Bu savaş başka savaş.. Bu savaş işçinin savaşı.. Bu savaş işçinin yaşama savaşı..
İşçinin iş kazalarına karşı verdiği savaş..
İşçi mağlup, işçi perişan, ortalık kan revan..
Altı ayda 978 ölüm..
İç savaş gibi!.. Terör yanında hafif kalır.. İsrail, Gazze’ye tonlarca bomba attı, füzeler gönderdi; yerleşim yerlerini, plajları, hastaneleri vurdu..
Ölü sayısı; 220..
Bizde iş kazası kaybı 978..
*
On sekiz aydır Güneydoğu’dan ölüm haberi gelmedi diye seviniyoruz.. Barış sürecinin seyir defterini heyecanla izliyoruz.. Yüreğimiz pırpır.. Aman bir terslik olmasın, silahlar yeniden patlamasın, ölüm haberleri gelmesin diye üzerine titriyoruz..
Yeter artık diyoruz, 30 yıl oldu, daha fazla kan dökülmesin.. Düşük yoğunluklu savaşa son verilsin..
İyi yapıyoruz, doğru yapıyoruz ama bunu yaparken daha büyük bir savaşı görmezden geliyoruz..
Dibimizdeki iç savaşın farkında değiliz..
Kaza deyip geçiyoruz, kaderleriymiş deyip susuyoruz.. Bu işin fıtratında var deyip kolaycılığa kaçıyoruz..
Altı ayda 978 ölüm savaş gibi değil mi? PKK ile çıkan çatışmalarda altı ayda bu kadar kişi ölmüş müdür?
*
İşveren maliyeti düşürmek için iş güvenliğine yatırım yapmıyor.. Denetlemesi gereken müfettişler ya umursamıyor ya da ceplerine üç beş kuruş konulduğu için basıyorlar imzayı..
Bu kadar ölümün başka izahı var mı?
Soma felaketini yaşadık.. Maden dandik, denetim sıfır.. İşveren işçiyi köle gibi kullanmış.. Devlet görmezden gelmiş!..
Maden böyle de inşaat farklı mı? Altı ayda inşaatlarda 187 kişi ölmüş..
Silahlar sustu, ölümler sürüyor..
İçleri rahat değil..
Bunca avantaja rağmen, adil olmayan yarışa rağmen, orantısız rekabete rağmen, iktidar yanlılarının içi rahat değil..
Meydanlar bizim, ekranlar bizim deyip huzur içinde kampanyalarını sürdüremiyorlar..
Acaba öyle mi olur, acaba böyle mi olur soruları beyinlerini kemiriyor..
*
Bu sebeple meydanı boş bırakmıyorlar.. Demirtaş’a saldırıyorlar.. Neredeyse bölge halkına sırtını dönüp batının pop çocuklarıyla fingirdemekle suçlayacaklar..
Konuşuyorlar; HDP tabanının çoğu zaten Erdoğan’a oy verecekmiş..
Yazıyorlar; Aleviler de aynı fikirdeymiş.. İhsanoğlu oy beklemesin demişler.. Zincirleri kimin kıracağını biliyorlarmış...
Masa başı kokuyor, üretim kokuyor..
*
Sadece meydanı değil ekranları da boş bırakmıyorlar.. Söze gerek yok, devlet kanalının hali meydanda..
Yarışın eşit şartlarda olmadığını onlar da biliyorlar, kabul ediyorlar ama ne diyecekler ki.. AKP Sözcüsü; bunu getiren biz değiliz demiş..
İyi de kim getirmiş?
Uzaylılar mı?
Paralel fink atarken nerdeydiniz?
İktidar gazeteleri her gün paralel yapıyla ilgili bir rezaleti duyuruyor.. Memur alımından komiser sınavında kurulan tezgâha kadar..
Yargının ipini ellerine geçirmişler, istedikleri gibi oynatıyorlarmış..
İktidar gazeteleri her gün bomba patlatıyor..
Yazılanlar doğruysa son on yılda bileğinin hakkıyla bir yere gelmek isteyenlere yazık olmuş.. Göz nuru döküp, kafa patlatıp sınavlara hazırlananlar boşa kürek çekmiş..
Kısaca, cemaatten olmayana hayat hakkı tanınmamış.. Dedikleri bu..
*
Vaziyet bu kadar vahimse, bu dolaplar dönerken iktidar nerdeydi? Ne yapıyordu?
Olan bitenden haberleri yok muydu?
Varsa da vahim, yoksa da vahim..
Makbuzsuz cami parası
Yılda üç dört defa yazıyorum.. Camilerde makbuzsuz para toplamayın.. Avluya kutu koyuyorlar, içini doldurun diyorlar..
O para kime gidiyor, nereye gidiyor, nereye harcanıyor? O paranın kaydı kuydu var mı?
Bilmem ne camii inşaatı için diyorlar, toplanan paranın kaçta kaçı oraya gidiyor, kaçta kaçı başka yere.. Bilen var mı?
Kuşadası’nda müezzin cebine atarken yakalanmış.. Bu götürmenin en küçüğü, kim bilir neler oluyordur!..
Demem şu; para toplayacaksanız makbuzla toplayın..
Makbuzsuz para toplamak suça teşviktir.. Aslında bizatihi suçtur..
Özay Şendir
F-35 meselesinde kitabın orta yeri...
29 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Ankara’da ‘değerlendirme’ kulisi: Öcalan ile kim görüşecek?
29 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Diploma mı, meslek mi?
29 Kasım 2024
Abdullah Karakuş
Bölgede satranç ve terörle mücadele
29 Kasım 2024
Mehmet Tez
Suudi Arabistan başarabilecek mi?
29 Kasım 2024