Fatih Terim ve Mustafa Denizli'nin gazetecilere yaptıkları ricayı anlatmıştık.. İki ünlü spor adamı:
- Sigara içerken çekilmiş resmimizi lütfen yayınlamayın, gençlere kötü örnek olmayalım, diyorlardı...
Aynı yazıda Mesut Yılmaz'ın ise kötü örnek olmaya devam ettiğini kaydettik..
Okurumuz Türker Yılmaz yerinde bir uyarı yaparak diyor ki:
- Peki neden gazeteciler sayfalara girecek kişilerin sigarasız resimleri yerine daha ilginç buldukları sigaralı fotoğraflarını yayınlarlar? Gençlere kötü örnek vermemek gazetecilerin de görevi değil midir?
Otomobilin ile devamlı aynı hızda gidiyorsun. Sağ tarafında uçurum. Sol tarafında bir itfaiye arabası seninle aynı hızda aynı yöne doğru yol alıyor. Önünde ise bir at, senin otomobilinden daha büyük. Arkanda ise bir helikopter alçaktan ve yolun hemen üzerinde uçuyor. Bunlar da seninle aynı hızda ve aynı yöne doğru gidiyorlar.
Kurtulmak çin ne yaparsın?
CEVAP: Atlıkarıncadan hemen atlarsın.
*"Önceden plan yap; Nuh’un Gemisi inşa edilirken yağmur yağmıyordu."
Abdülhak Şinasi Hisar'ın "Geçmiş Zaman Fıkraları" adlı kitabından bir yazıdır...
Selim Melhame Paşa, vezirlik fermanını kalın bir çerçeveyle konağının salonuna asmış. Bir gün kendisine gelen Fransız Sefiri Mösy" Contans, bu fermanın niçin bu kadar uzun olduğunu anlamadığını söyledikten sonra eklemiş:
- Bizde birini bu göreve tayin etmek için Resmi Gazete'de üç satır yeter...
Selim Melhame Paşa biraz düşünmüş:
- Demek ki Padişah Hazretleri vezirliğin neden bana verildiğini uzun boylu izah etmek ihtiyacı duymuşlar!
Güneş Karabuda'nın kısa süre önce yayımlanan "Zaman Bahçesinden Portreler" kitabında çok hoş portre çizimleri arasında Fidel Castro da yer alıyor... Ve şu ünlü anektod anımsatılıyor...
Devrimi izleyen günlerde bir toplantıda Fidel sormuş:
- Aranızda "economista" (ekonomist) var mı?
Che Guevera parmak kaldırınca Fidel şaşırmış:
- Ben seni doktor sanıyordum...
Che:
- Disculpe (pardon) ben "aranızda comonista (komünist) var mı?" diye soruyorsun sanmıştım!
Diş Hekimi Serdar Sütçübir evlilik mukavelesi hazırlamış. Hemen her erkeğin aklından geçen ama pek azının dillendirebildiği mukavele şartlarından bazılarını okuyalım:
1.Nikah işleminin kimseye haber vermeden herhangi bir beldede yapılması...
2.Her hangi biriyle görüldüğüm veya duyulduğum zaman ön savunmamın hazırlanması için gerekli zamanın tanınması...
3.Kesinlikle ev gezmelerinin olmaması, görüşülecek kişilerle kesinlikle lokanta, bar, meyhane v.s gibi yerlerde görüşülmesi.
4.Eve giriş ve çıkışların devlet dairesi gibi belli saatlerle sınırlandırılmaması.
5.Konuşmuyorsun, anlatmıyorsun, dalgınsın, mutsuzsun, bir şey mi var? gibi gereksiz sorların sorulmaması...
6.Muayenehaneye ziyaretlerin mutlaka randevu alınarak yapılması...
7.Ruj lekesi, parfüm kokusu, her türlü ezik - çizik, yaralanmalar, gömleği ters giymişsin gibi konularda farklı düşüncelere kapılınmaması, iş ile ilgili olabileceğinin düşünülmesi.
8.Cep telefonu kapalıydı, neden açmadın gibi gereksiz polemiklerinin yaratılmaması.
9.Evlilik yıldönümü, doğum günü gibi günlerin milli veya dini bayramlarla eşdeğer tutulmaması.
10.Maç seyrederken gerekli sukünetin sağlanması, sorulacak soru veya konuşulacak konuların ertelenmesi...
11.Aile bireylerinin tanınmaması veya isminin hatırlanmaması durumunda karışılıksız yardımcı olunması.
12.Eşin evde kabuklu yemiş yerken özgür bırakılması.
13.Aldığımı aldığım yere koyma gibi garip bir kural konmaması, bu konuda baskı yapılmaması...
14.Satın alınıp da giyilmeyen giysilerin konu edilmemesi...
15.Tabağımda yemek bırakmama karışılmaması, karpuzu çekirdeğiyle yememin sorun yapılmaması,
16.Diş macununu üsten sıkmama karışılmaması,
17.Askerlik anılarımın her defasında ilk kez anlatılıyormuş gibi dinlenmesi,
18.Gece kalkıp yemek yememin problem olmaması,
Not: İlave şartlarım KHK (Koca Hükmünde Kararname) ile duyurulacaktır...
