Limanlar kapalı, kriz açık

Limanları ve havaalanlarını açmadınız. Kıbrıslı Rumlara posta koydunuz. Brüksel'e de nanik yaptınız.Ama küçük bir sorun var. Yaptığınız iş onlardan çok bize zarar veriyor ve yasal değil. Limanlarını ve havaalanlarını bütün Avrupa Birliği üyelerine açmak Türkiye'nin anlaşmalardan doğan yükümlülüğüdür. Kıbrıs (Rum) Cumhuriyeti Avrupa Birliği üyesidir. Türkiye, sevemese de, diğer AB ülkelerine sağladığı kolaylıkları Rumlara da sağlamak zorundadır. Bu yükümlülük pazarlığa açık değildir. Ortadan kaldırılamaz. Annan Planı'nı referandumda kabul ettikten sonra AB'nin Kıbrıslı Türklere içinde bulundukları izolasyonu, yani tek başına bırakılmışlığı sona erdirmek için çalışacağına dair söz verdiği doğrudur.Ancak, kapı aralığında öpüşmek ile nikâh ne kadar ayrı ise, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne karşı olan taahhütleri ile Avrupa Birliği'nin Kıbrıslı Türklere verdiği söz o kadar ayrıdır. Biri, iki tarafı ilgilendiren özel bir iştir. Diğeri, taraflar için hukuki sonuçları olan bir sözleşmedir. Ayrıca AB izolasyonlar konusunda hiçbir şey yapmadı da denemez. Rumları es geçerek Türklere 139 milyon euro'luk yardım tahsis etti. Birkaç gün sonra AB Lefkoşa'nın Türk semtinde ofis açıyor. Çok güzel çocuklar! KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat resmi ziyaret için İngiltere'ye ve Almanya'ya davet edildi. Geriye kalan tek önemli şey, Türklerin dünyayla aracısız ithalat, ihracat ve bankacılık yapması ve limanlarının ve havaalanlarının dünya trafiğine açılmasıdır. Bu da AB'nin elinde değildir. Ambargoları Türklere AB veya Birleşmiş Milletler değil, Rumlar getirdi ve sadece onlar kaldırabilir. Bu konuda AB'nin Rumlar üzerinde yaptırım gücü yoktur. Limanların açılmasının Kıbrıs Türk ekonomisini yıkacağına dair tez de doğru değildir. İsteseler Rumlar şu anda da Türkiye'den ithalat yapabilirler. Yapmıyorlar, çünkü Türkiye'den nefret ediyorlar. Güneyde Made in Turkey damgalı mal satmak ticari intihardır.Konunun bir boyutu daha var. Rumlar limanlar konusunu Türkiye ile AB arasında sorun çıkarmak için ileri sürüyorlar. Armatör Asaf Güneri'den öğrendiğime göre, limanların açılmasının onlar için pratik bir faydası yoktur. Rumların kayda değer bir filosu yoktur. Kıbrıs bandırası taşıyan çoğu Rus ve Alman gemiler de bir yolunu bulup Türk limanlarını zaten kullanıyorlar. Hatta Rum kruz gemileri bile limanlarımıza uğruyor."Yol varsa armatör yolu bulur" diyor Güneri.Başbakan bu konuyu onur meselesi yaparak kendini odaya kilitledi ve anahtarı pencereden dışarı attı. Düşmanınıza zarar vermek için onun işine gelen ve size zarar veren bir politika izlemek dâhiyane bir iş olmasa gerek. mmunir@milliyet.com.tr AB'nin yaptırım gücü yok