Yatırımcı bakanlar önceki gün yaptıkları toplantıda yeni gelir kaynakları üzerinde dururken Devlet Bakanı Yılmaz Karakoyunlu kendince parlak bir öneride bulunmuş:
- Boğaziçi ve Fatih Köprüleri için "gelir senedi" çıkaralım. Yastık altındaki paralar ortaya çıkar. 5 milyar dolara yakın gelir elde ederiz.
Bir dostumuz dün öneriyi gazetede okumuş, gülerek sordu:
- Devlet üstüne yatacak diye parasını bankaya yatırmayan adam tutar da (Özal zamanında yediği kazığı da unutup) köprü senedine yatırır mı?
***
Mevzu madem Köprü'den daha çok para kazanmaya geldi.
İstanbul Ticaret Odası'nın bu konudaki ilginç raporunu anımsatalım...
Rapor 96 trilyonluk yıllık köprü gelirini 30 trilyon artışla 126 trilyona yükseltmeyi öngörüyor. Hem de trafik sıkışıklığını gidererek. Nasıl mı?
Efendim Köprü'lerdeki gişeler kaldırılacak. İstanbul plakalı(34) bütün araçlar yılda 4 taksitte 100 milyon lira vergi ödeyerek köprüleri bedava kullanacak. İstanbul dışından gelen araçlar da taşıt pulu alarak otomatik ödeme yapacaklar.
Proje ayrıntılarıyla hazırlanıp geçen yıl Bayındırlık Bakanlığına sunuldu... Bakanlık projeyi olumlu buldu. Ama sonradan sanıyoruz unuttu! Hala ses yok?
"Sonsuz teşekkürler Sayın Ecevit, yanılıp Sezer’i Cumhurbaşkanı yaptığınız için."
Türk atasözü
Muğla’nın Milas ilçesine 5 kilometre uzaklıkta... Ağaçlıhöyük Köyü İlköğretim Okulu’na kitap lazım... Özellikle ansiklopedi, lügat vb. cinsinden kaynak kitap istiyorlar. Ancak dikkat... Köye kitap söz konusu olduğunda insanlarımız genellikle evde kendilerinin okumadığı, kimsenin de pek yararlanmayacağı kitapları döküntü yapmasın diye gönderme eğilimindeler. Rica edelim... Kendi okumadığınız yararsız kitapları çocuklara göndermeyiniz... İyilik niyetine çocuklara kötülük yapmayınız...
TBMM Başkanı Ömer İzgi, referandum olayından hemen sonra Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'i ziyaret ederek:
- Sayın Cumhurbaşkanım, demiş, bu Çankaya Köşkü artık demode oldu, size daha modern bir bina yapalım.
Sezer:
- Mesela ne gibi? diye sormuş.
İzgi, cevap vermiş:
- Mesela İkiz Kuleler gibi!"
ABD’deki bütün şüpheli paketler inceleniyormuş... Bizdeki şüpheli Anayasa paketini de neyse ki Sayın Sezer incelemeye aldı.
İsparta Sanayi ve Ticaret Odası'nın başkanlığını Şevket Demirel'e karşı amansız bir mücadele vererek devralan Eyüp Avcular, bu yılın başlarında ciddi bir kampanya başlattı:
- Siyasi Partiler ve Seçim yasaları değiştirilsin... Dar bölge, iki turlu, tercihli, geri çağırmalı sisteme gidilsin...
İsparta Ticaret Borsası ve Esnaf Odaları da kampanyaya katıldı. Kent çapında büyük bir imza kampanyası başlatıldı...
İşte kampanya süresince göze çarpan kimi afişler:
- Seçtiğinden hesap sormak istiyorsan...
- Lider sultasına son diyorsan...
- Seçim sistemi değişmeden krizler bitmez diyorsan
- Seçim sistemi değişmeden yolsuzluk ve yoksulluk bitmez diyorsan,
İmza Kampanyasına Katıl...
Başkan Eyüp Avcular hafta başında ziyaretimize geldi... Kampanyada 73 bin imzaya ulaştıklarını anlattı...
- Peki, dedik, mevcut seçim ve siyasi partiler yasalarının ürünü olan bu parlamento bu yasaları halk lehine değiştirir mi?
- Eğer halk yeterince baskı yaparsa değiştirir... Mutlaka değiştirir...
Kampanyanın hedefi konusunda aynı fikirdeyiz... Eğer seçim ve siyasi partiler yasası değişir, milletvekilleri lider değil halk tarafından belirlenirse demokrasiden söz edebileceğimiz bir sisteme adım atılır... Bugünkü sorunların pekçoğu çözülür. Ülkenin kurtuluşu yolunda atılacak ilk ve en önemli adım budur. İsparta'lıları kutluyor, darısı diğer illerin ve tüm Türkiye'nin başına diyoruz...
NOT: İspartalıların önerdiği "Geri çağırmalı sistem" nedir diye merak etti iseniz.. Efendim seçilen milletvekili görevini kötüye kullanırsa seçmenler imza toplayıp geri çağırıyorlar. Etkili bir yöntem. Bugün uygulamada olsa herhalde TBMM'de adam kalmazdı...