Milletvekillerimiz, "gereği, kapsamı, sınırı, zamanı ve süresi" Hükümetçe (tercümesi Amerika'ca) belirlenmek üzere yurtdışına asker gönderilmesini öngören Hükümet tezkeresini 101'e karşı 319 oyla kabul etti. Artık Mehmetçiklerimizin nerede, ne kadar süreyle can pazarına sürülecekleri, bu pazardan kaçının sağ ve sağlam olarak geri dönecekleri Hükümetin (tercümesi Amerika'nın) keyfine kalmış bir şey...
Başbakan, "Amerika şu ana kadar bizden bir şey istemedi" diyor.
Eğer istemediyse neden alecele "kapsamı sınırı zamanı süresi" belirsiz bir asker gönderme işlemi için TBMM'den izin istendi? Meclis nasıl olsa açık. ABD böyle bir istek öne sürdüğünde Meclis toplanır, "kapsamı, zamanı, süresi" belirli bir asker gönderme işlemine 1 günde karar verirdi...
Aceleye ne gerek vardı?
Üstelik Amerika ilerde savaşı Irak gibi bizim istemediğimiz istikametlere çevirdiği takdirde Hükümet'in "Meclis" takozunu öne sürmesi mümkündü.
Amerika'ya "hayır" deme direnci hiç mi hiç olmayan Hükümet dün çok tehlikeli bir yetki aldı. Yarın keyifle Washington'a:
- Türkiye emir ve görüşlerinize hazırdır komutanım, diye tekmil verecekler belki ama.. İlerde "müslüman dünya" ile çatışma ve ABD dolmuşunda maceraya sürüklenme tehlikesini ülkeye yaşatacaklardır.
Sonuçta Suudi Arabistan, Mısır hatta Pakistan kadar olamadık. ABD'nin ruh gibi uydusu olan bu ülkeler dahi kendilerini böylesine kayıtsız şartsız ABD'nin hizmetine sunmuyor. Bizim kadar zavallı duruma düşmüyorlar.
Türk, öğün, çalış ama başkası için savaşma!
Milliyet ve Hürriyetim internet siteleri düzenledikleri anketlerde aynı soruyu soruyor:
"ABD'nin Afganistan'a düzenlediği harekatı destekliyor musunuz?"
Milliyet anketine dün itibarıyla 7700 kişi katılıyor... Okurlarımızın yüzde 72'si bu soruya hayır diyor.
Hürriyetim anketine dün itibarıyla 9200 kişi katılmıştı. Bu ankette Amerika'yı desteklemeyenler yüzde 52,5 sivillerin ölmemesi şartıyla destekleyenler yüzde 30 idi... Kesin destekleyenlerin oranı ise sadece yüzde 17,5...
ABD'nin saldırısını desteklemeyen halkımız elbet Türkiye'nin bu amacı meçhul serüvene karışmasını hiç istemiyor.
Peki savaş çığırtkanlığı yapan gazeteci ve yazarlar kimin istek ve çıkarlarını dile getiriyor? Gelin de sormayın...
NATO’ya girmek için Kore’de savaşmıştık. Başımızın belaya girmesi için de Afganistan’la savaşacağız.
Mustafa Taş
Eski ağır sıklet boks şampiyonu Muhammed Ali, Dünya Ticaret Merkezinin kalıntılarını gezerken densiz bir muhabir sormuş:
- Zanlıların sizinle aynı dini paylaşması karşısında ne hissediyorsunuz?
Ali'nin yanıtı:
- Siz Hitler'le aynı dini paylaşmaktan dolayı ne hissediyorsunuz?
Afganistan cephesinde, Mehmetçik'i yanıbaşında gören Rambo:
"Biz" demiş, "Usame bin Ladin'i arıyoruz, sizin ne işiniz var burda?"
Mehmetçik, boynunu bükmüş:
"Biz de Kore'de kaybettiğimiz, aklımızı arıyoruz!"
Can Ozan
2004 ABD başkanlık seçimleri için Demokrat Parti'den aday adayı olan Lyndon LaRouche 11 Eylül terörünü düzenleyen güçlerin "Amerika'nın dışında değil içinde" olduğunu söylüyor. Hem de açık açık... LeRouche 11 Eylül'den 48 gün önce verdiği video konferansta Amerika'nın ve Avrupa'nın büyük bir mali kriz içinde olduğunu anlattıktan sonra diyor ki:
... böyle dönemlerde dünya savaşları çıkarılır. Şimdi, ABD ve İngiltere içindeki güçler, Brzezinski bunlara dahildir, Asya'daki oluşumları engellemek için dünya savaşı çıkarmak istiyorlar. Ağustos, bunun için en uygun aydır. Bu savaşın adını da, Batı ile İslƒm'ın savaşı olarak koyacaklar. Bu savaşı engellemeliyiz bunun için önce İsrail'deki Şaron'u durdurmalıyız. Orta Doğu'da barışı sağlamalı ve sistemimizi ihya ile, Roosevelt'in usulünce ekonomik kalkınmaya geçmeliyiz."
LeRouche, 11 Eylül hadisesinden bir hafta sonra ise, kendisi ile yapılan röportajda şu değerlendirmeleri yapıyor:
"11 Eylül hadisesi, bir makyaj operasyonudur ve tam da uluslararası malŒ ve parasal çöküşün yaşandığı dönemde yapılmıştır. Bunu yapan, katiyen ABD dışındaki güçler değildir. Başka ülke insanları kullanılmış olabilir. Fakat bunu yapanlar, ABD içindeki güçlerdir. Hedef, ABD'de yönetim darbesi yapmak, olur veya olmasa da, ABD'yi bir savaşa sürüklemektir.
Bunu yapanlar, hedeflerine ulaşmak için ileri hareketlerine devamla, başka operasyonlar da yapacaklardır. Halk kışkırtılacak, hükümet savaşa sürüklenecektir. Bunu durdurmalıyız. CNN'nin, Fox TV ve benzerlerinin yayınlarına katiyen kapılmayın. Bunlara kapılmak ve ülkeyi savaşa sürüklemek, operasyonu yapanların maksatlarina alet olmaktır. Afganistan'a müdahale gibi şeyleri asla düşünmemeliyiz. Ayrıca, ABD ve daha pek çok ülke için tehdit oluşturan İsrail'i durdurmalı ve Orta Doğu'da barışı sağlamalıyız. Çünkü buradaki kriz de, Asya'da verilmesi planlanan savaşın bir parçasıdır."
ABD’nin hedefi; Mezar-ı Şerif’miş!..
Aman dikkat.. Savaş uzarsa orası Şerif’in Mezarı olabilir...