Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Kapattık kapılarımızı dostlarımıza,
Mesafeler koyduk araya,
Bir merhaba demek için, girmeleri gerekti sıraya...
Bize çok ihtiyaçları olduğu an meşgulduk,
Not bıraksınlardı, sonra arardık, başka zaman....
Sınavdan en iyi notu aldıklarında, gözlerindeki pırıltıyı göremedik,
Bir küçücük armağan veremedik.
Canları yandığında, bize koşamadılar nefes nefese,
Ne kadar hasrettiler bir dost sese!
Görüşürüz; ya salı, ya çarşamba günü,
Diye diye kaçırdık nişanı, düğünü,
Paylaşamadık o en coşkulu anlarını, seveceğimiz yanlarını.
Hayat denen suyun akışında, birlikte çağlayamadık,
Ölümlerini bile geç duyduk da vaktinde ağlayamadık....
Bu hikaye hem acı hem uzun,
Selam vermeden geçiyoruz artık yanından komşumuzun.
Bahanelerle etrafımızı sardık
Oysa biz, birbirimiz için vardık.
Adına huzur dedik, iş dedik,
Can cana olmaktan vazgeçtik,
Yalnızlığı seçtik.
Herkes bir yalana kandı.
Ne olursa olsun sebep, aslında Kapılar hep,
Kendi üstümüze kapandı!
Dr. Ümit Kilislioğlu

İçine koyacak şeyiniz varsa, her günün bin tane cebi vardır.

Star Televizyonu'nda sabahları "Günaydın Türkiye" programını yapan Metin Uca laf arasında diyor ki:
- Balıkların üç saniyelik hafızaları varmış. Bilmiyorum bizimki farklı mı?
Biraz farklı. Ama çok değil. Büyükelçi İlter Türkmen anımsatıyor:
- Fransa'ya boykot planlarken unutmayalım. İki yıl önce İtalya'ya karşı boykot üstüne boykot yapıyorduk. Geçenlerde 2 milyar dolarlık cep telefonu ihalesini kalktık İş Bankası - İtalya ortaklığına verdik...

Parlamentoyu seçen de halk.. Sonradan beğenmeyen de... Halka göre Meclis üyeleri genelde kendinden daha az zeki, daha beceriksizdir. Acaba öyle mi?
Bertrand Russell'ı dinleyelim;
... Demokraside seçilenler aptal ve salak olamazlar. Çünkü onlar ne kadar aptal ve salak olursa olsunlar, onları seçenler, onlardan daha salak olduklarından, rölatif düşünce sonunda, demokratik usulle seçilmiş olanlar kendilerini seçenlerden daha "aptal ve salak" sayılamazlar...

SAHİBİNDEN satılık (veya kiralık) milletvekili. Meclis kapısından girerken haysiyetini portmantoya bırakır, elini kaldır deyince kaldırır, indir deyince indirir. Emirleri yerine getirirken sebebini sormaz, liderini asla yormaz. Müracaat: Sinan Simsar. Tel:
SAUNALI,
jakuzili, çift banyolu, kapalı havuzlu villa aldık ama Sular İdaresi sürekli su koyverirse neye yarar ki bilader? Sular İdaresi'ndeki yetkililere son kez sesleniyorum; Ya benim suyumu akıtın ya da ben sizin kanınızı akıtacağım. Burak Kurak.
MEBUSEVLERİ'
nde oturuyoruz diye bizleri mebus zanneden, evlerimize girip çıkarken arkamızdan sürekli "Mebbus vaarrr!" diye bağırarak aklı sıra vatandaşı uyaran gerzek, sana sesleniyorum... Bu semtte ilaç için dahi olsa bir tane mebus bulamazsın, hepsi Oran'da... Git nümayişini orada yap. Mütekait Müçteba Mülayim.
UĞUR MUMCU, Çetin Emeç, Ahmet Taner Kışları, Abdi İpekçi...
Marifet, caddelere, sokaklara, kapalı spor salonlarına bu değerli insanlarımızın adlarını vermek değil, marifet onların öldürülmesine engel olmak, ey kendini devlet adamı zannedenler.. Eğer bundan sonra bir aydınımıza daha bir şey olursa, ahdettim, sayemde sizin adınızı da bir yere verecekler(!), bilmiş olun. Senai Sinir.
ŞAHANE MANZARALI
apartman dairesi...Karşı blokta oturan üç yavrunun yatak odalarını cepheden görür. Dürbün gerektirmez. Müracaat: 0542. 675...
ŞİRKETİMİZE baskın yapacaklar, aman ihracat belgelerini yok edin, diye kaç defa söyledim, tınmadınız. Şimdi karşıma geçmişsiniz, aman patron, ne yap - et, kurtar bizi buradan diye zırıldayıp duruyorsunuz. Yok olun karşımdan deyyuslar. Ulucanlar, 2. Koğuştan patronunuz Hayati Hayali.
ARANIYOR
Bu kız kesin aranıyor abicim. Bak, bak, gene karşıma geçti, göz süzüyor, gerdan kırıyor, kıkır kıkır gülüyor. Kesin kararımı verdim, bu kız aranıyor, ben bunu götürücem. Necati.
1999
Mersedes, 300 Dizel, açılır tavan, ful otomatik vites, abs fren asla olmaz Zuhuri Beyciğim. En az 2000, ful aksesuar 320 isterim, yoksa o belgeleri hayatta imzalamam, bilmiş ol. Gümrük Müdürü Hulusi.