Aslında sizi, bizi hepimizi kandırmışlar.. Cumhurbaşkanı ile Başbakan çoktan konuşmuş anlaşmış..
Gül aday olmayacağını Erdoğan’a söylemiş..
28 Ağustos’ta görevim biter demiş..
Ne zaman söylemiş?
30 Mart yerel seçimlerinden önce.. Mart’ı saymayalım.. Aradan üç ay geçmiş, üç aydır tiyatro mu seyrediyoruz!..
Gül aday olmayacağına göre başka alternatif var mıydı?
Yoktu..
Ya Gül olacaktı, ya Erdoğan..
Meğer çoktan anlaşmışlar, kurdele kesilmiş!..
*
Seçimden iki gün sonra Cumhurbaşkanı ile Kuveyt’e gitmiştik.. Gece sohbetinde Cumhurbaşkanı seçimi konusu da açılmıştı..
Gül, ‘zamanı gelince konuşuruz diyordum günü geldi oturup konuşacağız’ demişti..
Meğer oturup konuşmuşlar!..
Gül’e adaylığı düşünür müsünüz diye de sormuştuk..
‘Bir şey söyleyemem oturup konuşalım bakalım. Muhakkak ki benim de düşüncelerim var’ demişti..
Meğer söyleyeceğini çoktan söylemiş..
Anlaşılan o ki; Gül o gece bize doğruyu söylememiş.. Bizimle oynamış, rol yapmış..
*
Başbakan’ın istişare toplantılarına ne demeli.. Milletvekillerini kampa almasına, sivil toplum kuruluşlarını dolaşmasına, sık sık iç kabineyi toplamasına, son defa Cumhurbaşkanı ile istişare yaptıktan sonra adayımız için karar vereceğiz demesine..
Kurdeleyı martta kesmişler..
AKP yerel seçimde tepe taklak olsaydı sonuç değişirdi, ayakta kaldığına göre..
İki aydır meşguliyetle tedavi halindeyiz!..
*
Şimdi diyecekler ki siyaset bu.. Bazen rol yapılır, rakipler kollanır.. Bazen tansiyon yükselsin, beklenti artsın istenir..
Başbakan’ı anlıyorum.. Sonunda siyasetçi..
Devlet Başkanı’nın rol yapmasını anlamadım.. adaylık tiyatrosuna katılmasını yakıştıramadım..
‘Mağdurlar’ mağrur arıyorsa gitsin, görsün!..
Star’dan Mustafa Karaalioğlu yazdı..
Başbakan Erdoğan’ın temsil ettiği muhafazakâr kesim hala mağdurmuş.. Hem de 100 yılı aşkın bir süredir mağdurlarmış..
100 yıllık mağduriyetin 2010 referandumuyla başlayan Yeni Türkiye süreciyle hemen telafisi mümkün değilmiş.. 100 yıllık mağduriyet 3 yılda giderilmezmiş!
2002-2010 arasını saymıyor muyuz?
Saymıyoruz!..
Milat 2010 mu?
Tam değilmiş.. 17 Aralık 2013 milatmış.. Yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun düğmesine basıldığı tarih..
Milat o günmüş!.. Mağduriyetlerin telafisi o gün başlamış.. Topu topu altı aydır..
11.5 yılın günahı?
Cemaatin...
Bu sebeple, yüzde 70’lere varan mağdur kitlenin Erdoğan’a hâlâ ihtiyaçları varmış..
Doğru, memlekette mağdur olan çok ama mağdurları gören iktidar yok..
Çünkü AKP mağrur oldu..
İspatı mı?
Bugün yapacakları aday açıklama toplantısına bakın.. O şaşaa başka partide var mı?
Mağrur arayan, yok yok mağdur (!) arayan ATO Kongre Merkezi’ne gitsin..
HDP’li Demirtaş ikinci çatı aday oldu
Önce bir iki soru sorayım..
HDP Türkiye partisi olabilir mi?
Zor.. Köprünün altından çok sular akması lazım..
Yani olamaz..
Peki, Selahattin Demirtaş Beyaz Türkler’den oy alır mı? Evet, oy alır..
Sakin kişiliği, radikal Kürtçü olmaması, cümleleri ölçerek biçerek, tartarak söylemesi sempati yarattı..
Solculardan, radikallerden, isyankârlardan?
Haydi, haydi alır..
Büyük kent gençliği oy verir mi?
Verir.. Verirse Demirtaş da bir nevi çatı adaydır..
Bu saydıklarını toplasan yüzde kaç eder derseniz..
Etse etse yüzde 9-10 eder.. Çok iyi ihtimalle yüzde 11-12..
Yüzde sekiz de dokuz da on da olsa önemli değil, Demirtaş’ın aday olması başlı başına anlamlı oldu..
Niye mi?
Çünkü; hem Kürtler Türklere göz kırpmış oldu, hem de muhalif beyaz Türkler derin bir nefes aldı..
Sokakta durum şöyleydi.. CHP-MHP’nin ortak adayını içine sindiremeyenler kara kara düşünüyorlardı..
Sıkıntılıydılar..
*
Demitaş’ın adaylığı bu kitleyi rahatlattı.. Derin bir oh çektirdi.. Ağır sorumluluktan kurtardı..
Özay Şendir
F-35 meselesinde kitabın orta yeri...
29 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Ankara’da ‘değerlendirme’ kulisi: Öcalan ile kim görüşecek?
29 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Diploma mı, meslek mi?
29 Kasım 2024
Abdullah Karakuş
Bölgede satranç ve terörle mücadele
29 Kasım 2024
Mehmet Tez
Suudi Arabistan başarabilecek mi?
29 Kasım 2024