Tamirci

27 Nisan 2023

32 yıllık meslek lisesi öğretmeni Ali Özdemir’in mektubudur:

“Her gördüğünüz tamirci / teknik servis tabelasına kanıp pahalı cihazlarınızı (araba, telefon, tablet, bilgisayar, TV, vb.) teslim etmeyiniz.

İşten zerre anlamayan kişiler aygıtınızdaki 1 TL’lik arızayı 1000 TL’lik vakaya dönüştürebilir. Bilgisiz, cahil insanlar asla ölçü aleti, devre şeması, eleman kataloğu, osiloskop, sinyal jeneratörü, doğru lehim makinesi kullanmazlar.

Üç beş el takımı tedarik edip ‘Ben tamirciyim’ diye gezinen kişilerin oranı inanın yüzde 90’dan az değildir. Yani piyasada iş tutan her 10 servisin 9’u yetersizdir.

Devletin ilgili kurumları hiçbir şekilde denetim, otokontrol, izleme yapmadığı için piyasa keşmekeş halindedir. Örneğin ben 1982 yılından beri elektrik-elektronik ile ilgili yaygın kullanılan ev-iş cihazlarının tamir, ayarlama, bakım işlerini yapıyorum. Bugüne dek hiçbir devlet yetkilisi ‘Hey arkadaş, sen bu cihazları neye göre onarıyorsun? Belgen var mı?’ diye sormadı.

Bu ülkede kalite, standart, düzen,

Yazının Devamı

Seçim endişesi…

25 Nisan 2023

Havada ağır bir seçim kokusu var. Bayramlaşmalar dâhil her türlü sohbet:

- Seçime ne diyorsun, kim kazanacak? sorusuyla bitiyor.

Tabii cevabı kimse bilmiyor.

Ancak şiddet kokulu olaylar belli bir tedirginlik yaratıyor.

Bazı parti binaları önünde patlayan silahlar. Kimi sözlü saldırılar.

Adıyaman’da Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik sözlü saldırı ve ardından Kemal Bey’in cevabı dikkat çekiciydi. CHP Lideri:

- Acılı insanlardan her türlü tepki beklenir, hoşgörülü olmalıyız, tarzında sözlerle bu olayı tatlıya bağlarken siyaset dünyasına da örnek oldu.

Kurşunlu saldırılara verilen “Korkmuyoruz” yanıtı ise bu denli tutarlı görünmedi.

Yazının Devamı

Bayram neyime!

22 Nisan 2023

Bu yıl iki bayramı bir arada kutluyoruz... Okurlara ve dostlara şeker gibi tatlı, çocuklar gibi şen bayram günleri diliyoruz...

Bayramlarda mutlu olunur, güzel şeyler konuşulur... Örneğin 23 Nisan’lar, eğlenen çocuklar, neşeli şarkılar, mutlu yüzlerle kutlanır.  Ne var ki gülmesini unutmuş çocuklarımız da vardır.

TRT yıllarında, (sanırım 1969 yılıydı) bir fark olsun demiş, TV’de bayramı olmayan çocukları gündeme getirmiştik.

Yaptığımız programın adı “Çocuklarımız” idi...

Ekrana “En büyük bayram bugün” şarkısı eşliğinde acı görüntüler geliyordu.

Çocuk Esirgeme Kurumlarındaki terkedilmiş çocuklar...

Oto tamirhanelerinde üstü başı yağ pas içindeki çırak çocuklar...

Çocuk ıslah evlerindeki mahpus çocuklar...

Yazının Devamı

Bilim durmasın

20 Nisan 2023

Bazı toplumlarda bilimin ilerlememesinin bir büyük sebebi malum.

Yanlış din yorumlarıyla bir takım din adamlarının bilimin yolunu kesmesi.

1500’lerde İtalya’da uzay keşifleri yapan, dünyanın döndüğünü ispata çalışan Galileo hakkında din adamları orada burada “Dinsizdir” diye vaazlar veriyormuş.

Oysa Galileo aslında dini inançları sağlam bir Katolik. Kardinallerden dostları var.

O zamanın prenseslerinden birine yazdığı mektupta şöyle diyor:

“İncil bize dünyanın nasıl olduğunu anlatmaz. İncil fizik kitabı değildir. O başka şeyler söyler. Öbür dünyayı anlatır ama bu dünyanın fiziksel olarak nasıl işlediğini anlatmaz” diyor. “Onu böyle kabullenmek yanlıştır ve bugüne kadar böyle yanlış yorumlar yapılmıştır. Dünya sabit mi, dönüyor mu, Güneş ne yapıyor, yıldızlar ne yapıyor onlar hakkında İncil’de bilgi yoktur” diyor. “Ben Tanrı’ya inanırım ama dünyanın nasıl olduğunu anlamak için evrene bakarım. Evren her zaman önümde açık duran bir kitaptır. Onun dili de fizik ve

Yazının Devamı

Ülke aydınlanırdı

18 Nisan 2023

Mustafa Kemal, 1913 yılında askeri ataşe olarak atandığı Sofya’da Büyük Bulgar Oteli’nin bahçesinde arkadaşı Şakir Zümre ile birlikte kahvesini içmektedir. O sırada otelin bahçesine üzerinde tozlu elbiseleriyle bir köylü girer. Masalardan birine oturur. Garsonlar köylüyü masadan kaldırıp dışarı çıkarmak isterler. Köylü direnir. Biraz zorlanınca:

“Bulgaristan benim alnımın teriyle doyuyor, onu koruyan benim tüfeğim, neden dışarı çıkacakmışım!” diye bağırır.

Mustafa Kemal bu olaydan ve sözlerden çok etkilenir:

“Şakir, bizim köylümüzün de bu adamlar gibi kendinden emin olması, hakkına sahip çıkması gerekir” diye konuşur.

Sonraları Atatürk’ün ağzından duyulan: “Köylü milletin efendisidir” sözü bir seçim vaadi değil bir temel siyasettir.

Bugün 83. kuruluş yılını andığımız Köy Enstitüleri köyün ve köylünün aydınlatılması için kuruldu. Kuruluş çalışmaları 1935’te başlatıldı. Yasası 1940 yılında çıkarıldı.

Yazının Devamı

Bergama sunağı

15 Nisan 2023

Bergama Zeus Sunağı’nın Türkiye’ye iade edilmesi konusu yine gündemde.

Muhteşem tarihi eser, halen Berlin’de Pergamon Müzesi’nde Osmanlı döneminde götürülen kimi diğer eserlerle birlikte sergileniyor.

Almanya, sömürge döneminde bugünkü Nijerya’dan götürülen tarihi Benin bronz heykellerini iade edince sunağın da Türkiye’ye iadesi yönünde düşünceler ortaya atıldı. Frankfurter Allgemeine gazetesi bu öneriyi destekleyen bir makale yayımladı. Tabii karşı tepkiler de gecikmedi. Almanya eserin ülkeden çıkışına ilişkin olarak Osmanlı ve Alman imparatorlukları arasında 1878’de yapıldığı iddia edilen bir anlaşmayı öne sürüyor.

Anlaşma, Osmanlı İmparatorluğu’nun 1874’te kabul ettiği Asarı Atika Nizamnamesi’ne dayanıyor ve kazıda bulunan eserlerin üçte birinin kazı çalışmasını yapan ülkeye, üçte birinin devlete ve üçte birinin arazi sahibine verilmesini öngörüyor.

Bergama sunağı elbet bu topraklarda kendini bulur. Ancak iade edilmeli mi?

Galiba

Yazının Devamı

12 Eylül yapmadı

13 Nisan 2023

Milletvekili aday listeleri tamamlandı.

Parti liderleri çevrelerine danışmakla birlikte masa başında kendi beğenilerine göre listeler yaptılar.

Bu listeleri yetkili kurullara onaylattılar.

Yüksek Seçim Kurulu’na gönderdiler.

Listeler seçimde milletin önüne konacak.

Millet liderin vekilini kendi vekili olarak seçecek!

Ön seçim olmayınca manzara bu oluyor.

Milletin vekilini millet değil liderler seçiyor.

Yazının Devamı

Homurtular

11 Nisan 2023

Olağandır... Her dönemde listeler açıklandığında memnunlardan çok kırgınlar ortaya çıkar, birinin beğendiğini öteki beğenmez, listeler üzerinde tepinmeye dönüşen bir tartışma uzar gider. Ne var ki Gastalt kuramı burada da işler. İnsanlar bir süre sonra isimleri tartışmayı bırakır, bütüne bakmaya başlar. İsimler önemini kaybeder, konunun bütünü önem kazanır. Yine muhtemelen böyle olacaktır.

CHP’liler açısından şaşırtıcı olan, 4 minik partiye bol kepçe verilen sandalyeler kuşkusuz. CHP’nin 600 kişilik listesinde (peşin verilen bir cumhurbaşkanı yardımcılığı ve bir bakanlığa ek olarak) 4 küçük partiden 71 aday var. Bu adaylardan 45’nin (SP 14, DEVA 17, Gelecek 11, DP 3) seçilecek yerlerde olduğu belirtiliyor. Eğer Millet İttifakı 300 milletvekili çıkartırsa yüzde 15’ini şu anda anketlerde oy ağırlıkları yüzde 5 bile tutmayan küçük partiler oluşturacak. Bu partilerin, yani DEVA, Gelecek, Saadet ve DP’nin milletvekilleri seçildikten sonra kendi partilerine gidecekler. CHP

150 milletvekili

Yazının Devamı