmak için yapmadım bu işi” dedi. “Federasyon başkanlığını da zorla yapıyorum.”
1998’den beri Federasyonda bulunan ve Spor Kurulu Başkanı olan Metin Çeker OMSPOR’da kuruluşunda itibaren bir sene faaliyette bulunduğunu ama herhangi bir akçeli işe karışmadığını söyledi.“
“Başından beri federasyonun hiçbir parasal bölümünde işim olmadı. İşin sadece tekniğini yürütürüm,” dedi.
Federasyon muhasebe bölümünde yedi yıl çalışan çalışan Metin Yıldız 2007 de muhasebe müdürü iken ayrıldı ve o tarihten beri kuruluşla sözleşmeli olarak çalışıyor.
“Benimle ilgili bir konu yok,” dedi. “Biz gelen faturanın işlemesini yaparız. Karar mercii değiliz. Birileri suçlama yapıyor ama karşılığında ortada bir şey yok.”

DOĞAN EKMEKÇİ’NİN SAVUNMASI
Dün konuştuğum Doğan Ekmekçi şunları söyledi:
“TOSFED, Dünya Ralli Şampiyonası (WRC) Türkiye ayağı için konaklanacak otellere ön ödeme yapamadı. Yönetim Kurulu benden rica etti. Şahsi kaparo verip rezervasyonları yaptım. Daha sonra da otel ücretlerini ‘satın alınan fiyatın üzerine hiç ekleme yapmadan’ TOSFED’e fatura ettim. Şirketlerimden kesilen fatura tutarı 134.830 TL ve 58.839 TL’dir. Üzerinden 16 ay geçmesine rağmen faturaların bir bölümü hala ödenmemiştir. Bugün bu iddiaları ortaya atanlar, o dönemde organizasyon riske girdiğinde “Doğan’cığım sen çözersin” diye bana ricada bulunanlardır. Tüm bunları aynı cümlelerle kendilerinin muhalif olarak bulunduğu Genel Kurul’da söyledim. Hiç itiraz etmediler, çünkü gerçek budur.”